- 1427 Okunma
- 31 Yorum
- 0 Beğeni
GRABEN*
Büyüyen düşlerimin denizinde boğarak düştüm seni gerçek hanesinden...
Sevgi duyarlılık ister, sözlerime kanma sakın! Yitirip yitirip bulmanın ustası oldum ben. Derin sulara daldım, çıkmaz sokaklara girdim; daha bir şey söylemiş sayılmam, söylesem, aklının, aklının ucundan bile geçmez hiçbiri; şairi oldum güzelliğinin...
Biliyor musun, bunlar yaşamadan anlaşılmaz,bana bu dersi veren öğretmen çekip gitti çoktandır.Sevgiydi dersin adı, yazdı çizdi, silip gitti karatahtayı sonra, gidip de gelmeyeceğini söylememişti önceden.Kutlarım seni büyük öğretmen; meğer ayrılık, acı öğrenilmezmiş acı çekmeden, kulak ver sesime, yüreğimde ayraçlar var daha; SANA AÇMADIĞIM DÜŞLERİMİN DENİZİNDE BOĞDUM SENİ BEN!
Dua et, kapansın hepsi birden, sıra gelmesin parantezler okyanusuna!
( Yaşadığımı görme;
....................................
... öleyim mi ben de ? )
Karar aldı doğa, sularda seni boğarak yaşatmaya ...Yaşamak için saldırıyor düşlerim sana, parçalamak zorunda kalırsam seni, bil ki haklıyımdır gözyaşlarımda, her ne kadar acı çekse bile insan, acıların varlığı başlı başına bir isyan...Belki bu yüzden mi saldırmaz timsah, gelip de ağzına konan kuşlara,kapatmıyorsa ağzını bir timsah, açık bırakıyorsa çenesini; ne vahşi, ne acımasız ne de zalimdir o , yoksa neden ağlasın yemeğini yiyince karnı doyan hayvan; acıların varlığı başlı başına bir isyan...
Görüyor musun gözlerimdeki seli; bu sel ne seni boğar ne de beni, eritir ancak içten içe, vakti gelince bir dağ göçer ancak yerinden; ’ GRABEN ’, söylemesi dile kolay, bir başından bak uçurumunun, bir de dibinden, kendini göreceksin her seferinde, eğil de bak içine suların, dikkat et, düşme suya, bir nergis açar da düştüğün yerden,bir gül yeşermez kederden, eğer düş gerçek olsaydı, ayrı düşmezdin benden...
Açlığın ardında ayakta kalandır ölüm.Pimini çekip de fırlatamadığım bomba gibisin elimde; bu yüzden hem sen yaşıyorsun hem de ben...Sorsam hiç bir şeyin paylaşılmadığını sanırsın, oysa seninle mutlulukları değil, acıları paylaşıyoruz.İster istemez doğal hakkın, insan başkasıyla paylaştıklarını kıskanır, ama aşk öyle mi ; insan aşar bendini, çiğner kendi önünde kendini...
Isırsaydım, yeseydim ,bitirseydim, yasak bir elma gibi yanağınla tükenirdi tadın.Oysa ben bir türlü vazgeçemiyorum cennetinden.Ölümsüz duyguları yaşatmak için, seni bana göndermiş olmalı Tanrı; ki sende ve bende aşkın gücünü kanıtladı, aramadım seni bu yüzden, ruhunu sevdi ruhum, oysa şimdi arasam bulurum seni hemen...
Sana en güzel çağında acı çektirecek sevgiyi ne yapayım; ben değil, düşlerim saldırıyor sana, bir insanım çünkü ben, timsahlar gibi bir sorunum yok, sağanak yağışlarım, göllerim denizlerim olsa bile, karada yaşıyorum milyonlarca yıldır kendi neslimle ben, bir de sen.
Timsahın gözyaşlarının yanında benim gözlerimden düşen damlalar, solda sıfır bile değil. İmkansız sevgiler çünkü derin acılar verir; örneğin sensiz yaşayamamak gibi.
