SADDAM ve KÜRT'LER
......Saddam ve ihanet şebekesi Kürt’ler........
Saddam hiç şüphesiz kendi halkına zulm etmiş bir diktatördü.
Müttefik ülkelere karşı verdiği savaşta, en büyük hatasını yaparak hiç direnmeyen Saddam; hiç şüphesiz emrinde olan birliklerinin de ihanetine uğramış yenik bir diktatördü. Saddam’ı idama kadar götüren süreçte kendisini yargılayanların hepsi de intikam yeminini barbarca yaşayan kürt kökenlilerden oluşuyordu.
Amerika’nın hiç şüphesiz bir oyuncağı durumunda olan pespare sünepe ve çapulcu takımı kürt’ler; kin ve nifak tohumlarını gelecek yüzyıllara kadar taşıyacak olan gerçek belanın sahipleriydiler. Amerika’nın sinsice Irak üzerinde uyguladığı bütün planları tuttu.
Kardeş katline ve kavgasına yol açan ve gelecekte daha da alevlenecek iç savaşın mimarları Şii Arap ve Kürt’lerin işbirliği ile hedefine ulaşanlar, son 3 yılda 650 bin masum insanın katline sebep olduğu gibi, "Saddam"ı barbarca ipe götürmekten geri kalmadı.
Hiç şüphesiz Saddam’ın ipini çekenler, idamla birlikte kendi iplerinide çektiler.
Bana göre Irak’ta olan ve oluşacak bütün olayların en büyük sorumlusu "Abd" olduğu kadar; Irak’ta oluşan boşluktan istifade eden, gözlerini bürüyen hırs’tan adeta sarhoş olan, kürt’ler de suçluydu.
Her ne kadar bugünlerde, başlarına gelecek felaketlerden habersiz zafer çığlıkları atan kürt’ler mutlu görünse de, ihanetlerinin bedelini ödeyecek, uzun yıllar yakalarına yapışacak belalardan kurtulamayacaklardır.
Amerika ve müttefik ülkeler Irak’ı kan gölüne çevirmekle kalmadılar gelecekte oluşacak huzursuzluğunda temelini attılar.
Irak her ne kadar demokrasiye geçiş yapmış ve geleceği parlak gibi görünse de, azgınlığı gün yüzüne çıkan kürt’ler bu azgınlıklarının bedelini er geç ödeyeceklerdir.
Olası bölge ülkelerinde çıkacak iç savaş hiç şüphesiz bugünlerde ki gibi Kürt’leri ihya etmeyecek İran Suriye ve bölünme tehlikesi içinde olacak Türkiye ekseninde çok acılar çekecek ve bugünlerde Amerika uşaklığını yaparak binlerce masum Müslüman kanının dökülmesinin, yardım ve yataklık yapmasının bedelini çok ağır ödeyecektir.
Tarih Kürt’leri asla affetmeyecektir.
Abd Batı ve İsrail siyonizminin ortaklaşa uygulamaya koyduğu bu fitne elbet başarısızlığa mahkumdur. Arap Milliyetçiliğini ırkcılık boyutuna taşıyan "Saddam"ı besleyen ve İran’a karşı verdiği sekiz yıllık savaşta destekleyen Abd’nin ta kendisi idi.
Saddam ise İran’la yaptığı sekiz yıllık savaşta netice alamayacağını anlayınca, petrol fiyatını düşüren ve Batı dünyasının zaten bir kuklası konumunda olan "Kuveyt"i işgal etmesi hiç şüphesiz dünyanın en acımasız terörist ve aç gözlü kapitalist ülkesi Amerika’nın işine gelmeyecekti.
Hristiyan kesimin içinde savaş yanlısı ve Müslüman düşmanı oldukları bilinen Evangelist ruhunun Abd’nin başkanlık makamında oluşu da
( Bush ) hiç şüphesiz Orta Doğu’nun değişmeyecek kaderinin başlamasına sebep oldu. Evangelist radikal bir hristiyan olan "Bush" Müslümanlara olan kinini babasının yarım bıraktığı görevi tamamlamak adına bitirme yemini etmiş, gözünü kan hırsı bürümüş en büyük teröristtir.
Lübnan da Filistin de Çeçenistan da yaptıkları zulümlerle terörist olmayanlar, Müslümanları kolayca terörist ilan edebiliyorlardı.
Saddam’ın iktidarında kendisini binlerce kez ölüme götürecek gerçekler olsa da, Müslümanlar için önemli bir bayram arefesinde kendisini asmak, İslam’a meydan okuduklarının ve gözdağı verdiklerinin bir işareti olarak algılanmalıdır. Saddam’ın ölümüne deliler gibi sevinen gözleri dönmüş ihanet şebekeleri ise kendilerine pek tatlı gelen rüyalarından uyandıklarında hiç şüphesiz Allah’ın izniyle acı gerçeklerle karşı karşıya kalacaklardır.
