MAVİ ÇERÇEVELİ MAVİ TABLO
Her sabah uyanıyor elimi yüzümü yıkıyor, bir bardak ılık suyumu içiyor,giyiniyor
İşe gitmek üzere sokağa çıkıyorum. Her gün; önünde rengarenk çiçekler,
çatılarına kadar sarmaşıklarla kaplı, biri çivit rengi diğeri beyaza boyanmış,
karşılıklı duran iki bodrum evinin arsındaki taş sokaktan geçerken
beyaz evin merdivenlerinin yanı başında duran
iki saksı küstüm çiçeğini küstürmeden geçemiyorum.
Ben uzaklaşınca onları çok sevdiğimi düşünüp toparlanıyorlar tabii...
Duvarın üstünde duran fesleğenin de başını okşamayı ihmal etmiyorum,
o da mis gibi koku yayarak bana günaydın diyor.
Taş evler arasındaki taş sokaktan aşağı doğru ilerliyorum.
Kuşlar selamlıyor beni her sabah, ılık esen rüzgar mavi denizin sabah ikramı oluyor.
Sarmaşıklara bakarken ayağım taşa takılıyor tökezliyorum.
Evlerin arsından sahile iniyorum. Ohhh!… misler gibi deniz… ayakkabılarımı elime alıyor
kumlara bata çıka denize koşuyorum…
Gözlerimi duvarımdaki mavi çerçeveli mavi rölyef tablodan ayırırken
ayaklarımda deniz suyunun ılık dokunuşlarını hissediyorum.
Her zamanki gibi masamdaki işime geri dönüyorum….
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.