Yaşamak sevgiyse eğer, ağlamadan ve ağlatmadan yaşamaya değer.Timsah olmama benim daha çok var sevgilim...Korkuyorum bu yüzden, yaşarken değil, ölürken daha çok tehlikeli olabilirim; beden ise ruhu zapteden! Çürüyüp toprak olunca beden, söyle bendeki ruh nereye gider; çünkü ruhumla ruhunu sevdim ;kurtulamıyorum elinden, yoksa sen misin beni seven?!
Sana mı kızayım gözlerime mi, görmeseydim sevmezdim seni; yoksa seni yeryüzüne gönderene mi?!
Yalnız insan, kendi yanıtını kendisi verir; ne dersen de, seviyorum seni, sevmekten başka hiçbir duygu ilgilendirmiyor beni, başka duygu yok dünyada, seviyorum seni, ister yerde ol ister uzayda; ister güneş’te ister ay’da!
Bir sorum var öğretmenim, seven ruh mu, beden mi ?
Şaban AKTAŞ
15.01.1998
*GRABEN:Yeryüzünün coğrafi şekillerinden birinin adı olup, zaman zaman yer kabuğunda tektonik veya suların aşındırması (erozyon) sonucu derinlere göçmeler olur.Bu göçmelerde derine inen çukur görünümdeki oluşumlara GRABEN yüksekte kalan kısımlarına ise HORST adı verilir.Yani toprak tabakasını altından bir yeraltı nehrinin geçtiğini ve giderek büyüyen bir iç dehliz, mağara açtığını düşünün, bir süre sonra yukarıdaki ağırlığı taşıyamayan toprak tabakası suya doğru çöker ve su toprağını alır gider, görünen yalnızca bir oyuk kalır...Toros Dağları’nda sıkça rastlanılan bir yüzey şeklidir.
YORUMLAR
Sayın Göktürkmen, değerli yorumunuz için teşekkür ederim.Yaşadığım aşkın içinde bulunduğumuz dünyaya göre sıradışı bir aşk olduğunu söylersem bu bu gün için hiç de abartı değil.Ateşin çemberinden geçenlerdenim.Hem darağacını hem de nar ağacını gördüm; diyebilirim ki ben o delicesine sevdiğim zamanda , eğer güneşin üstüne çıkıp otursaydım, güneşin ortası delinirdi kesinlikle, bir yanından girip güneşin öbür yanından çıkardım ve bana bir şey olmazdı kesinlikle(!)Öylesine güçlü yaşadım işte duyguları; bu kadar yakılan bir yürek kendi çeliğini kendisi oluşturdu suyunu kendi verdi çünkü göz pınarlarından...Elde etmek değildi gaye aşkta; kavuşamadan kavuşmuşçasına yaşamayı öğrenmekti; yoksa günü birlik sevmelerin ne adı kalır ne de tadı; hepsi yaşandığı andan itibaren gömülür gider, yükselen çöp yığınımızın altında kalır zamanla.Bu yükselen kendi çöplüğümüzün çöpüdür.Çürümeye mahkumdur o ilişkiler.Ebedi olan tanrı ile bütünleşme noktasına kadar acı çekmeyi öğrenmektir.Bu bir iç disiplin ve ruhun terbiye ediliş biçimidir.O aşamadan sonra kötülüğe karşı mağnetik bir çember içinde korunursunuz.
Umarım yanlış anlaşılmaz ...Saygıyla.
Şaban Aktaş tarafından 10/15/2008 6:38:40 AM zamanında düzenlenmiştir.
USTAYA SAYGI KATKISI:
Farklı ve ilginç bir öğretici portresi ile karşı karşıyayız !..
Umarım ve dilerim, doğru anlamlandırıp, özneleştirdiğimiz düşünsel eylemimiz, -anlamsal doğru- sevgiselliğini açıklamaya erebilir olsun..
