- 839 Okunma
- 6 Yorum
- 3 Beğeni
Güzellik bölünür mü?
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Dün sahilde yürüdüm biraz. Ay da güzeldi. Hem de erkenciydi. Biraz ona baktım. Biraz da denize baktım tabii. Şükürler olsun güneşin Rabbine. Hem de ayın Rabbine. Hem de benim Rabbime. Hem de denizin Rabbine. Şeyleri tek tek andım. Kararsız kaldım. Güzelliğin hangi parçası kime düşer ayıramadım. Şu bendeki mutluluğun hangi parçası kime düşer anlayamadım. Edilecek şükür nasıl paylaştırılır kestiremedim.
Acze düştüm bu konuda. Ve tevhide bir kez daha iman ettim. Yok. Bölemiyorum. Güzellik birliktelikten doğan birşey. Parçalayamıyorum ki, sahiplerini ayırayım, teşekkürümü paylaştırayım. Hadi, bir cesaret güzelliği bölsen, onlardan gelen mutluluğu bölemezsin. Gözün sürûruna şükretmek için gördüğü herşeyi yaratan bir Allah’a ihtiyacın var. Hele deniz. Sonsuzluğa hergünkinden daha yakın gibiydi. O hiç bölünmezdi.
İnsan içine döndüğünde tevhide çok delil buluyor. Sanki âlemin dürülüp toplandığı yer biziz. Gözümüz çok şeyleri görüyor. Fikrimiz çok şeyleri anlıyor. Hayalimiz çok şeyleri kurguluyor. Kalbimiz çok şeyleri hissediyor. Hafızamız çok şeyleri tutuyor. Bu çok şeylerin düğümü biziz. Irmakların buluştuğu yatak biziz. Yahut biz bir iğne deliğiyiz. Âlem bizden geçmekle tekrardan ilmekleniyor. Deniz, kum, ay, taşlar, bulut, güneş, rü’yet ve beni orada kılan; orada o şeyleri hissetmemi, farketmemi, akletmemi sağlayan binlerce kanun; kainatın üzerine kurulu olduğu düzen; bende toplanıyor. Bütünlüğün güzelliğini ben farkediyorum. Şeyler bende kardeşleşiyor. Sanki koca bir meclis karşımda toplanmış. Herşey meramını bana anlatıyor. Seslerini duyuyorum. Düşlerini görüyorum. Uyumlarını seziyorum. Güzellik bu farkedişten çıkıyor.
Ben tevhide iman etmezsem deliririm. Çünkü bende karışanları ayırmak onlardan (birliktelikleriyle bende hasıl olan şeylerden) mahrum olmam demek. Nasıl güneşi başkasına, ayı başkasına, denizi başkasına veririm? Bu beni tablodan etmez mi? Hem bunca uyumu, Allah korusun, herbiri ilah olmasıyla sonsuz, dolayısıyla birbirinden farklı olmakta da sonsuz, birçok ilaha versem, şu güzelliği nasıl elde ederim? Bir tuvalde birbirinden sonsuz derecede farklı kaç ressam birden çalışabilir? Bir tencerede kaç aşçı birden (hem de aynı anda) farklı yemekler pişirebilir?
Bir sonsuzluğa sonsuz sayıda tuval sığar. Tamam. Peki bir tuval kaç sonsuzluk kaldırabilir? Her sınırlı yalnız bir sonsuzluğun mülküne dahil olur. Onun olmakla ondan olur. Ona dair olmakla üzerinde izleri okunur. Eserleri görünür. Tasarrufları tefekkür edilir. Bilgisi ancak bu yolla elde edilir. Peki bir sınırlı birkaç sonsuzluğun birden mülkü olursa hangisi neresini işgal eder? Hangisini neresi tarif eder? ’Hangisini’ tamamını elde etmekten, hükmetmekten, mülküne geçirmekten ’ne’ durdurur? Hem sonsuz olanlar paylaşıma girmekle aynı zamanda sınırlanmış olmazlar mı? Öyle ya! Paylaşmak aynı zamanda sınırlanmaktır. Tanımları gereği sonsuz olan ilahlar(!) sınırlı bir mülkü paylaşırlarsa sınırlanmazlar mı?
