3
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
771
Okunma
YENİDEN BAŞLAMAK
Şu hayat ne garipdir ki,bir nefesin ucuna bağlı herşey.
Boşluklar hep dolmayı bekler,dolular hep boşalır.
Kim bilir şu saniyelerde dünya da kaç kişi son nefesini veriyor veya kaç çocuk dünya denen fâniye gözlerini açıyor.
Sağlam bir ipin ucundayız sanki, bir ucunda ruhumuz bir ucunda bedenimiz.Yorgun ama hislerimizi nasıl açıklamamız gerektiğini bilemeden veya bir gizem halkasını çözemeden göçüp gideceğiz şu fâniden.
Dengeler arasında uğraşıp denge kurarken ,kimliklerimiz bir ateşin dumanı gibi kıvrılıyor boşluklar da.İnsan sadece var olmanın sancılarını yaşıyor aslında.
Evreni aklının erdiği kadar algılıyor ve her algıda bir çıkış buluyor.Ne çok şeylere inanıp pişmanlık yaşıyoruz aslında ,doğarken bir sancı ,ölürken bir sancı yaşıyoruz .Farkına varamadıklarımız pişmanlığımız oluyor şu hayatta ,ya kaderimiz oynuyor bize yada dost bildiklerimiz.
Kaç kişiye sorarsam sorayım şimdiki aklım olsaydı .....Cevabını alıyorum.Kim bilir insan yaş aldıkça aklın olgun haline kendini kaptırıyor ama ömür bitiyor.
Yeniden başlamak her zaman mümkün olmuyor şu hayatta .....Örneğin çocukluk günlerimizin derin duygularını ve temizligini yeniden yaşamak hiç mümkün değildir .
Gençlik saatlerimizin ürkek çekingen duygularını yaşamak mümkün olmadığı gibi.
Her yaşın kendine özgü güzellikleri vardır.
Yeniden başlamak uzak bir ihtimal olsada insan yeni bir eşya gibi olmamalıdır.
Duygu ve düşüncelerini her zaman dile getirmeli ve nasıl mutlu ise öyle devam etmelidir.
İnsanları büyük zenginlikler değil, küçük mutluluklar özgürleştirir ve mutlu eder .Sonu manevi ve ûlvi duygulara açılan her güzellik yeni başlangıçlara müpteladır.
Onikiyi (12) vuran saati geri alırsanız ruhunuzu kandırmış olursunuz.
İNSANLARI DEĞİL,YAŞAMA HAKKIMI KULLANIYORUM.
ZEHRA YÜCEL(4.2.2018)PAZAR