- 2860 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
AĞRI’LI APE KERİM-1
1998-99 futbol sezonunda, ağrı spor 2. ligde fırtına gibi esiyor... O güzel oyunuyla tüm Ağrı’yı stadyuma çekiyordu. Yine bir pazar günü maçtan yarım saat kadar önce stadyuma gittim. Protokol tribününde ki yerimi aldım.
Hava güneşli, oldukça güzeldi, tam bir maç havası vardı. yanımdakilerle sohbete başladım. O sıra Doğubeyazıt’lı küçük Onur geldi, yanında iş adamlarından Ahmet Eraslan vardı. Selamlaştık, tanıştık tekrar sohbete devam...
Stadta 9-10 bin kişi olmuştu. Maçın başlamasına on dakika kadar bir süre vardı. Hala insanlar akın akın geliyorlardı. Ellerinde çekirdekler, boş buldukları yerlere oturuyorlardı.
Birden bir alkış tufanı başladı. Hem tempo tutuyor, hem de slogan atıyorlardı. Sloganı hiç anlayamadım. Alkış tufanı arttıkça arttı ortada hiçbir şey yoktu. Bu alkış tufanı nereden çıkmıştı, anlam veremiyordum. Biraz sonra saha kapısından bir kişi sahaya doğru yürüyordu. Seyircilere el sallıyordu. O el salladıkça stad yıkılıyordu; Alkışlar, ıslıklar, garip bir sloganla.
Bu kişiyi daha önce hiç görmemiştim. 1.75 boylarında, göbeklice iri bir insandı, 65 yaş civarında duruyordu. Koyu yeşil pantolon, parlak sarı bir gömlek, kırmızı kravat, mat kırmızı bir ceket giymişti. Türbe yeşiline yakın fotr şapkası ve şapka üzerinde renkli tüyleri vardı. Özgüveni çok yüksek yürüyordu... İlginç bir giyimi vardı.
Bazen elleriyle, bazen fotr şapkasıyla seyircileri selamlıyordu... O selamladıkça coşku ikiye katlanıyordu... Slogan daha da güçlü çıkıyordu.
"Ne diyor bu insanlar" diye yanımdakine sordum.
"Ape Kerim " ne demekti acaba.. "Ape Kerim" ne deyince güldü.
- Ne değil, Kerim ağanın ismi
Slogan dediğim meğerse bir kişinin isminin haykırılmasıymış.. Bende kendime güldüm..
Yanımda ki anlatmaya devam ediyordu;
- Kerim YILDIZ, CHP’ nin daimi Belediye Başkan adayıdır. Ağrı’nın renkli siması, coşkusudur...
O gün Ape Kerim’i ilk defa görmüştüm. Daha sonraları da karşılaşacağımı o günden anlamıştım...
Bir akşam üzeri mangal yaktık alevler gözlerimizden yansırken Ozan Erat’la yoğun bir sohbete daldım. Sohbetin koyulaştığı bir anda;
- Sahi Ozan, Ape Kerim çok renkli bir sima;
Ozan için yeni bir sohbet alanı açılmıştı. Hem de saatlerce konuşabileceğimiz bir sohbet alanı..
- Sorma abim.
Gerçekten Kerim ağa farklı bir insan. Hayvancılıkla uğraşır. İnsanlar Kıbrıs’a gitmeye başlayınca o da Kıbrıs’a gidiyor. Orada meşhur olmaya başlıyor. Öyle ki; Cumhur Başkanlığı seçimlerinde Rauf Denktaş’ a karşı adaylığını koyuyor. Tabii bu onun Kıbrıs’ ta ki maceralarının sonu oluyor. Bunu oradan alıyorlar ve Kıbrıs’a girişini yasaklıyorlar. O gün bugündür. Kıbrıs’a gidemiyor. Hem çayını yudumluyor, hem de anlatmaya devam ediyor.
- Her seçim dönemi CHP’ den Belediye Başkan adayı olur. Seçim günü hastanede onun için özel bir oda ayrılır. Seçim neticeleri açıklanınca Kalp Spazmı geçirir ve hemen hastaneye götürülür. Hazırlanan odada gözetim altına alınır. Daha, seçim sonuçlarının açıklandığı hiç bir geceyi evinde geçirememiştir.
Ape Kerim’i öğrenmeye başlamıştım. Ozan’ da fıkra havasında anlatıyordu olayları;
- Abim, Kerim ağa bir seçim sonrası, Emniyetten bir komisere dert yanıyordu; " -Gomserim, sizin garılar bir tuhaf.. Gonuşuyom bana önden veriyler, arkadan vermiler"
Baş komiserin surat bir karış... renk kararıyor. Gözler çakmak çakmak.. Ağa’nın yanındaki adam bakıyor durum kötü, hemen devreye giriyor; " baş komiserim yanlış anlamayın. Seçim dönemi sizin eşleriniz Ağa’nın yüzüne karşı sana oy vereceğiz diyorlarmış ama seçim zamanı oy vermiyorlarmış, onu diyor. Ağam deyince baş komiser rahatlıyor.
Seçimin en büyük araçlarından bir tanesi yerel ve genel televizyon kanallarıdır. Ağrı’ da ART diye bir yerel televizyon var. Her akşam bir parti grubu canlı yayına çıkıyor... Bir akşamda Kerim Ağa’ yı çıkarıyorlar.. Ozan devam ediyor.
– Ağa televizyon canlı yayına çıkınca, kanal sahibi Sıddık TAŞTAN açılış konuşmasını yapıyor; “ Saygıdeğer Ağrı’lılar bugün CHP Belediye Başkan Adayımız Sayın Kerim YILDIZ ve ekibini ağırlıyoruz.. Kerim bey lütfen bize ekibinizi tanıtıp, hedeflerinizi anlatır mısınız” deyince Kerim Ağa şöyle bir ceketini düzeltiyor, koltuğa yaslanıyor. Değerli Ağrı’lılar diyerek kendini tanıtıyor.. Sonra yanındakini.. Sonra yanındakini.. son kişiye gelince kala kalıyor.. Sadece bakıyor, hiç konuşmuyor.. Derin bir sessizlik oluyor.. Dönüyor yine bakıyor yine sessizlik.. Sonra sağ tarafındaki kişinin kulağına doğru eğiliyor, eliyle ağzını kapatıyor “ Yeğen, ha bu o... cocuğinin adı neydi? “ yaka mikrofonunun açık olduğunu unutuyor.. Canlı yayında olduğunu unutuyor.. Temiz ve iyi niyetle unuttuğu kişinin adını soruyor. Ama o kişi burnundan soluyarak, mikrofonu fırlatıp gidiyor.. Kerim Ağa ne olduğunu anlamadan, ekibini ve hedeflerini anlatamadan program bitiyor...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.