İSTANBUL’UN FETHİ VE FETİH İRADESİ

• 28 Mayıs 2018 Pazartesi 12:31:54

Yelkenler biçilecek, yelkenler dikilecek; / Dağlardan çektirilen, kalyonlar çekilecek; …..

Yürü; hâlâ ne diye oyunda, oynaştasın?..…/ Bilmem, neden gündelik işlerle telâştasın. …..

Kızım, sen de Fâtihler doğuracak yaştasın! ..../ Yürü, hâlâ ne diye kendinle savaştasın?.....
Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın!

29 Mayıs 1453 İstanbul’un Fethinin 565.yılını kutluyoruz. Yüce milletimize kutlu olsun. Türk tarihi, dünyanın üç kıtası üzerinde başka hiçbir millete nasip olmayan ve hiçbir milletle kıyaslanamayacak bir güzellik ve zenginlik arz eder. Fethi gerçekleştiren irade ve ruh yapısı irdelenmeli gelecek nesillere ışık olmalıdır.

İstanbul Fethini anarken acaba bugün bizler fetih toplumu olmak için neler yapmalıyız? Fethin emanetine bağlı kalmak, fethin ruhuna sahip olmak, fetih toplumu özelliğimizi korumak için neler yapmalıyız diye düşünmek gerekir… İlerlemenin, yücelmenin şartı bir fetih toplumu olmaktır!.. Fetih olayı, tarihin akışını değiştirmesi yanında, bir gönül ve ruh fethi olması bakımından da çok önemlidir.

Biz yıllardan beri fetihleri, Fatihleri, bayramları anıyoruz anma, bunca zamandır anmamıza rağmen ne İslam’ın ruhunu, mesajını anlayabildik ne de çağlar açıp kapatan 29 Mayıs İstanbul’un fethini… Mademki Hz. Peygamber, ‘İstanbul’u fetheden ordu ne güzel ordudur, onu fetheden komutan ne güzel komutandır’ buyuruyor. O halde buradaki mesaj önemlidir. Bu millet ve ordu dualıdır, bu ordu cundullahtır…

İstanbul’un fethi hem Türk tarihi için hem de dünya tarihi için önemli bir olaydır. Devletlerin, milletlerin tarihinde toplumların geleceğini belirleyen, milletlerin kaderini tayin eden, yönlendiren önemli olaylar vardır. Dünya tarihinin ve Türk tarihinin en büyük olaylarında birisi olan, Fatih Sultan Mehmet’in 29 Mayıs 1453 İstanbul’u fetih olayıdır. İstanbul’un fethi bin yıllık zulmü bitirmiş, yeni bir medeniyet inşasını başlatmıştır. İmparatorluklar başkenti olan Konstantiniyye’yi nasıl şehirler kraliçesi, cihanın başkenti İstanbul yaptığımız ancak mübarek fethin ruhu kavranarak anlaşılır.

Fetih toplumu, yüksek ahlaki ve ulvi değerleri amaç edinmiş, zihinsel tasarımı yapmış, maddi endişelerden uzak, insani ve İslami değerler ölçeğinde rol üstlenmiş belli bir sorumluluk sahibi fertler ve toplumdan oluşmuştur.
Şimdiki gençlik, idealsiz, tarihten habersiz, hedefsiz yetiştiriliyor. Hayatı anlamsız bir şekilde yaşıyor. Bu gençlere ideali nasıl aşılamalı, ne yapmalıyız? İdeal satın alınan, kendiliğinden öğrenilen, kazanılan bir şey değil. Bu güzellik sadece tarih bilgisi, imanla, vatanseverlikle yayılır ve etrafı yeşertir.

Uğrunda yaşanmaya değer bir amacı, çile çekmeye değecek hedefi olanlar her an ülkesi ve değerleri için çalışırlar. Uğrunda değecek hedefi olmayanlar ise kendilerini harekete geçiremezler. Bugün gençlere, bizlere düşen sorumlulukları yerine getirmeliyiz. Tarih ve kültür mirasımızı korumak, yaşamak ve yaşatmak gibi... Arif Nihat Asya ne güzel ifade etmiş.
“Sen de geçebilirsin yardan, anadan, serden/ Senin de destanını okuyalım ezberden/ Haberin yok gibidir taşıdığın değerden/ Elde sensin, dilde sen; gönüldesin baştasın/ Fatihin İstanbul’u fethettiği yaştasın!”

Hayatın gayesini bilerek, hedeflenen umut, mücadele ve güvenle destekleniyorsa başarıya götürür. Fert ve toplumlarda cihat ve biat ruhu azalmaya başlarsa güven duygusu da azalmaya başlar. O halde hayat inançla, gayret ve mücadeleyle anlam kazanır. Türkiye’nin değerler burcunda; İslam, iman, adalet, hikmet ve irfan var. Güzel ahlak emanetleri var, devlet tecrübesi var. Bugün bizlere devletler kazandıran, cihanın efendisi olmamızı sağlayan idealleri canla başla savunmak, yaşamak ve yaşatmak düşüyor.

İnanç, irade, iman ve fetih ruhuyla dolu olan ecdadımız kanı ve canı pahasına hakkı adaleti, şerefi, namusu, mazlumu koruma adına seve, seve can verdiler can aldılar. Tarihe bakarsak Selçuklular, Osmanlılar bir fetih toplumudur… Millet olarak Fetih toplumu olmalıyız. Yıllarca kutlu nesiller bunu ısrarla ortaya koymuşlardır, bize de düşen bu yolda olmaktır… Fetih ruhunu yaşamak ve yaşatmak için, o tarihi hadisenin yeniden hatırlanması, o ruhun yeniden yaşanması gerekir ki, yeniçağlara millet olarak damgamızı vuralım. Büyük Fethi, Fatih’i ve fetih ordusunu, toplumunu dualarla anıyoruz. Fatih ve onun ordusuna hakim olan irade bizde olursa yeni fetihleri kim engelleyebilir.

Gelecekte de yeni zaferler ve başarılar kazanmak için de çalışmalıyız. Türk milleti ve dünyası 21. Yüzyılda ortak kültür ve uygarlık mücadelesi vermek zorundadır. 21. Asrın Türk asrı olması için Türkiye cumhuriyeti bütün Türk cumhuriyetleri ile birliği oluşturacak alt yapının hazırlıklarına başlamalıdır. Hepimizin davası, milletimizin varlık ve beka davası olmalıdır. Muhteşem Türkiye sevdası olmalıdır. Bu sevdadan asla vazgeçilmemelidir…
Ey yüce milletim bugün sana devletler kazandıran, cihanın efendisi olmanı sağlayan idealleri canla başla savunmak kutsal inancına, temiz ahlakına, yüce kültürüne sahip çıkmak, yaşamak ve yaşatmak düşüyor. İstikbalin açık, fethin kutlu olsun…