KÂBUSUN ADI AKTÜTÜN

• 11 Ekim 2008 Cumartesi 21:48:11

Yine gözyaşı yine acı. Yine şehit haberi yine Aktütün. Bugünde büyük bir acıyla sarsıldı yüreğimiz on beş can toprağa düştü. Yine terör deyip iki hamaset edebiyatı yapıp iki gün sonra unutacağız. Peki, sonra hep böyle mi devam edecek.

Artık milletçe uyanmalıyız Samsun’a çıkma günü gelmiştir. Devletimiz sessizce silahsız bir şekilde işgal edilmiştir. Mevcut hükümete lafım yok neden çünkü onlar görevini yapıyor. ABD desteğiyle gelen bir hükümetten bir şey beklemek saçma olur. Hele ben bop’un eşbaşkanıyım sıfatıyla övünen birinden terörü bitirmesini beklemek hayalinde ötesinde ütopya olur. Google sitesine ‘’Büyük Ortadoğu Projesi’’ haritası diye aratanlar Bop’un haritasını görerek söylediklerime hak verecektir. Çünkü o haritada Türkiye’nin doğu ve güneydoğu Anadolu bölgesi Kürdistan olarak geçmektedir. Bu haritayı çizenler Türk asil kanında boğulacaklardır. Sevr’i tarihin çöplüğüne atan bu millet bu paçavrayı da atacaktır. Ama bu haritalara ses çıkarmayanları Türk evlatları asla affetmeyecektir.

Gelelim Aktütün saldırısına; bu saldırı başucumuzdaki tehlikeye ne kadar duyarsız olduğumuzu gösterdi. Atsız Hocanın ne kadar haklı olduğunu bir kez daha gösterdi. Ne demişti Atsız Ata:’’Saldırmayan millete saldırırlar.’’ Biz sınırlarımızda terör kamplarının kurulmasına izin verirsek elbette ki o tehdit bize saldırır. Amerika ve sözde Kürt devletinin savunuculuğunda bu teröristler bu cani saldırılarına onların lojistik ve silah desteğiyle yine ordan çıkıp bize saldıracaktır. Staretejik müttefikimiz ne kadar dost değil mi? Sınırlarımızın güvenliğini düşmanlarımıza emanet etmenin bedeli her zaman ağır olacaktır. En iyi savunma taarruzdur. İsrail ne yaptı Golan tepelerini işgal etti. Ondan önce habire Suriye’den teröristler İsrail Karakollarını kuş avlar gibi avlıyorlardı. Hem İsrail iki askeri rehin diye Lübnan nerdeyse haritadan siliyordu. Biz ise 17 şehit vermişiz hala ABD’den ondan bundan icazet bekliyoruz. Ne yazık ki askerlerimizin katillerine arka çıkan Başbakanın dostum dediği Talabani ve Barzani. Ondan daha vahimi Başbakanın bizim orada ticari ilişkilerimiz var deyip Habur sınır kapısını bile kapatmaya yanaşmaması ve yaralı teröristlerin işadamlarımızın yaptırdığı Kuzey Iraktaki hastanelerde tedavi edilmesi. Ve biz bu kadar aciz miyiz sorusunu da insan sormadan edemiyor.

Aslına bakacak olursak Türkiye’nin kurtuluşu Iraktaki direnişe bağlıdır evet yanlış duymadınız. Amerika kuzey Iraktaki Kürtlere devlet kurdururken biz ne yaptık sadece seyrettik. Kürtlerin idaresinde katledilen Türkmenleri es geçtik. Onlara yapılan zülümü sadece seyrettik. Türkiye’nin ABD’ye rest çekip sen Kürtlere silah yardımı yaparsan bende Türkmenleri silahlandırırım demesi gerekirken, ABD’ye karşı Türkmenleri koz olarak kullanmak varken onların kendi kaderlerine bıraktık.. ABD’nin Irak’ı bölerken yanında olmak PKK sorunu varken Kürdistan kurulmasına seyirci olmak Ya komşu ol, Ya hedef ol tarzında politika üretmek ‘’gel benide böl’’ anlamını taşır ki buda önce gaflet sonra ihanettir. Ne zaman akıllanacağız bilmiyorum. Ne zamanki ABD Iraktan çekilip giderse o zaman PKK tam anlamıyla bitecektir. Buda Iraktaki direnişe bağlıdır. Yoksa Irak ABD’nin İran’a, Suriye’ye ve Türkiye’ye saldırmak için üs olarak kullandığı bölge olacaktır. İran ve Suriye şimdiden Arkalarını Rusya’ya dayamışlardır. Peki, biz ne yaptık geçen aylarda Rusya Gürcistan’a girdiğinde tarafsız kalmamız gerekirken ABD’nin yanında olduk. Üstüne boğazlarımızı ABD’ye verdik.

Daha düne kadar kapımızda yallanan birer ittiler. Hatta peşmergeleri bile ordumuz eğitti. Bu kadar saf olmayı bize kim öğretti bilmiyorum. Osmanlının yükseliş dönemindeki merhametini faturasını yıkılma döneminde 1 milyona yakın Müslüman Türk canlarıyla ödemişken, henüz dost olduğu bile belli olmayan bağımsız Kürdistan hayaliyle koşan bizim kuzey dememize rağmen kendileri Güney Kürdistan olarak adlandıran peşmergelerin ordumuz tarafından eğitilmesi ne hazin bir gafletin işaretidir.

Pkk artık dağılma dönemine girmiştir ama bu hiç sevindirici bir haber değildir. Çünkü Pkk dan ayrılan yüksek mertebede yöneticilik yapan birçok terörist bugün Barzani’nin Kürt ordusunda görev almıştır. Peşmergeleri eğitmektedir. Büyük İsrail’e giden yolun birer kilometresi olmuşlardır. Artık yakında bir savaş olduğunda karşımızda gerilla değil düzenli ordu olacaktır.

İstediğiniz kadar bağırın Şehitler ölmez, Vatan bölünmez deyin bu gidişle Şehitte ölür vatanda bölünür. Lafla vatan bütünlüğü sağlanmaz. Vatan bölünmez çığlıkları icraata geçtiği gün işte o zaman vatan bölünmez.
Hüseyin Özbay