Usta: Aşk ve sevgi mutlak ki farklı şey..
Aşk; -acı frekans anlaşılırlığın birlikteliği- iken, sevgi; gerçek değer vermişlik veya bulmuşluğun öznesidir.
Ben de, böyle bir ilginç bir öğretici tanıdım. Hissettiğim:
-yokluğu, çokluğundan- güzeldi ve çoğulsallığındaydı!..
Çıkarsamam, demek ki diyorum; yokluk çokluksa; sevgi uzun ve erdemli yürünmesi türde bir varlıktalığın ve de bir iletişimin büyüyüşüdür.
Aşıklar -geçici meleksi- takılsalar da bir zaman, eni sonu insandırlar.. İnsanımsılaşmamalarını hep insan tanımında kalmalarını diledim.
Bu nedenle yazınız temini oluşturan sorunuz ve iki temel olguya oturttuğunuz (Graben ve Horst) kavramların bendeki cevabı:
Emek ürürünüze de yansıdığı biçimde, coğrafi ama -insan iç coğrafi- niteleyebildiğim bir yükseltisel ve çukursallığa bağlı olacaktır.
Bilmem ki işte, ben bu siteye biri bana, sizin yaşadığınızın sevgi bilinç ve biçimlisini yanlış yaşadım gerekçeli olarak; - eksik insan- muamalesi ve önermesi yapıldığından dolayı geldim.
Ben de bunu bilse bilse, şairler bilir dedim, ne olsa edebi anlamda
-duygu insanıdırlar- hani ve ben burdayım.
Çok şey öğreniyorum, öğretenlerin başında siz geliyorsunuz, bir sürü değerli deneme/ yazı/ şiir(ler) okuyorum.. Her halde mantıksal edebi olan yanımı duygusal edebiye tamamlıyorum. Düşünsemek ve duyumsamak bütününde hissettiğim -algı yoğun- olarak böyle..
Size ve herkese saygılı teşekkürler değerli hocam, ustam..
Yazınızı, çok erdemli bulduğum bir yer ile bitiriyorum; bence siz gerçek sevgisellik anlamında -aşk olmusunuz!- (aşık değil)
Önemli olan özne olmak yanında, yaptığımız eylemlerde de
-doğrunun dürüstü- davranabilmek, olabilmek ve bu çizgide kalabilmek bilgeliğidir çünkü..
Bitiriş tümcemdeki gerekçemi de sizden alıntıladığım bir kısım ile tamlıyorum.
Böyle demisşiniz:
"..Sana en güzel çağında acı çektirecek sevgiyi ne yapayım; ben değil, düşlerim saldırıyor sana, bir insanım çünkü ben, timsahlar gibi bir sorunum yok, sağanak yağışlarım, göllerim denizlerim olsa bile, karada yaşıyorum milyonlarca yıldır kendi neslimle ben, bir de sen.
Timsahın gözyaşlarının yanında benim gözlerimden düşen damlalar, solda sıfır bile değil. İmkansız sevgiler çünkü derin acılar verir; örneğin sensiz yaşayamamak gibi.."
Ustam; büyük (hadi iyi şair/yazar deyip tevazu yapalım) şair/yazar büyük insandır önce, büyük aşık büyük, beklentisiz ve beklentisiz sevendir sonra..
Ne diyeyim, bunca güzel yazı ve şiirler yazan usta ellerinizden öpüyorum..
Göktürkmen tarafından 10/24/2008 7:16:56 PM zamanında düzenlenmiştir.
YAKLAŞIK 10 YIL ÖNCE KALEME ALDIĞIM YAZIMA
DEĞERLİ YORUMLARIYLA GÜÇ KATAN TÜM DEĞERLİ DOSTLARA CAN-I GÖNÜLDEN TEŞEKKÜR EDERİM.
SELAM SEVGİ VE SAYGILARIMLA, HEPİNİZE SAĞLIK MUTLULUK VE NEŞELİ GÜNLER DİLERİM...
