- 476 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
geçmiş zaman 2
GEÇMİŞ ZAMAN
Yıl 1969 henüz lise talebesiyim. Bir yaz günü matematik öğretmeni Veysel Ayar kardeşimle birlikte o gün pazarı olan Şalpazarı’na gittik. Akşamüzeri yağlı boya, fırça ile birlikte yaya giderek yolda bulduğumuz düzgün taşlarım üzerine üç hilal ve MHP yaza yaza köye vardık.
Bizi bu işe gönüllü olarak yapmaya zorlayan duygu ne idi?
Bir yiğit ses çıkmış kanımızda var olan vatan sevgisi, Türk düşmanlarına karşı koyma iç güdüsünü, Turan ülküsünü uyandırarak ve onu hayatımızın gayesi ,varılması gereken hedefler kısaca ülküler olarak aşıladı ve uyandırdı. O andan itibaren de kendimizi ülkücü olarak vasıflandırdık, bundan da çok büyük şeref duyduk.
Bu yolda çok canlar feda oldu.
Anti parantez olarak da şunu belirteyim ki o zaman konuştuğumuz ister devrimci ister ülkücü arkadaşların emperyalizme karşı olanları samimiydiler, hemen hemen aynı fikri taşıyorlardı. Samimi gençlik memleket meselelerini kendilerine dert edinmişlerdi ve hepsi de bu vatanı yükseltmek yüceltmek yaşatmak istiyorlardı. Fakat emperyalizm ajanları vasıtasıyla farklılıkları kışkırtarak ve büyüterek aralarına sızarak kan akıtmaya başladı. Böylece emperyalizm gençleri bir birine düşman etmeyi başardı.
Nice canlar, fidanlar, geleceğimizin parlak zekaları heder oldu gitti.
Ben şahidim Alparslan Türkeş bu gençliği barıştırmak için çok uğraştı.
Hiçbir mezhep, din, ırk ayrımına girmedi.
Bu davranışlarıyla bütün milletin teveccühünü kazandı.
Bugün onun mirası üzerinde oturanlar maalesef onun yolundan gidemedi.
Onu, rahmetle, minnetle, şükranla bir defa daha yad ediyor aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyoruz
Ruhu şad olsun.
Bugün, kırk yıl önce o taşlara yazdığımız o yazılar hala silinmedi, yüreğimizden gönlümüzden nasıl silinecek?
Yusuf Yılmaz
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.