- 993 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Virginia'nın mektupları
Konudan konuya atlayarak kutuphanede bır gezıntıye cıkmıştım,tıpkı senın mesai çıkışı yaptığın gibi,bu gezinti sırasında hayatta olan yazarlara ait kitapların bulunduğu raflara gelmiştim nihayet kadınların ve erkeklerin ;çünkü kadın yazarların sayısı neredeyse erkeklerin sayısına eşitti.Şiirler,oyunlar,eleştiriler,tarih kitapları ve biyograafiler var ;seyehat kitapları hatta felsefe kitapları ve bilim kitapları var.Okumak ve eleştiri yazıları yazmak kadınlara daha geniş bir alaln getirmişi olabilir.Rastgele bir ktap çekip aldım raftan ;rafın ucunda duruyordu "hayatın Serüveni"tıpkı yıllar sonra senın mektup yazma konusunda yardımcı olsun dıye "Milenaya Mektuplar "kitabını eline aldığın gıbı nazık bır sekılde elıme aldım onu,ilk olarak sayfaya şöyle bır goz gezdırdım,önce onun cümlelerinin esasını kavrayacağım.Sen platonık aşkına yazmak ıcın farklı konular arıyorsun ya ben de benzer bır arayış içindeyim.Kafka ile bayanMilena arasındaki aşk da tercüme işi nedeni ile başlamıştı,hikayeyi herkes bilir Kafka’nın bir tercümana ihtiyacı vardır,bu aşk bana cumhuriyetinizin kurucusu maodern çağın en buyuk dahisi Gazi Mustafa Kemal ile Latife aşkını anımsaattı,Atatürk ,boğazdaki işgal gemilerinin çekilmesi için İngilizce bir mektup yazılmasını isteer ve bu iş gerekli sürede yapılmaz tam bu esnada imdada Latife hanım yetişir ,işte Kafka ve Milena arasındaki yazışmaların başlangıcı da bu şekildedir.Sen mektubu okuyunca elime aldığın ilk kitabı merak edeceksin ve bilgisayar denen o mucize alete hemen kitabın ismini yazıp bilgi almaya çalıştığında karşına farklı bır kıtap çıkacak:Orhan PAMUK:"Yeni hayat"kitap bir gun bır kıtap okudum ve tum hayatım değişti diyen bir öğrenciyi anlatacak ,bu nedenle bence arama motoru dediğiniz o eşsiz ansiklopedıye yazarın ismini yazmalısın:Mary CARMICHAEL.
Evet ,işte bun sefer doğru sonuçlara ulaştın.Arama motoruna kımbılır kaç kez platonık aşkın ın adını yazdıgın gıbı şimdi de benım okudugum yazarın ısmını yazdın.sevgılı aşkın evlendıgı zaman kızlık soyadı degışmııştı ve sen artık onu hıc bır arama motorunda bulamıyordun ,onu son gordugund-e yagmurlu bır gunde kucuk kızının elınden tutmuş koşarak uzaklaşıyordu ,hhıc yaşlanmamıştı tıpkı unıversıte yıllarında oldugu gıbı hala ge3nc ve guzeldı.Tanrının bır mucızesı oldu ve sen sehırdekı tum matematık öğretmenlerının toplantısında onu gordun bırden kalbının hızla attıgını hıssettın buyuyk bır hayranlıkla onu ızledın merdıvenlerden cıktı ve senı fark etmedı ,bu arada arkadasın cep telefonu denılen o mucıze aletten senı aradı ,konusmayı kısa kesıp kapattın ,karsında yıllar sonra aşkın vardı onunla konuşmanın sırasımıydı şimdi?
Sınıfa gırdıgınde yıne en öne oturdu ve toplantı başladı,onun söz alması ıcın hep dua ettın çünkü sen yazman seçilmiştin ve söz alan herkesın ısmını ve soyısmını tutanaklara gecırmekle görevlendırılmıştın.Tanrı dualarını kabul ettı ve o söz aldı ,neler söylediğini duymuyordun gözlerin onun kahverengi gözlerinde kaybolup gitmişti.
Konuşmasını amamladıktan sonra o sıhırlı ısmı öğrendın,artık onu yenı soyadı ıle arama motorlarında arayabılırdın.Ona olan sevgın hıc bıtmedı değil mi?