Şaban Aktaş tarafından 10/14/2008 12:25:10 AM zamanında düzenlenmiştir.
paylaşmanın terkisinde
kalan sıcaklıgımız yaşamın tek sorgucusudur
zira o olgu vardır
insanda başkabir insanı yok sayarak yaşayamaz
sevgi sevilen ve sevisi olmadan bir hiçtir ve hiçlik ölüm demektir
yani yaşadıgımız ne varsa
insana dair
yaşayarak ögrenilendir
ögretende önemlidir
sevgili dost ustam
ögretici kimliginiz de ön planda
paylaşmak adına saygılarımı sunarım
umuyorum daha heybenizde ne cevherler var
tabiki zamanla gelecektir
sevgiyle
SANA AÇMADIĞIM DÜŞLERİMİN DENİZİNDE BOĞDUM SENİ BEN!
Dua et, kapansın hepsi birden, sıra gelmesin parantezler okyanusuna!
( Yaşadığımı görme;
....................................
... öleyim mi ben de ? )
øyle bir cumle olusturmus ki yazar, duslerinde sevgiliden cok kendisi bogulmus, cikmaza girmis.
ayni zamanda insanin icsel cøkuntusunun, yasadigi depresyonunda tanimidir graben. insanin ruhunda buyuyen bir oylumdur bu adeta. ve sevgili gelmeden, karsilik vermeden bu bosluk dolmaz. cok ince duygularla yazilmis bir makale olmasina ragmen, okuyucunun dimagini uclarda dusunmeye zorlayan, egzersiz yaptiran cumleler kuruluydu icinde.
ve...
"Ölümsüz duyguları yaşatmak için seni bana göndermiş olmalı Tanrı; ki sende ve bende aşkın gücünü kanıtladı, aramadım seni bu yüzden, ruhunu sevdi ruhum, oysa şimdi arasam bulurum seni hemen..."
diye kaleme aldigi duygularda yazar, "seven ruh mu beden mi?" sorusunun cevabini vermis aslinda okuyucuya... hatta øyle emin ki sevenin ruh oldugundan, ølumsuz duygulari yasayabilmenin ruha øzgu bir eylem oldugunu ve bu hediyeyi de, sadece Tanri'nin kendisine bahsedebileceginin de farkinda.
cok naif bir søylemle kaleme aldiginiz bu yazi icin kutladim yureginizi..
sevginin yuceligi ve yurekte olusturdugu huzun dolu bir oylum ancak bu kadar anlatilabilirdi diyorum.
saygimlasiniz.
Yaşamak sevgiyse eğer, ağlamadan ve ağlatmadan yaşamaya değer.Timsah olmama benim daha çok var sevgilim...Korkuyorum bu yüzden, yaşarken değil, ölürken daha çok tehlikeli olabilirim; beden ise ruhu zapteden! Çürüyüp toprak olunca beden, söyle bendeki ruh nereye gider; çünkü ruhumla ruhunu sevdim ;kurtulamıyorum elinden, yoksa sen misin beni seven?!
Sana mı kızayım gözlerime mi, görmeseydim sevmezdim seni; yoksa seni yeryüzüne gönderene mi?!
Yalnız insan kendi yanıtını kendisi verir; ne dersen de , seviyorum seni, sevmekten başka hiçbir duygu ilgilendirmiyor beni, başka duygu yok dünyada, seviyorum seni, ister yerde ol ister uzayda;ister güneş’te ister ay’da!
Bir sorum var öğretmenim, seven ruh mu, beden mi ?
___________________________sevgiler....
aslında çıkmaza girdim ruhtamı benden..bedendemi ruh ..düşündüm lakin..
____________-baktım ruhda sakin benden sakin______________
_____beraberdir ruh severse bedendedir ...beden severse ruhtadır.. içindedir ta derinliklerde....ayrılmaz bir bütündür..;
_______.siyam ikizi gibi yapışıklar....________
o kadar sürekleyici o kadar güzeldiki bir kaç kere tekrarladım okumayı .
