- 344 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Ziller Üzerine Fikir Yürütmeler
Bizler çocukken zillere basıp basıp kaçardık. Komşu teyzeler, amcalar, kapıda kimseleri göremeyince, haliyle bize epey kızmışlardır o tarihlerde; çocukluk işte ne yaparsınız? Zil çalmak deyip de geçmeyin, çok önemli ve hayati bir meseledir zil çalmak. Eğer ki gece yarısı bir ihtiyaç için komşunuzun zilini çalacaksanız on kere düşünürsünüz, çalsam mı çalmasam mı diye... Bazı zaman eve gelirken çok sıkıştı iseniz, zillere peş peşe basar, evdekileri biraz heyecana kaptırırsınız...
Bir çok zil de klasik zil sesinden başka sesler vardır; kuş sesi gibi, kahkaha gibi... Zile basıp da öyle güzel sesler gelince içeriden, insanın zile bastıkça basası geliyor... Tabi durmadan basarsanız o güzel zil sesini duymak için, içeridekiler de bunalabilir... Şimdi çoğu evlerde güvenlik açısından görüntülü diyafon denen aletler var, o da kolaylık tabi, kapınıza geleni görüyorsunuz...
Çok yaramaz kız çocuklarına Zilli diye isim takarız. Bir zaman adı bile akıldan çıkar o yaramaz mini mini bebelerin... Çocukken yaramazlık yapsınlar yapacakları kadar, siz de fazla kızmayın canım, nasılsa büyüyünce o Zilli durumundan illa ki kurtulacaklardır... Yaramaz da olsalar pek bir severiz biz bu Zilli kerataları... En nihayetinde bizim çocuklarımızdır...
Köçekler, dansözler, ellerine zil takıp oynarlar... Eskiden tek kanallı televizyonlarımızda, yılbaşını hasret ile özlem ile beklerdik ki Nesrin Topkapı ablamız zilleri takıp oynayacak diye kilitlenir idik o beyazcama, o günkü eğlencemiz de oydu... Ne yaparsınız?
Yıllar önceki o meşhur Hababam Sınıfı Filminde Adile Naşit yani Hafize Ana, elinde ki ufacık çan gibi bir alet ile merdivenlerde görünür, her ne kadar elinde ki ufak bir çan ise de zil çalmıştır işte o an da... Dünya hayatında bizim içinde bir gün son zil çalacaktır, tarihini asla bilemeyeceğimiz bir zaman diliminde... Kim bilir belki de çok yakın bir zamanda... Bazen kızınız okulunu bitirir ya da oğlunuz evleniyordur veya çok kazançlı bir alışveriş yaparsınız, işte o zaman etekleriniz zil çalar... Ne de güzel bir yakıştırmadır ’’Etekleri zil çalmak.’’
Karnınız zil çalar kimi zamanda, ev de iseniz hemen mutfağa gider ekmek arası peynir, domates, zeytin ne varsa homini gırtlak mideye indirirsiniz... Hadi araya da bir ufak espri sıkıştıralım. En çok Zil’in bulunduğu yer neresidir güzel yurdum Türkiye’de? Bildiniz mi? Duyamadım; ben mi söyleyeyim? Zile canım Tokat’ın Zile ilçesi... Bu da anlık işte öyle aklıma geliverdi birden bire... Son zil çalmadan ömrümüzde geri kalan günlerimizi Allah’ın emrettiği şekilde doğru düzgün yaşamaya çalışalım. Son zil çaldı mı, hayat sahnesinden çıkmamız için, ahlar vahlar fayda etmeyecektir bilelim ki...
AHMET ZEYTİNCİ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.