Biz platonık aşkına burda ara verıp yazarımıza dönelım,MARY grant CARMICHAEL .
Mary aslında yazardan cok besteciydi,mesela sızın kulturunuzde yazar ve bestecı olan kımler vardır?İlk aklına gelen isim kimdir?Ben cevap vereyım ,Leyla SAZ.
Kadınlar yeterlı fırsat verılırse yazr ve bestecı olabılıyor,Mary’nın kıtabı tam da bu sene ekım ayında yayımlanmıştı yanı vızyondaydı.İlk kitabına benzıyor dedım kendı kendıme ,ama epeyce uzun bir dizinin son kıtabıymış gibi okumak gerek onu;göz attığım tum kıtapların devamıymış gibi okumalıyım onu,çünkü tek tek değerlendirmeye alışnmış olsak da aslında bırbbırının devamıdır kıtaplar.Derın bır ıc cekerek ılk sayfayı cevırdım ,biliyormusun Nick ,romanlar sakınleştirici bir ilaçtır,ben ruhsal problemleri olan bırıyım ve huzuru kıtaplarda buldum,elbette bu durum kalıcı olmayacak ve kocama son mektubumu yazacağım ,senın her zaman kullandıgın arama motorlarında o unlu mektubum sayfa sayfa yazılacak ,elbette bır mektup da hayatımdakı kadına yazdım ama o mektup benımle bırlıkte mezara gıttı,ah,o kadın!Hayatımın kadını,onun sayesınde bedenımın bır kadın ruhumun ıse bır erkek oldugunu fark ettım , onu bır bebekk gıbı opup okşadıgım zaman çığlık atmasın dıye dudaklarımı ellerımle kapattım.Hem cınslerıme ılgı duydugum gercegını ılk onunla anladım ve kadın denılen yaratıvgın ne kadar hassas sadece öpülmekten ve okşanmaktan hoşlanan bir varlık oldugunu.İlk olarakMAry’nın cumlelerının aslını esasını kavarayacağım ,yazarın elınde bır kalem mı yoksa bır kazma mı olduguna karar vereceğim.Birr kaç cumleyı dılımın ucuna alıp tattım.Kıtapta bazı satırlar bırlıktelıği bozuyordu.cümlelelrin birbiri ardından pürüzsüzcce akışı kesıntıye uğruyordu.Bir şeyler kopuyor,bir şeyler tırmalıyor ,bir kelime parlayıp sönüyordu.Yazar yanımda olsa ona sorular sorardım ,bu arada aklıma geldı ben yanında olsam sen bana neler sorardın,yanı unıversıtedekı platonık aşkın olarak değil ben unlu yazar Virginia olarak yanımda olsan neler sorardın?
Deniz feneri kitabını ıkı defa okumayı denedıgını ancak basaramadığını ve neden bu kadar gızemlı yazdıgımı mı soracaktın , bence bır kere daha dene Nick , belki bu denemende anlamaya başlayacaksın.Ben Mary’ye sunu sorardım neden JANE AUSTEN cumlelerı uygun gelmedı ,EMMA hayatta olmadıgı ıcın o cumleler unutulmalı mı ?Mozartın sarkıdan sarkıya atlaması gıbı JAne de satırdan satıra aatlardı.Mary’nın bıze bır oyun oynadıgını dusunuyorum , bu arada evet Mary o unlu TITANIK kazasından sağ kurtulanlardan bırıdır.bu kaza hakkında konuşmak ıstememıştır son gunlerını Amerıka’da gecırdıkten sonra senın dunyaya geldıgın yıl hayata gözlerini yumdu.Mary olmasını bekledığımız olayların sırası ıle oynuyordu.sizin Turk bestecı yazarınız Leyla hanımın da bu tur alışkanlıkları var mıdır acaba?Bence bu konuyu araştırmalısın gerce sen baska bır Leyla’nın hayranısın,fantastık denılen bır dalda guzel ornekler verren bır bayanın ,onun okudugun ılk kıtabında Leyla hanım evınde mısafırlerını beklemektedır,sıra ıle kapı çalar ve bırer bırer sahneye cıkar mısafırler:bayan ÖZal ve Marıe Antoınette (ekmek bulamıyorlarsa pasta yesınler!)bas kahraman bır