__________.elinize ve yüreğinize sağlık paylaşımınız için sağolun dostt kalemm...
_______devamını bekleriz efendimm.
_________. sevgiler.. saygılar...katre.. katre...
deftere her girmemde sanki üç-dört kitap okuyup bitirmiş gibi oluyorum...
rüzgar aldı bu sefer de bu sayfaya attı.
sadece şunu söyleyeyim Şaban dost
elim boş dönmedi... keşke gün 48 saat olsaydı ve bizler 48 saat sadece "sevgi" üzerine konuşabilseydik.
bir kitap düşünün, her paragraf ayrı dünya...her sayfası ayrı konu...ve zaman; nefes tellerine dizilmiş, aniden uçmayı bekleyen aceleci kuşlar gibi...
iki seçenekli hayat
bazen kıpır kıpır
bazen de pır pır...
teşekkürler bu güzel paylaşım için
sevgilerimle...+10
Sana mı kızayım gözlerime mi,görmeseydim sevmezdim seni; yoksa seni yeryüzüne gönderene mi?!
Yalnız insan kendi yanıtını kendisi verir; ne dersen de , seviyorum seni, sevmekten başka hiç bir duygu ilgilendirmiyor beni, başka duygu yok dünyada, seviyorum seni, ister yerde ol ister uzayda;ister güneş’te ister ay’da!
Bir sorum var öğretmenim ,seven ruh mu beden mi ?
Ben finale takıldım kaldım. Ve hala sorguluyorum. Bedenin sevgisi geçiçidirruhta ki secda ise mıh gibi kazınmıştır yüreğe ve bir daha asla çıkmaz oradan. En azından ben öyle yaşıyorum sevdayı. Kendi yaşadığım duyguya göre cevap verdim sanırım.
Sevmek ve sevilmekten vaz geçmeyen yüreğinize saygılar. Özel bişr paylaşımdı.
Saygılar
Açlığın ardında ayakta kalandır ölüm.Pimini çekip de fırlatamadığım bomba gibisin elimde; bu yüzden hem sen yaşıyorsun hem de ben...Sorsam hiç bir şeyin paylaşılmadığını sanırsın,oysa seninle mutlulukları değil, acıları paylaşıyoruz.İster istemez doğal hakkın, insan başkasıyla paylaştıklarını kıskanır, ama aşk öyle mi ; insan aşar bendini,çiğner kendi önünde kendini
.........çook hoştu değerli gönül dostu okuyunca şöyle geri çekildim, rahat bi nefes aldım, içim gülüyordu sinirlerimin gevşediğini farkettim . eline gönlüne sağlık.teşekkürler. selamlar.
Bir sorum var öğretmenim ,seven ruh mu beden mi ?
*********************************************************************
Akıcı, yakıcı bir üslupla yazılmış...
Nefis duygu kümeleriyle, süzülüp yağmur yağmur damladı yüreğimizin ta derinliklerine.
Tıpkı GRABEN gibi şimdi yürekler.
Ruh , seviyorsa sevgidir bence...
Beden de sevgi, işkence...
Bin ömür,
Sevdiklerinizle binlerce...
Saygıylar, babidim'ce
Yaşamak sevgiyse eğer, ağlamadan ve ağlatmadan yaşamaya değer.
Yaşamımız boyunca o öğretmenin fikirllerini severek ve hayata geçirmeye çalışarak yaşamaya çalıştık. Fakat hep çaldılar körelttiler o sevgiyi. Paylaştıklarımız sadece acı oldu. Ve halâ sevdiğimiz fikirleri, yani ruhu. Kötülükler silinip gidecektir. güzellikler kalacaktır. Çok güzel ve ders verici nitelikli bir yazıdı. severek okudum.
Yüreğine sağlık. Sevginiz çoğalarak yaşayacaktır.
