güne yarısından başlayıp
güneşe eşlik ettim

orası senin
burası benim demeden yürüdüm caddelerde
ara ara
ara sokaklara saptım

bir vitrin önünde
camekana bakanlarla yan yana gelip
kulak misafiri oldum seslerine

kaldırım üstü kalabalıktan
aç gözlerim doysun diye
birini seçip
takip ettim

armut tipiydi
her adım atışında
dalından düşecek gibiydi
her şey
köşeyi dönene kadar sürdü
ama ne köşe

durağa gittim
durakta duranlara eşlik ettim
onlarla birlikte ben de bekledim
bekleyenlerden biriyle göz göze gelince
kaçırdım bakışlarımı
sonra
yakalandım yeniden
gözlerimi ayırmadan
kilitledim
bekledim
bekledim
yanındakine eğilip
bir eliyle ağzını kapayıp bişeyler söyledi
ikisi birden bakınca
çektim gözlerimi
ardından
tüydüm

parka gittim sonra
baktım ki benden evvel gidenler olmuş
banklar dolu
ben
tüh

markete gittim
tutku aldım
para verdim
üstünü aldım
bekledim
kasiyer bana baktı
ben de ona
o bana
ben ona

çıktım sonra
sabrı sınayacak bişeyler aradım
ararken
tutkumu yedim

sonra çaysadım
kapı önünde boş duran sekmen buldum
oturdum
çaycı geldi
elinde telsiz
gözlerinde

ne içersiniz..