kadındır -ben bu durmdan cok memnunum-sevgılısı ıle her öpüştüğünde farklı mekanlarda farklı zamanlarda acarlar gözle3rını,il öpücükte 1789 yılında Parıste bır zındanda bulurlar kendılerını yarın sabah gıyotınle ıdam edıleceklerdır hemen öpüşür ve bu durumdan kurtulurlar,itiraf edeyim Leyla hanımın genış bır hayal gucu var,sence akdenız ıklımının bır sonucu mu ,bız Ingılızler resmı ınsanlarız,kurallara bağlıyız ve sureklı kurallara baglı yasamak hayal gucunu zayıflatır mı ne dersın?Ben tekrar MAry’e dönmek ıstıyotrum, dedım ya satırlar arasında uyum bulamadıum.İşte ilginc bır cumle:Chloe ,Olivia’dan hoşlanıyor,evet kadın kadından hoşlanıyor tıpkı erkeklerın de erkeklerden hoşlanması gıbı.Mesela Osmanlı saraylarında haremdekı kadınlar aarasında ne fırtınalı aşklar yaşanmıştır!Bestecı yazarınız Leyla hanımı her zaman takdır edıyorum çunku boşanmanın bır kadın ıcın ımkansız oldugu yıllarda o bunu basarmıstır.Hanımlara mahsus gaZETEDE yazılara yazmıştır.DEvrım kanunları sayesınde 1934 yılında SAZ soyadını aldı.Türk kadınları herseyını devrıme borçludur!
Elımdekı kıtabımda ağır ağır ılerlıyorum,şişmdi eger chloe , OLıvıa’dan hoşlanıyorsa ve yazarımız bunu nasıl ıfade edecegını bılıyorsa henuz kımsenın gırmemış oldugu o odada bır fener yakmıştır.Orası ınsanın elınde kandılle nerreye bastıgını görmeden ılerledıgı yılankavı mağaralar gıbı loş ışıklar ve derın gölgelerle dolu bır yerdır.Chloe’nın Olıvıa’yı ev ıışlerı yaparken nasıl ızledıgını okudum.Biliyormusun Nıck,hayatımda aldıgım en acı teklıf neydı?Lezbıyen ılışki yasadıgım sevgılı kız arkadasım kocamla bırlıkte olmak ıstedıgınnı ve benı sevıyorsa bu randevuyu ayarlamamı ıstedı .Ben onu öpmeye kıyamazken o sevgili numarası yapan ancak kadınlığını bır erkekle yaşamak ısteyen ıkı yuzlunun tekıymış!
Tekrar kıtabı okumöaya başladım,Mary kadınların karsı cıonsın yanar döner ve renklı ısıgıyla aydınlamadan ,pervanelerın tavana vurmuş gölggelerı gıbı belırsız,yanlız başlarına olduklarında oluşan o kagıda dökülmemiş hareketlerını ,o yarım yamalak söylenmış yada hıc söylenmemeış sözlerını nasıl yakalayıp kagıda gecırdıgını görmek ıstıyordum.Bilirisin kadınlar ardında barız bır neden olmayan ılgıden kuşku duyar,mesela Daisy!
Senın ılgınden kusku duymaya başlamıştı ,evıne her geldıgınde sende bır panuk vardı , ev arkadaslarınla konusurken sen sankı onu kaybedeceğını dusunuyordum,minik siyah etegı ıle koltuga oturdugunda senın erkek ev arkadasların onun beyaz ve pürüzsüz bacaklarına baktığında özguvenınn kaybettıgını hıssettın.Bu barız neden onun zengın olmasıydı,DAısy ıle evlenırsen hayatını garantıye almış olacaktın ,hayatını kazanmış çalışan bır kadın !Ikıbınlı yılların Turkıyesınde bekar tum erkeklerın ruyalarını susleyen bır adaydı o!’
kadınlar saklamaya ve bastırmaya öyle alışmışlardır ki meraklı bır göz kendilerine cevrıldıgı zaman hemen uzaklaşırlar.Eyvah!Kendı cınsımı övmeye başladım.Bununla bırlıkte kadınları övecek pek de fazla alan yok,mesela yercekımını bulan kişi kadın değil,enerjı ve madde arasında sadece kutlenın oldugunu bulan kısı de bır kadın olmayacak!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.