Sevgiler, saygılar sunarım.
yoksa seni yeryüzüne gönderene mi?!"
HANGİ BİRİNİ ALAYIM Kİ..KALDIKİ KURGU BİLE OLSA; İMGE MÜTHİŞ ,BETİMLEMELER HARİKA..NE ŞİİR TADINDASI,TAA KENDİSİ..İNSANI ALIP GÖTÜREN VE YAŞANMIŞLIĞINDAN KESİTLER SUNAN ,BİLİNMEZLİKLERİN BİLENE HALE DÖNÜŞMESİ BENCE..KALEMİNİZİN GÜCÜNÜ BENİM TARTIŞMAM ZATEN HADDİME DEĞİL DE,TARTIŞANLARA DA SADECE GÜLERİM..ŞİİRDE DİYEMESEM DE YAZIDA BİR ÇÖMEZİNİZ OLARAK KUTLUYORUM..
Sana mı kızayım gözlerime mi,görmeseydim sevmezdim seni; yoksa seni yeryüzüne gönderene mi?!
öyle muhteşem bir sevgi ki Yaradana bile kızmayı göze almış,ama aslında müteşekkir olması gerekirken. Neden mi? Çünkü yazarın seveceği güzellikte birini yaratmış olduğu için......her ne kadar yaratılanın sevgisi acı verse de.....
Yazar sevgiden doğan çöküşü dağların çöküşüyle oluşan graben lere gönderme yaparak duygu fırtınaları yaratmış dünyasında ve bunu çok şiirsel bir dille yazıya dökmüş...güzel bir yazı........
son soruya gelince ;Bir sorum var öğretmenim ,seven ruh mu beden mi ?
ben her ikisi de diyorum. Beden ve ruh bu alemde,sadece ruh başka alemlerde.....
rıfati tarafından 10/13/2008 11:15:09 AM zamanında düzenlenmiştir.
Sevgi çıkmazının, sevgili kaybının, coğrafik boyutuyla kadercilik çizgisine teğet geçen sorgulaması...
Bu harika duygunun maneviyatına maddesel yaklaşım. Zaman zaman insan hayatının kaşılaştığı sevgi çöküntüleri ve derin etkileri...
Düz yazı olarak işlenmesine rağmen şiirsellik hakimiyeti dikkati çekiyor.
Sevgi gücünün her iki alemde de varolması temennilerimle.
Sana mı kızayım gözlerime mi,görmeseydim sevmezdim seni; yoksa seni yeryüzüne gönderene mi?!
Yalnız insan kendi yanıtını kendisi verir; ne dersen de , seviyorum seni, sevmekten başka hiç bir duygu ilgilendirmiyor beni, başka duygu yok dünyada, seviyorum seni, ister yerde ol ister uzayda;ister güneş’te ister ay’da!
Bir sorum var öğretmenim ,seven ruh mu beden mi ?
Kainatın yaradılış sebebi ; sevgi
sevgi ile yuğrulmuş satırlar için teşekkürler...
kutlarım
içim ısındı
Cebirin defteri demişki;
yoksa seni yeryüzüne gönderene mi?!<<< ifadesi ters düşmüş bence.
Şair düşünmenizi istiyor, zaman zaman her insan aynı duyguya muhtelif duygularla kapılır fakat ardından tövbe etmeyi de ihmal etmez;öyle değil mi, aşkın çıldırasıya yaşandığı bu boyuttaki söylemin altında gizlenen sitemden başka bir şey değildir aslında; sevenin buna hakkı her zaman var olduğunu sanırım...Yorumunuz için teşekkürler.
