6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1028
Okunma
Yaşamın hangi rengi bizim rengimiz? Bu soruya her birey için cevap zamanı gelmiş olmalı. Kısa olan hayat çizgisinde geriye kalacak olan sadece seçtiğimiz renk olacaktır. Hepimizde şirinlerdeki karakterlerden bir parça varken baskın olan yanımızı keşfetmemek bir üşengeçlik sorunudur.
Şair ve yazarlar dönemin acımasız sisteminde “Aferin” kelimesi için ne kadar karalama yapabilir. Hakikatlerin anında hayal kılıfına girdiği bu devirde “Aferin” mantığının ikaz edilmeksizin atılması ve ardı arkası bitmeyen bir kelime savaşı başlamalıdır. Rengimizin seçimi işte burada önem taşımaktadır.
Renginiz kıskançlık mı? Derhal hayattaki güzellikleri kıskanıp onları önümüze serin.
Renginiz cesaret mi? Korkunun titrettiği hakikatleri cesurca sunun.
Renginiz cimrilik mi? Kötülüklere karşı kullanın bu renginizi.
Renginiz karamsarlık mı? Hayatta karamsar olan anları bize yaşatın ki iyimserlik meşalesi yansın.
Ve binlerce renk…
Bu renklerin keşfi çok basit, yastıkla buluşan başınızı düşünme denilen eyleme teslim etmek.