Saddam büyük bir hazırlanışla çıktığı idam sehpasında önce cellatlarına güldü ardından kendisini asanların ne kadar korkak, satılmış ve nankör olduklarını ispatladı. Metanetle çıktığı idam sehpasında ölüme gülümsemenin ne olduğunu kararlı bakışlarında öğrendik.
Boynuna ip asılmış bir insanın son anlarını bir an ensenizde hissederseniz ne demek istediğimi anlarsınız. Saddam gelecekte göreceksiniz, Irak’ta kahramanlaşacaktır.
İkiyüzlü Batı ise hasta ruhlu terörist Evangelist Bush’un Irak’ta yaptığı katliam ve hatalarına zerre bir söz etmedi. Irak’ta istedikleri kardeş kavgasını sinsice körükleyen Batı; sünepe ve bir o kadar hain olan Arap ülke liderlerinin suskunluğundan cesaretle Irak’ta istediği gibi at oynatır hale geldi.
Abd ve Batı’nın neredeyse Müslüman döven eli haline gelen satılmış Kürt’ler ise, zafer üstüne zafer kazanmanın sarhoşluğu ve özgür Kürdistan hayaliyle Türkiye’ye bile kafa tutar hale gelmiştir.
Rüzgarın hep kendilerinden yana eseceğini sanan Kürt’ler bu vurdumduymazlıklarının bedelini çok ağır ödeyeceklerdir.
İnanın o günler hiçte uzak değildir.
Saddam bizzat en büyük terorist olan "Bush" emriyle asılarak bu idamın nezdinde İslam’a saldırmış ve Müslümanları küçük düşürmüştür. Saddam’ın hemen ölümünden sonra Amerika bayrağı ile sevinç gösterileri yapan kürt’ler, başlarına gelecek felaketlerinde sebeplerini inşa etmişlerdir. Hiç şüphesiz yaptıkları bütün bu işbirlik ve ihanetlerinin bedelini çok ağır ödeyeceklerdir.
Bugün ki karmaşa da Kürt’lerin yaptığı bu satılmışlık pek belli olmasa da, İran Suriye ve Türkiye ekseninde girişecekleri maceracı özgürlük hırsı başlarına çok belalar getirecek, Orta Doğu’nun eziyet çeken toplumu haline gelecektir. Diyarbakır da açıkca terörist Pkk’ya sahip çıkan soytarı belediye başkanına bile söz geçiremeyen Türkiye, Batı kapısında ortak Pazar adına herşeyi sineye çekmeyi siyaset sanarak tarihin en büyük hatasını ve gafletini sergilemeye devam ediyor.
Etrafında olan biten bu kadar sıcak gelişmelere seyirci kalan ve kendi stratejisini bile geliştiremeyen bir hükümet ve ordu ekseninde sıkışmış kalmış durumdadır.
Türk’e yakışan haysiyetli bir dış politika takip edecek bir zihniyet maalesef bugün iktidar da değildir.
Birgün, yani o gün bugün olmasa da Cenabı Allah en büyük katiller olan "Bush ve Olmert" gibi katilleride Müslüman eliyle dar ağacına asacağı günler gelecektir. Müslüman kanı akıtan bu kafirlerin ipinide Müslüman çekecektir. Allah herşeye kadir ve muktedirdir.
Kafirlerin oyuncağı olan ve Müslüman kanı akıtmaya yardım ve yataklık eden Kürt’leride ne tarih nede insanlık affetmeyecektir. Kürt’lerinde bu yaptıkları ihanetlerinin bedelini ödeyeceği günlerin gelmesi için Allah’a duacıyım. Selametle.
....................
K.Kurultay
YORUMLAR
eğer bu gün bu kanlar akıtılıyorsa geriye dönüp tarihimizi bir daha gözden geçirmemiz gerekiyor batı osmanlıyı parçalayıp sonrada her ayrı bölgeye aynı babadan olan kardeşleri başlarına başkan tayın etmedimi aynı ana baba dan olan kardeşleride birbirlerine düşürmedimi sadamı destekleyip başa onlar getirmedimi sadam binlerçe kürdü abd den aldığı kimyasal silahlarla öldürmedimi o mazlum milletin yerine bir kendimizi koyup bir düşünmek gerekir eğer barıştan yana düşünen isek geniş çerçeveden bakmalıyız malazgiritte dumlu pınarda sakaryada çanakkalede kürtlerle sırt sırta vermadikmi bereber aç kalmadınızmı beraber duşmanı ber teraf etmedinizmi bu gün çizili olan sınırlar o zaman bir bütün değilmiydi bir insan nasıl kendisi var olmayı nasıl varlıklı olmayı nasıl huzurlu olmayı istiyorsa bir başkası içinde istemelidir aksı yönde ne islamiyeten nede barıştan yana olduğu düşünülemez . ALLAH TÜM İNSANLARA BARIŞ VE MUTLULUK İHSAN ETSİN. SAYGILARIMLA.