En nihayet demem o ki arkadaşım: Ben tevhide iman etmezsem deliririm. Çünkü düğüm benim. İplerin kavuştuğu yer benim. Onları çözmeye çalışırsam ilk parçaladığım kendim olurum. Dağılırım. Her nefesimde kendimle tekrar tekrar çelişirim. İpler bende kavuşuyor çünkü. Görüyorum. Bunu değiştiremem. Reddemem. Yokmuş gibi yapamam. İnkâr edemem. Hem bunun böyle olmasıyla ancak, elhamdülillah, ben benim. Neden inkâr edeyim? ’Hepsinin sahibine’ inanmadan kendimi kendime izah edemem.
YORUMLAR
İnsan bedeni Hakk’ın dükkanı. İçinde Rahman’ın sıfatları. (Sultan Veled)
İşitmesi, Allah’ın işitmesi…
Görmesi, Allah’ın görmesi…
Konuşması, Allah’ın konuşması…
Hayatı, Allah’ın hayatı…
İlmi, Allah’ın ilmi…
İradesi, Allah’ın iradesi…
Kudreti, Allah’ın kudreti
Kendini bilen Rabb’ini bilir. İnsanin kendi hakikatini tanımaya çalışması,
Hakk'a ve Halka ayna.
Hakk Teala hepimize insan-ı kamil mertebeye erişmeyi ihsan eylesin.
Saygılarımla
Lutfiyem tarafından 4/3/2018 11:00:47 AM zamanında düzenlenmiştir.
İnsan bedeni Hakk’ın dükkanı. İçinde Rahman’ın sıfatları. (Sultan Veled)
İşitmesi, Allah’ın işitmesi…
Görmesi, Allah’ın görmesi…
Konuşması, Allah’ın konuşması…
Hayatı, Allah’ın hayatı…
İlmi, Allah’ın ilmi…
İradesi, Allah’ın iradesi…
Kudreti, Allah’ın kudreti
Kendini bilen Rabb’ini bilir. İnsanin kendi hakikatini tanımaya çalışması,
Hakk'a ve Halka ayna.
Hakk Teala hepimize insan-ı kamil mertebeye erişmeyi ihsan eylesin.
Saygılarımla
Hz. Ali: başlangıçta Allah vardı ve Onunla birlikte hiçbirşey yoktu. Bu hala böyledir ve hep böyle kalacaktır.
Selim Temiz
İşte aradığım buydu. Tevhit inancımda bir boşluğun olduğunu hissediyordum. tamamlanması gereken birşey vardı sanki. şimdi buyazıyı okuyunca taşlar yerine oturdu.
ben tevhit kavramının sözlük anlamında kalmışım sorun bu.
senden Allah razı olsun her zaman olduğu gibi bakış açısı zenginliğinle bize ışık saçıyorsun.
ama doğrusunu istersen bu tevhidle ilgili 'sorun' bayağı yaygın açılımının üzerinde fazla durulmuyor. ve dolayısıyla içselleşmiyor. ve de şeyleri parçalıyoruz. Sünnetullah zincirini tevhide bağlarken böyle çeşitli bakış açılarına ihtiyaç var.
teşekkürler selamlar.
İnsan arafta
Pozitif kutup Ruh ve melek
Negatif kutup Nefs ve şeytan
İki kutbu arafında
AŞKLA
Dengede Tutar İNSAN...
İnsan arayıştır değeri neyi aradığına bağlıdır
İnsan dalgalar aleminde yüzmektedir düşünce ışık ses deniz dalgası gibi deniz olamayacağına göre dalgaların keyfini çıkar
Kimim sordum perişan oldum soldum aşka doğdum
Bir ben var bende benden içeriyi arayınca yanaktaki ben olarak dışarı çıktım... Esenlikler dileklerimle...