Şaban Aktaş tarafından 10/14/2008 12:26:01 AM zamanında düzenlenmiştir.
insan başkasıyla paylaştıklarını kıskanır
Sana en güzel çağında acı çektirecek sevgiyi ne yapayım;
Yaşamak sevgiyse eğer, ağlamadan ve ağlatmadan yaşamaya değer.Sana mı kızayım gözlerime mi,görmeseydim sevmezdim seni;
Bir sefer okununca belki hiç birşetmiş gb gelbilir ama birkaç sefer özümsenerek okunduğumda , sevgiye sayğı ve isyanın işlendiği bir yazı gb geldi bana sadece sadece
>>>yoksa seni yeryüzüne gönderene mi?!<<< ifadesi ters düşmüş bence. Yüreğinizde sevgi eksik olmasın.
okyanuslardan gelen sevgi cemberimden size selam olsun,
okyanus deryasinda sevgiler asklar yasanmisliklar vardir.hayat bize dersler verir biz dersleri aliriz,sevgiler asklar,huzunler kederler ve hayatin icinde olan iyi ve kotu yanlari ile yasar oyreniriz.hayat ogretmen biz ogrenci.
dersimize calisirsak oyreniriz,calismazsak sinifta kaliriz.ben hayati sevgiyi aski ve yasanmisliklari oboyle degerlendirdim.gercekten okyanusdan sesleniyorum size
sevgiyle kalin askla kalin.butun guzellikler sizlerin olsun.
...........söylemesi dile kolay,bir başından bak uçurumunun, bir de dibinden, kendini göreceksin her seferinde, eğil de bak içine suların, dikkat et, düşme suya, bir nergis açar da düştüğün yerden,bir gül yeşermez kederden,eğer düş gerçek olsaydı,ayrı düşmezdin benden...
içsel bir anlatım, ince ve naif bir sitem.
Tebrikler...
Yaşamak sevgiyse eğer, ağlamadan ve ağlatmadan yaşamaya değer.Timsah olmama benim daha çok var sevgilim...Korkuyorum bu yüzden, yaşarken değil, ölürken daha çok tehlikeli olabilirim; beden ise ruhu zapteden! Çürüyüp toprak olunca beden, söyle bendeki ruh nereye gider; çünkü ruhumla ruhunu sevdim ;kurtulamıyorum elinden, yoksa sen misin beni seven?!
Sana mı kızayım gözlerime mi,görmeseydim sevmezdim seni; yoksa seni yeryüzüne gönderene mi?!
Yalnız insan kendi yanıtını kendisi verir; ne dersen de , seviyorum seni, sevmekten başka hiç bir duygu ilgilendirmiyor beni, başka duygu yok dünyada, seviyorum seni ister yerde ol ister uzayda;ister güneş’te ister ay’da!
Bir sorum var öğretmenim ,seven ruh mu beden mi ?
MUHTEŞEM BİR SEVGİ DERYASI HAYIR OKYANUS SEVEN RUHUN ÖYLE GÜZEL YAZMIŞ Kİ ÇOK ÇOK ÇOK GÜZEL DEĞİL MÜTİŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞ GÜZEL ANLAMLI İFADELER MUHTEŞEM HİTAP VE SEVGİ BİNLERCE KEZ KUTLUYORUM SEVGİ DOLU YÜREĞİNİ
Gurbet Melegi tarafından 10/13/2008 8:09:21 AM zamanında düzenlenmiştir.
Yaşamak sevgiyse eğer, ağlamadan ve ağlatmadan yaşamaya değer.Timsah olmama benim daha çok var sevgilim...Korkuyorum bu yüzden, yaşarken değil, ölürken daha çok tehlikeli olabilirim; beden ise ruhu zapteden! Çürüyüp toprak olunca beden, söyle bendeki ruh nereye gider; çünkü ruhumla ruhunu sevdim ;kurtulamıyorum elinden, yoksa sen misin beni seven?!
----------------------------------------------------
arkadaş nedir bu aşkın deryası bitmeyen sevdası. okurken verdiği hazı billemsin. bu kadar güzel gerçektir derim hayalde olamaz yazamazsın bu sevgiyi destan gibi kaleminden dökülmezdi bu kadar su misaliırmak ların coşkusuyla sayfana
. ellerine kocaman seven yüreğine sağlık.