Teknik içerikli Bir anı

15 yaşlarındayım. Yaklaşık 40 yıl öncesiydi.
Elektronik devrelerle ilk tanıştığım yıllar.
Dergiler, devreler, parçalar, el aletleri; evimizin bir odasını işgal etmiştim yani. Radyo, telsiz, amfi, lamba devresi, kanarya zili, yağmur alarm dedektörü...neler yapmadım ki.
Ayrı bir alemde yaşıyordum sanki. O ilgi ve merakım devam etseydi ve destekleyenimiz olsaydı, bugün daha farklı projelere imza atardık. Mahallede bu konuda anlaştığımız bir kaç arkadaştık. Okul harçlıklarımı hep bu uğurda harcardım.
Derken teknik lise elektrik bölümünü kazandım. Elektronik merakım yine devam ediyordu. Bir telsiz verici devre şeması bulmuştum. İlgimi çekti fakat sanırım kuvars kristal adındaki devre elemanını bulamamıştım. Bir öğretmenimden destek istemeye karar verdim.
"Bu devreyi nasıl yaparım, bu parçayı nasıl bulabilirim" diye sorduğumda, memnun oldu, kızmadı fakat araştırma şevkimi kırmıştı.
" oğlum başına bela mı arıyorsun, 3222 sayılı telsiz kanununa göre telsiz imal etmek ve kullanmak yasak, yakalanırsan, tilki olmadığını ıspatlayana kadar kürkünü soyarlar insanın" demişti. Oysa ki o yıllarda Ürdün kralı Hüseyin’in telsiz cihazı vardı ve dünyayla konuşuyordu. Bizdeki gündem ise; anarşi, kavga, kan, işsizlik, kriz, ekonomik darboğaz ve yasaklardı. Merakım ve heyecanım bir kırılma noktasına uğramıştı.
Bireysel çabalarım da çok uzun soluklu olamadı. Bilim ve teknoloji ilgim belli bir süre nadasa kaldı.
Bu alanda bugün niye bir japonya, Almanya, G. Kore hatta Tayvan kadar bile olamadığımızı daha iyi ölçebiliyorum.
Kaynak israfı, planlama, zamanlama, teknik eğitim, arge alanında çok ihmallerimiz oldu.
Bugünden sonra bu açığı nasıl kaparız?
Bırakın meydan savaşlarını da, gelin bu işin yol haritasını çizelim.
27.05.2018
Ali Rıza Malkoç
#armozdeyis
arm.web.tr
Samsun