Makale

Ey Yüce Yaradan verdiğin beyin denen gizemli gücle
geliştirdiğimiz mikrofobik bulgularla erişebildiğimiz
Geliştirdiğimiz astrolojik icatlarla çıktığımız uzay
yolculuğunda binlerce ışık yıllık uzaklıklara ulaşıyor s
eni arıyoruz, saklandığın kozmozun içinde Eistein (ayınştay)
dediğine göre uzaklaştıkça yaklaşıyormuşuz!
Ey yüceler yücesi, bizden bunca uzaklarda mısın
Oysa biz seni içimizde bilirdik. Şah damarımızdan
daha yakınımızda, kalbimizi senin evin bilirdirdik1
Kalbimizi, beynimizi içten ve dıştan tüm anatomimizi
inceledik herbirinin görevlerini anlamaya, sorunlarını
çözmeye çalışıyor, seni aramaya devam ediyoruz.
Bilimden derinleştikçe, ilminin şifresinin saklı olduğu
düşününülen, genin genetiğin haritasını çıkardık.
Sanatını gördük.
Eski bilgeler ’Enal Hak!” demişler “Hak ademdedir !
demişler, “insan kainatın küçük bir nüvesi (örneği)
demişler.. Acaba dunu mu demek istemişlerdi.
Canlarına mal olan! Neyse! O konulara dalmayalım.
Çıkmaz sokağa sapmışoluruz.
Bilimde bunca yol aldık, ilminde bunca derinleştik...
bazı nusubetlerle biz insanoğlunun başı dertte .
Dünlerde veba, koleraa, ince hastalık(verem) den
bugünlerde kanser... illetinden...Nedir bu çektiğimiz.
Bunca zor mu önlemek.Konu önemli ve karmaşık.
Öncelikle; mikropmudur, virus mudur niye var
ediyorsun, canımızı alması için ona can veriyorsun.
Bırak verdiğin emanetle bir çımar ömrünce yaşayalım.
Acaba ne var ki orada... Geçinip gidiyoruz işte, şurada.
Sen var ettin, koşulları oluşunca can denen etkinlik
oluştu.
İlimde bilimde bunca yol kat etmiş olan insanoğlu nerede!/
Nerede olacacak. Bir birini tek tek toplu toplumlarınöldürmek,
yoketmek için balistik, kimyavi, fizikiöldürücüler icadıyla uğraşmakta...
Evet; biz insanlar, biz insanoğlu birbirimizin ezraili olmuşuz.
Tanrım, ezrailine gerek kalmadı. Onunun görevini kendimiz icra
ediyoruz. Bu nedenle onu gönderme,
Sağlık işlerine bakan tabibini gönder.

İnsanoğlunun elinde iki ayna var
hangisi işine geliyorsa ona bakıyor.