D.D.D.(Sen karar ver azizim)

• 17 Ocak 2018 Çarşamba 00:54:30

“Hayatta en hakiki mürşit ilimdir” demiş büyük önder. Günlerden bir gün Yakup Kadri Karaosmanoğlu’na “Benim manevi mirasım ilim ve akıldır,bundan başkası dogmalara yol açar” demesiyle doğru yolu ne güzel anlatmış .Düşüncelerin istinadı ilim ve akla dayanmaz ise insanlar her bir şeye inandırılmaya çalışılacaklardır.Bundan iki yüz elli yıl önce de 1.Mahmut İbrahim Müteferrikaya ordunun yenilme sebeplerini sorar.Aldığı cevap bu yörüngede bir düşünceyi işaret ederek;”Devletlerin dinden ve geleneklerinden değil,akıl ve bilim doğrultusunda yönetildiğini “ söylemiştir.Doğru lafa ne hacet.Her şeyin eğitimden geçtiğine ve eğitimin girmediği bir yerde herhangi bir edinimden söz edilmesinin mümkün olmayacağı görüşündeyim.İyiliğin de kötülüğün de anası eğitimdir.Eğitimle hem şeytan hem de melek yapabilirsiniz.Bir insanı iyilikle de donatabilirsiniz kötülükle de.Bir insana hem iyilik hem de kötülük yüklerseniz,ona düşün ve karar ver aşamasına taşırsınız.Ona üst eğitim gerekir.Sıradan bir eğitimle olayı çözmeye çalışırsanız insanlar ikilimde kalır.Neyin doğru neyin yanlış olduğunu anlamak için yanlışı yaşamak zorunda kalır.Buda telafisi mümkün olmayan yaralar açar.
Kötüden iyilik bekleme.İyiden de kötülük.Kötülükten doğruluk beklemek,iyilik de şer aramaya benzemez mi? Ara ki bulasın.Oraya koyduysan bulursun.Yoksa elin hamur karnın aç dolanır durursun.İnsanlara kaderci olmaları tarihin çok ötelerinden beri söylenip gelmiştir.Bir öğreti kitabı olan meşhur İran yapıtı Keykuvası 2.Muratın talebi üzeri tercüme ile kaleme alan İlyas oğlu Mercimek Ahmet bu eserine Kabusname der.Malazgırt savaşı hükümdarı Alparslan’ın oğlu Melikşah’ın talebiyle kaleme alınan diğer bir öğreti kitabına Nizam ül Mülk ise Siyasetname der .Bir öğreti nasıl kabus olur insana?.Talep eden bir Osmanlı hükümdarı.ise;Kitabı beğendirmek zorunda yazıyorsunuz.Yandı yavrum keten helvası.İşin sonunda cellada gitmek var.Lafın özü;bir şeyler birilerine yaranılmak üzere yapıldığı sürece sonuç İlyas oğlu mercimek Ahmet’in kabusu olur.
Tarihimizin derinliklerinde sayısız vahim olaylar olmuştur. Son iki yüz yıllık siyasi geçmişimizin aktörlerini biraz hatırlamaya çalıştığınızda geldiğimiz noktaya nasıl ulaştığımızı anlarsınız.İsyanlar,ayaklanmalar mahkemeler ve verilen idamlar.Yılların köhnemiş derinliklerinde paslanmış bu hatıralar bugün hortlamışsa kimin elinde çomak var tespit etmek zor olmasa gerek.Siyasi hayatımızda bu aktörlerin ceddi nereye dayanıyor diye biraz merak edip bakarsanız Kubilay’ın kafasını kesenlerden tutun Şeyh Sait isyanlarından,İstiklal mahkemelerinde yargılanan zati muhteremlerin uzantılarını bulacağınızdan kuşkunuz olmasın.O zaman filmin hangi sahnesi prova edildiğine sen karar verirsin azizim. Kalın sağlıcakla
Hayrullah Cırık/12.01.2018