- 1471 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
ANKARA HİKAYELERİ (MÜCTEBA BEY)
MÜCTEBA BEY
1960 öncesi ve 1960 sonrası Ankara’sından bahsederken, Mücteba Bey’den bahsetmemek mümkün mü? O dönemin bütün Ankaralıları tanır o özel beyefendiyi. Çünkü ben dahil, Ankara’da o dönemde evlenen çiftlerin %99 unu Mücteba Bey evlendirmiştir. O zamanlar her şey bambaşkaydı Ankara’da. Cumhuriyetin Başkenti; Üniversitelerin, Bakanlıkların, Elçiliklerin, Banka Genel Müdürlüklerinin, Devlet Dairelerinin, Üniversite Hastanelerinin bulunduğu bir şehirdi ve Şanına uygun kalitede insanları barındırıyordu.
Nikâhlar Ankara Halk evlnde kıyılırdı. Etnografya Müzesinin yanında çok güzel bir binaydı. Aynı zamanda tiyatro salonu ve ‘’folklor’’ eğitimi verilen kocaman bir salonu daha vardı. Küçük Tiyatro dışında halk evlerinde de çok oyunlar izledim. Sonradan oğluma da tiyatro sevgisini bu halk evinde aşıladım. İlk ve ortaokulda bizi halk evindeki etkinliklere sıkça götürülerdi. Şimdilerde o güzelim bina ne haldedir bilmiyorum.
Evlilik teklifi : ‘’benimle evlenir misin?’’ nezaket sorusu ile yapılır, şimdilerde olduğu gibi, ‘’ evlen benimle’’ emir kipi kullanılmazdı.
Mücteba Bey işte o Ankara’nın evlendirme Memuruydu. Herkes nikahını onun kıymasını isterdi. Nikah Daireside ve Düğün Salonlarında yapılan evlendirmelerde özellikle Mücteba Bey istenir, eğer bir mazereti varsa nikahlar ertelenirdi. Onun kıydığı nikahta keramet vardı adeta. Çiftler mutlu evliliklerin Mücteba Bey ile başlayacağına inanırdı. Çevre ise Mücteba Bey’in evlendirdiği bir sürü mutlu evlilik örnekleri ile doluydu.
Çok zarif bir beyefendiydi. Orta yaşlı, uzun boylu, şakakları hafif kırlaşmış, siyah saçlı ve beyaz tenliydi. Henüz ütüden çıkmış duygusu veren lacivert takım elbisesinin içinde bir Asilzadeden farksızdı. Ama onun esas cazibesi ses tonuydu. Diksiyon dersi mi almıştı, yoksa Allah vergisimiydi bilmiyorum fakat, O konuşmaya başlayınca, sesinin frekansında evliliğinizi etkileyeceğine inandığınız bir büyü hissederdiniz. İmzalar atıldıktan sonra evlilik hayatı ile ilgili öğüdünü de aynı büyü içinde verir, ortamı kutsallık duygusuyla doldurarak evliliğe son noktasını koyardı.
Tiyatroların, Operaların, Balelerin sahnelendiği Cumhuriyetin ve Kültürün Başkent’i Ankara’ya, ancak Mücteba Bey gibi bir nikah memuru lâyıktı. Nur içinde yat Mücteba bey.
AYTEN TEKİN
.
.