Yazınız belli bir süreçten sonrasını kapsıyor herhalde.
Saddamın Baas rejimi ve bu dönemde o bölgedeki insanların yaşadığı eziyetler bilemiyorum, şimdi ABD nin eziyetleriyle kıyaslanabilir mi?
O dönemler, hafızası iyi olanlar hatırlayacaktır,Saddamın zulmünden kaçan kürtler Türkiyeye sığınmıştı.Halepçe katliamı, kimyasal silahlarla kürtlere saldırılar o dönemlerdeydi.Türkiye, bugünkünden farklı olarak(medyası, halkı, askeri, yöneticileri olarak)o dönem, Barzanı ve Talabaninin temsil ettiği kürt guruplara yardım ediyordu.Sonraları da dünyanın da benzer tepkilerle bölgeye müdahaleyi düşündüğü, çekiç güç süreci vs. de o dönemlere rastlıyor.
Sınırımızın bu tarafındaki vatandaşlarımızın akrabaları olmaları hasebiyle, genel bir sempatiyle bakıldığını hatırlıyorum o dönemlerde.
Saddam sonrası süreçte intikam duygularını harekete geçiren bu geçmişdi sanırım..
Bunlara paralel olarak, saddamın baasçı rejiminin zulmünden
kürtleri korumak için bölgede ABD nin çekiç güç eliyle bulunmaya başlaması, bugüne uzanan süreçteki kirli oyunların da başlangıcı olmuştur bana göre..
Kafasındaki tilkilerin zincirlerini o dönemde boşalttığını düşünüyorum ABD nin..
(Daha öncesi için,ABD nin Saddamla işbirliği yaparak kürtleri kimyasal silahlarla yoketmeyi planladıklarını, arkasından da ABD nin bölgeye kurtarıcı olarak gelmesinin tohumlarının atıldığını düşünmek de belki komplo teorisyenlerini dahi şaşırtabilir.İran -Irak savaşında ABD nin tarafını hatırlayalım..
BUgün düşündüğümüzde ise böyle bir ihtimal dahi bana tuhaf gelmiyor, ama taşları bu durumda henüz yerli yerine oturtamıyorum..)
Bütün bu süreç25-30 yıllık bir dönemi kapsıyor.Yarım insan ömrü neredeyse.
Ancak uluslararası politikalarda, göz açıp kapamış gibi olur herhalde tarihçilere göre...
Saddam sonrası tahillerinizin tamamına katılıyorum.
Selamlar...
Türk’e yakışan haysiyetli bir dış politika takip edecek bir zihniyet maalesef bugün iktidar da değildir.
Birgün, yani o gün bugün olmasa da Cenabı Allah en büyük katiller olan "Bush ve Olmert" gibi katilleride Müslüman eliyle dar ağacına asacağı günler gelecektir. Müslüman kanı akıtan bu kafirlerin ipinide Müslüman çekecektir. Allah herşeye kadir ve muktedirdir.
Kafirlerin oyuncağı olan ve Müslüman kanı akıtmaya yardım ve yataklık eden Kürt’leride ne tarih nede insanlık affetmeyecektir. Kürt’lerinde bu yaptıkları ihanetlerinin bedelini ödeyeceği günlerin gelmesi için Allah’a duacıyım.
Söylenecek ne varsa sanırm herşeyi söylemişsiniz. Ben şukadarını söylüyeyim. insanlar nerde olurlarsa olsunlar laik oldukları şekilde yaşarlar. kendilerini bunu reva görüyorlarsa, ki herşey ortada zaten bedelini er yada geç öderler. Bu kadar bozuk bir nesil olamaz. Sağlıcakla kalın.
Başarılı ve uzun yazınızdan dolayı sizi kutlarım...
Tabiki temennimiz barıştan huzurdan yanadır...
Fakat bu iki nida hep ağızlarda sakız ve gerçekleşmeyen bir söz olarak kalmaktadır...
Bugün ve yakın zaman itibariyle... Sınırımızda gerçekleşen Aktütün baskınıyla ilgili görüntüleri seyrettim... Ve orada geçen konuşmaları kendi dillerinde dinledim... Ve nasıl bir ihanet resmi çizdiklerini gördüm...
Elbet bize bizden ihanet edenlerde var...
Fakat tarih tekerrürden ibaret değilmidir...
Değilmidirki hep yıkılan zarar gören ezilen yada içine nifak tohumları ekilen türk devletleri küllerinden doğdu...
İşte yine söylemişsiniz ve söylüyorum...
Onlar istedikleri naraları atsınlar... Yakın bir zamanda musul ve kerkükte sınırlarımıza katılabilir... Gizli anlaşmaların ağır kapaklarını biraz kaldırmayı denesinler...