- 725 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Atışma kuralı
Atışma
Âşıklar geleneğinde atışma, ustalığın sınanması ve yeteneklerin sergilenmesi anlamına gelir. Atışma belirli bir ayağa uygun olarak yapılmaktadır. Bir atışmada, karşı tarafın başlattığı ayak ya da toplulukta bulunanlardan birisi tarafından atılan bir ayak temel alınır. Yarışma karşılıklı olarak söylenen dörtlüklerle devam ettirilerek gönül alma dörtlükleriyle bitirilir.
Aynı ayağı ikici kez kullanmamak, karşılık vermek için uzun bir süre beklememek, ilk atılan ayağı temel almak, ikinci yarışmacının seçtiği yöntemi kullanmak, birbiriyle uyumlu dörtlükler kurmak, karşı tarafın özel ilgi ve deneyim gerektiren sorularına cevap verirken aynı düzeyde bir başka soru yöneltmek atışmanın temel kurallarıdır.
Âşık meclisi, sazlara düzen verdikten sonra bir divan okunarak açılır. Daha sonra âşıklar konukları selamlamak için, kurdukları dörtlüklerle konuklara hoş geldiniz diyerek atışmanın giriş bölümünü tamamlamış olurlar. Atışmanın giriş bölümü tamamlandıktan sonra yerine ve ortamına göre türlü şekil ve yollarla ortaya atılacak olan ayak beklenir.
Atışmada taraflardan birisinin ortaya attığı ayakla atışma başlamış olur. Atışmanın temelini ilk atılan ayak oluşturur. Atılan ayak hangi konu ile ilgiliyse atışma sonuna kadar o konu üzerinde yapılır. Atışma yöntemini seçme hakkı ikinci yarışmacıya aittir. Söze başlama ve soru sorma sırası kendine gelen ikinci âşık atışmanın yöntemini seçerek; tekellüm, bağlama, dar ayak, sataşma adı verilen dallardan bir tanesini kullanır. Karşılıklı birbirlerine cevap niteliğinde kurulan dörtlüklerle atışma devam ettirilir. Atışmanın sonunda da âşıklar birbirlerinin gönlünü almak için karşılıklı atışmalar da bulunurlar. Birbirlerini överek hoşgörü örneği göstererek atışmayı bitirirler. Atışma, taraflardan biri açık olarak yenilgiyi kabul etmezse orada bulunan ve bu işten anlayan yaşlılarca değerlendirilmeye tabi tutulurlar. Yenilen tarafın, sazını kazanana vermesi geleneksel ise de, genellikle buna pek uyulmaz.
Atışmanın en ilginç olan yöntemi sataşmalardır.
Dudakların birbirine değmeden yapılan atışmaya lebdeğmez veya dudakdeğmez atışma denir. Âşıklar dudaklarının arasına, dik pozisyonda bir iğne yerleştirerek, içinde dudakların birbirine değmesiyle çıkarılan sesleri(b, f, p, m, v, vb. harflerinin olduğu sözcükler )kullanmadan hem saz çalar hem de atışırlar.
Âşık Şenlik ile âşık Feryadînin atışmasından kısa bir örnek
Şenlik: Şöhretin vezir payında
Rütbesiyle şana layık
Oturuşun o duruşun
Hem sultana hana layık
Feryadî: Sefa geldin gözüm üzre
Olsam mihmana layık
Şeyhülislam, sadrazam
Doğru AlOsmana layık
Şenlik: Seninle oldum taaşşuk
Gözlerime geldi ışık
Duymadım sen kime âşık
Dillerin Kurana layık
Feryadî: Bu düşkün gönlüm açarsın
Selim Sıratı geçersin
Kevser ırmaktan içersin
Olasan cihana layık
Şenlik: Kul şenliği eder hürmet
Rikabın kıldım ziyaret
Sana nasip olsun cennet
Huriye gılmana layık
Feryadî: Sefil Feryadî göresen
Meram maksûda eresen
Sancak altında durusan
Habîb-i Rahmana layık
Günümüzde bu tür karşılaşmalar bir gösteri ya da yarışma olmak üzere Konya Âşıklar Bayramı gibi bazı yerlerde zaman zaman yapılmakta ve bu sanatın devam ettirilmesini sağlamaya çalışmaktadırlar.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.