Bir şehir iki yazar

• 16 Şubat 2018 Cuma 00:40:40

Aşk: Ezelden beri aşk olduğu için kelimelerin en başına yazıldı.Kelime defteri

Nazan Bekiroğlu,Edebiyat yazılarından tanıdım.Günlük bir gazetede haftada birgün edebiyat yazıları yazıyordu.Çok ilğimi çekti.Yazı dili şiir diliydi.Yazıları için"ben yazılarımı düz yazıyorum" diyordu.Böyle olunca Onu okumak okumayı açtı.Diğer yazılarını merak ettim.
.
Yusuf ile Züleyha; adlı ilk kitabı ilk okuduğum eseriydi.Adeta beni okumaya devam et diyordu.Alışagelmisin dişında bir anlatım.Bir yorum.Kısa cümleler..nesir yazıları şiir dilinde.
Ve denemeleri;Cümle kapısı,o kadar akıcı ki,Konya’da Mevlanaya’ya varış ve şiirsel yorum.
Zindanın tarihçesi,ilk zindana atılanlar ve onların zindan da yazdığı eserler.Sanki onlarla Yedikule,,Namık Kemal’le Magosa zindanına gidiyoruz.Ve onların çektiği acıya ortak oluyoruz.Daha kimler yok ki mahpus olmamış? fikir çilesi uğruna zindanla tanışmamış? yurt dışına sürgün olan yazarlar ve yurt içinde bir hapishaneye mahkum olan yazarların hüzünlü öyküsü.Namık Kemal,Necip Fazıl.Nazım Hikmet,Sabahattin Ali,Kemal Tahir,ve unutulmayacak öyküleri.
Edebiyata her yazar gibi şiirle başlamıştı.Ama Mustafa Kutlu ile tanışması, O nun nesre dönmesinde etkisi olur.Ve ilerde daha büyük okur kitlesiyle buluşacak kulvara girer.
Edebiyata şiirle başlayan ,sonra nesri tercih eden yazarlarımız çok.Bunlardan bazıları;Seviç Çokum,Emine Işınsu,Cemil Meriç,gibi.Cemil Meriç’in nesri tercih etmesinde en önemli sebep;şiirde iki kutup şair,Necip Fazıl ve Nazım Hikmet’in bulunması.Meriç’in de edebiyatta llkler arasında yer alma tutkusu onu nesir yazmaya yönlendirir.
Şurası bir gerçek ki, ünlü olmak medyatik olmak,birilerine mesaj vermekten geçiyor.Bir nobel almak için tarihi gerçekleri saptırmakta sakınca görmeyen Nobel ödüllü yazar.Böyle sessiz kendi halinde ülkesini dışarda zor durumlarda bırakmayan yazarların şöhreti yakalaması zor oluyor.
Nazan Bekiroğlu bu toprağın sesi.Kendi ırmağına akan su gibi.Bu ırmak akacak ve çok verimli olacak.Bunun etkilerini göreceğiz.Edebiyat tarihinde yerini alarak.
O nun denemelerini romanlarını okurken bir yerde mutlaka kendi düşüncenizi,veya aradığınız bir cevabı bulacaksınız.
LA İle tarihin başına ilk insana O nun zaafları erdemleri ile gümüze taşınan insanlık halini özetler.

Aynı şehrin insanı Nihat Genç daha farklı sosyal yönden yuksul bir ailenin çocuğu.Daha ilk öğrencilik yıllarında başlayan arkadaşlık ve öğrencilik yıllarında yaşadıklarını yalın bir dille(bol küfürlü)anlatan bir yazar.Ankara’da ğrencilik yılarından beri yaşadıklarını deneme ve memleket hikayelerinde toplamış bir yere bağlantısız kendi ayakları üstünde durmaya çalışan bu yüzden özgün olan bir yazar.Çok okuyan,haftada bir gün kitap evine,ayda birgün sahaflara giden okuyucusu için yazan bir yazar.
Nihat Genç ;edebiyat derslerinde bakın nasıl bir yorum getiriyor.

Edebiyat dersleri

"Bu delilik az okumuşluk ve aşağılık komleksli insanları kandırıyor.Kanımızı donduran aşağılık kompleksi,şöyle gelişiyor;Az okumuş insan,şiir ve romandan birşey anlamayınca kendini suçluyor.Bazen zayıf olduğum için anlamıyorum diyor.Yazar ve şairlerde okuyucuyu aşağılık komleksine sokmak için habire anlamsız kelimeler bulup oynar.Daha çok anlamayınca daha çok hayran olur.
Anlamsız metinlerle bir piyasa oluşturmayı başarmış bu saçma herifleri kutlayalım."

Bazen üst düzey holding gazetelerinde de yer alsa bile bunun ömrü uzun olmaz.Holdinglere karşı esnafı savunan bir yazarı kim tutar.Karanlığa okunan ezanlar adlı eserinde edebiyatın en güzel anlatımı,bazı bölümünde tarihi olayları derin analiz eden bu yazarımız okumaya değer.Şöhret peşinde koşmayan kendi düşüncelerini yazan bu yazarımız birazda Attila ilhan mirasını günümüze taşıyor.Kayda değer bir şehir.Kayda değer iki yazarı faklı olsalar da okumaya değer