- 366 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Çuvaldızla İğne Meselesi
Çuvaldızla İğne Meselesi
Ülkemizde insanımız genel manada iki yol üzerinde ilerler. Cenaze seremonisi gibi ritüeller dışında, İslam dininin yaşantımızda olmasını istemeyen bir güruh ve dini hassasiyetleri olan diğer kesim. Dindar insanla dini hassasiyeti olmayanların mücadelesi, eskiden olduğu gibi bugünde yarında devam edecektir.
Her ne kadar “Türkün siyahı, beyazı, mavisi olmaz” dense de ben olduğuna inanıyorum ne yazık ki. Ceplerine biraz para girdi mi kendini Beyaz Türk zanneden o kadar çok insan var ki. Aynı mahallede, aynı apartmanda oturan hatta aynı işi yapan bu tipler kendinden olmayanları alt statüde görürler. Bu ayırımı yapabilecek aklı nereden buldularsa.
İnsanların sınıf oluşturma merakı ve çabasına harcadığı mesai keşke daha iyi daha faydalı alanlar için olsa.
Birde sistem içindeki düzenin, menfaat adamları vardır. Kraldan çok kralcıdır bunlar. Birilerinin sırtında, menfaatleri doğrultusunda, başka yerlere yaranmayı amaç edinir bu tipler.
Düşmanlık iyi bir şey değil. Hiç kimseye düşman olmayalım ama düşman olmada da bir sıralama olmalı diye düşünüyorum. Araplara özellikle İran’a düşman olduğumuz kadar ABD’ye, Avrupa’ya da düşman mıyız acaba? Birçokları bu soruyu kendine sormalı. Aslında Bu soruyu ülkece kendimize sormamız gerekiyor.
Bir de özel günlerimiz var tabii ki. Birileri on dört Şubatı allayıp pullayıp Müslüman mahallesinde salyangoz gibi satıyor. Evliliğe değil de sevgili bulmaya özendiriyorlar gençleri bu gibi günlerle. Yılbaşı, sevgililer günü, anneler günü, babalar günü vs. hep Müslümanlıkla alakası olmayan kutlama etkinlikleri. Bir nevi alışveriş piyasasını canlandırma etkinliği diyebiliriz bu günlere. Bizim örf ve adetlerimize uygun, bizden çıkan ve dünyanın da kabul ettiği ve kutladığı bir gün olsa keşke diyesim geliyor.
Gün geçtikçe insanoğlunun işi gücü azalıyor. Can sıkıntısı çekmeye başlayan birey kendini yemeye, giyinmeye, eğlenceye ve olur olmaz uğraşlara vuruyor. Velhasıl insanoğlu çok yönlü ve değişken bir varlık. Bu gün doğru gördüğü bir hareketi yarın yanlış görülebiliyor. Ne çok şaşıyor insan.
Her türlü olumsuzluklara rağmen, dertlerle dertlenen-lerin yaşadıkları bir yerdir bizim vatanımız. İnsanımızı insanlık âleminin bir tık önünde görüyorum olumlu anlamda. Bu arada belirtmeden geçemeyeceğim bir konu; üç milyonu aşkın Suriyeli kardeşimizin sorumluluğunun üzerimizde olması, Doğu Türkistan ve başka bölgelerde ki sıkıntılara ilgisizliği doğurmamalı diye düşünüyorum. Allah o kardeşlerimizin de yâr ve yardımcı olsun.
Velhasıl her şeyin her güzel şeyin devamı ölüme dayanıyor ister istemez. Ölümler olsa da yaşayanlar için hayat mücadelesi devam ediyor bir şekilde. Ölümün o soğuk yüzünden kaçamıyor insan. Yüzyıl da olsa bir neslin devri kapanıyor. Ölüm alabilene ne çok dersler veriyor aslında.
İlkay Coşkun
08.07.2017
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.