- 967 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
Muhittin Ve Ben
güneş ha battı, ha batacak,
zira, bulutlar iyiden iyiye kızarmakta
kafamızı kaldırıp ufka bakınca.
bir uçak tam üstümüze konacakken es geçti
"ben bunu dünyayı teğet geçen
meteorlara benzettim her defasında"
kanal yolundan ilerliyoruz,
nasılda kaçar gibi çıkmışız dağlıoğlundan,
Muhittin’le ben yine bir iş çıkışı.
Şakirpaşa’da bir mahalle arasına dalmıştık ki,
muhittin arabayı durdur dedi birden !
ezan okuyor.
akşam namazını hiç edemem.
daha yarım saat yolumuz var nede olsa.
olur dedim, bekleriz
beş dakika oldu, muhittin yok,
on dakika oldu yok.
elimde telefonum,
deve kuşlarını taklit ederken,
kapı açıldı..
tam Allah kabul etsin diyecektim ki,
göz göze geldik,
oğlum, yine mi otuz bir çektin !
cemaatle kazandığın sevabı,
cami helasında misliyle yitiriyorsun farkında değilsin.
ergenlik dönemini uzun dönem yapıyorsun anlaşılan.
sen yokken telefonun çalıp durdu Muhittin
bir korku filminin içine çekilir gibiydim inanır mısın
anca bu kadar eğreti durmaz bir melodi sahibine
birazdan Fevzi paşaya uğrayacağız
oradan da Gürsel...
görüyorsun ya,
kebabı kadar paşaları da meşhur bu memleketin.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.