- 1147 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
LÜKS MERCEDES ÇÖPE GİTTİ
LÜKS MERCEDES ÇÖPE GİTTİ
Almışken iyi bir araba alalım. ‘Allah kısmet ederse uzun yıllar bineriz’ dedim…
Peki ama hangi marka olsun?
Alman malından şaşmayacaksın diyorlar. Almanların her şeyi kaliteli olur kardeşim... Hele arabaları süper,dünyada bir numara. Audi çok güzel; mesela A8 ler maşallah Bakan arabası gibi...
Makale: Mustafa Toga / 2009 / Hollanda
“Yok baba!.. Passatlar piyasada daha çok tutuluyor” dedi, Emre.
“Wolksvagen, Golf 4’ler de iyi”dedi, küçük oğlum Okan.
Bu kez hanım ,“Golf olmaz. Onlar genç işi hem çok küçük. BMV 535 lere ne demeli, geniş hem de konforlu, dedi.. "
- Durup dururken icat çıkarmayın başıma, çok pahalıdır şimdi onlar. Bana göre en iyisi Mercedes, olgun insan işi, lüks, konforlu araba.
- Hangi seri?
- Bence C220 ler, hani kedi gözlü olanı.
- Benzinli mi? Dizel mi?
- Dizel olsun. Hem ekonomik hem de uzun yol arabası, bir depo ile 1.000 km gidiyor.
- Rotterdam’dan Münih’e kadar desene!.
- Vergisi yüksek, üç aylık 381Euro? Ama üst katta oturan Hans’ın BMW X5 Jip’i daha fazla 580 Euro.
- Sigortası da pahalıdır bunun ona ne demeli?
- Doğru...Ağır araba 2.200 motor. Tek taraflı sigorta yaptırsan bile nerden baksan yıllık 950 Euro’dan aşağı olmaz.
- Gülü seven dikenine katlanır. Hem ful otomatik lüks Mercedes’e bineceksin hem de üç kuruşun hesabını yapacaksın?
- Allah Allah!.. Yapmayalım mı, biz parayı sokaktan mı topluyoruz?
- Öyle demek istemedim hayatım. Özür dilerim alınma.
- “Benim sözüm hiç geçmez ki zaten bu evde” dedi hanım suratını asarak.
- Baba…internette bir tane buldum, bayılacaksın bak.
- Hangi renk? İnşallah koyu renktir.
- Lacivert gibi patlıcan moruna benziyor.
- Özellikleri neymiş?
“C Klas, Turbo Dizel Sedan 4 kapılı, fabrika çıkışı Aralık 2001. Trafiğe çıkış Ocak 2002. Motor 215.000 km’de. Ağırlığı1.430 kg ve 116 pk beygir gücünde. Orjinal fiyatı ise, 42.522 Euro.”
- Boşver orjinal fiyatını, buna kaç lira istiyorlar.
- Lira değil Euro baba.
- Her ne zıkkımsa, bak bakalım kaçaymış.
- 10.350Euro yazıyor.
- Yedi yaşındaki araba için çok para, pazarlık yaparız. Ekstraları yok mu bunun?
- Olmaz mı? Bak neleri var sayıyorum;
(ABS, airbag bestuurder, airbag passagier, airbagszij, airconditioning, alarmsysteem klasse III, antenne, armsteun achter, armsteunvoor, radiovoorbereiding, boordcomputer, bumpers en spiegels in car.kleur, centraleportiervergrendeling, cruise controle, elektrisch bedienbare ramen voor enachter, elektrisch verstelbare voorstoelen, elektrisch verstelbare spiegels, gordelspanners,hoofdsteunen achter, in hoogte verstelbare stoel, in hoogte verstelbaar stuur, mistlampenvoor, navigatiesysteem, radio/cd-speler, spiegels verwarmd, stuurbekrachtiging,toerenteller, warmtewerend glas)
- “Kliması, Navigasyonu da varmış, bey!… Alalım bunu, kaçırmayalım”dedi hanım.
- “Peki ceylan gözlüm, seni kıracağıma kafamı kırarım” dedim.Hep beraber gülüştük.
- Ara bakalım oğlum şunu!
- “Tamam oldu bu iş baba, ne zaman gelip bakacaksınız”diyor, adam.
- Söyle yarın bizim her zaman gittiğimiz garaja getirsin.Adresi ver, arabayı test yaptıracağız, hem oto tamir monitörü de bir görsün.
MERCEDESİ UCUZA KAPATTIK
Neyse; 11 Mayıs 2009 Pazartesi günü, 9.500 Euro peşin paraya satın aldık arabayı...
Temmuz ayında Türkiye’ye tatile gideceğiz. Yolda ne olur ne olmaz bakım yaptırmalı arabaya. Rotbalans, airco gazı, yeni akü, dört yeni fren balatası, yağı, yağ filtresi, hava filtresi, mazot filtresi, injeksilerin temziliği anlayacağınız A dan Z ye bakımdan geçti. Römorkumuz var onu çekmek için çeki demiri de monta ettirdim. Vallahi araba kız gibi oldu. Değmeyin artık keyfime benim. Çıkıyorum Den Haag-Amsterdam otobanına, basıyorum gaza bir kaç saniye de kilometre 100 ü vuruyor. Uçuyor vallahi...
O hafta sonu Fransa’nın başkenti Paris’de ikamet eden amcamlara misafirliğe gittik.Tabi bu arada arabayı da gösterip havamı da attım. Dönüşte, Belçika’nın liman kenti Anvers’i geçtik, araba çekmemeye başladı. Basıyorum gaza kilometre 70 den yukarı çıkmıyor. “Allah Allah nazar mı değdi ne?”
Eve gelince dos doğru garaja gittim. “Biliyorsunuz daha bir hafta olmadı alalı,araba çekmiyor” dedim.
“Katalysator dolmuş hava eksozdan çıkmıyor,üstelik turbo, reğülatörü de patlamış yeterli basınç vermiyor. Haklı olarak araba da çekmiyor” dedi usta...
“Katalysator temizlenecek bu arada, turbosu da değişecek, ikinci el alalım yenisi çok pahalı bu meredin.”
- Baştan uğursuz geldi bu araba, 12.570 Euro’ya mal oldu bize.
BİR HAFTADA 3.070 EURO TAMİR MASRAFI
Okullar tatil oldu. Bizde izin hazırlıklarını bitirdik. Sabah erken çıktık yola. Almanya’nın Frankurt şehrinde yarım saatlik mola verdik. Yolcu yolunda gerek deyip tekrar hareket ettik tam Nürmberg’i geçmiştik ki, ön sol tekere bir şey oldu.Direksiyon hakimiyetini kaybettik ve otobanın bariyerlerine bindirdik. Kazadan ucuz kurtulduk ama arabanın sağ tarafı paramparça oldu.
Dedim ya bir uğursuzluk var bu araba da..Kötü ruhları kovmak için kurşun mu döktürsek acaba!..
Yeni kaporta takıldı, boya moya derken tamir masrafı çok tuttu. Arabaya üç ay içerisinde yaptığımız masraf 18.550 Euro’yu geçti.
KURŞUN MU DÖKTÜRSEK MASRAF 18.550 EURO OLDU
Adak adadım..!
Adana’ya varınca, baba ocağında bir koyunu kestirip fakir fukaraya dağıttım.
Şeytan kulağına kurşun o günden sonra sorunuz biniyoruz lüks Mercedesimize.
Geçen yıl olduğu gibi bu yazda arabayla gittik tatile. Sayılı gün çabuk geçer derler ya altı haftalık izin bitti sayılır. Adana’dan İzmir’e dönüyoruz. Çukurova da sıcaklık 45 derece... Toros dağlarında rampa tırmanırken koskoca Mercedes çekmez oldu. Motordan acayip sesler gelmeye başladı. Konya Ereğli’ye varınca bir garaja uğrayıp baktırdım.
Tamirci: “Görmediniz mi? Bunun motor yağı bitmiş, sıfıra inmiş... İyi ki motor sarmamış ama injeksinin biri gitmiş, dördüncü piston yarım çalışıyor, bozuk injekside mazot kaçırıyor, dedi.
Başımıza gelene bak.. Mercedes’in elektronik göstergesi bozulmuş, yağın bittiğini görmemişim. İnsanın tekeri bir defa ters dönmesin, şansızlık peşini bırakmıyor.
“Peki ne olacak usta” dedim?
“Komple yeni injeksi takılacak onun için de motorun inmesi lazım, nereden baksan 2.500 Euro” dedi.
“Kalsın kardeşim bu araba benim iliğimi, kemiğimi sömürdü, kuruttu”
Usta,“Abi sana bir şey söyliyeyim mi? Mercedesin ölüsü dirisi seni yolda bırakmaz. Korkma, bu arabayı bu şekilde de kullanabilirsin. Bak yağını doldurdum. Arabayı sürerken sıkıştırma, dikkatli kullan seni vizana bile götürür"dedi.
“Sağol usta, moral buldum vallahi. Haydi eyvallah..!”
(Devamı:"Attan İndik Eşeğe Bindik")
Üç yıldır Lüks Mercedese biniyoruz güya!. 2009 yılında satın almıştık meredi 2012 yılında çarkıtı çıktı. Motor bozuk, şanzıman dağılmış, katalysator tıkanmış. En iyisi biran önce ondan kurtulmak lazım.
Makale: Mustafa Toga / 2012 / Hollanda
Türkiye’de ki tatilimiz bitti. Hollanda’ya gelir gelmez satmaya kara verdim. Gösterdiğim her galerici," Tamir masrafı çok biz alamayız bunu. Üstelik dizel. Bunun vergisi fazla hem benzin ile dizel fiyatı arasında pek fark kalmadı, kimse dizel araba almak istemiyor"dedi.
Akşam apartman girişinde Yozgat’lı komşum Osman ile karşılaştım. Arabayı satmak istediğimi ama kimsenin sıcak bakmadığını söyleyince;
“Komşu Internetten araba alınır mı? Sarı çizmeli Mehmet ağa. Üç kuruş fazla verip bir garajdan alsaydın bir yıl garantisi olurdu başına da bunlar gelmezdi. Benim galerici arkadaşım var ona gösterelim” dedi.
“Tamam Osman” dedim eğer satarsak sana helalından 200 Euro var.
Arabanın ANWB deki satış fiyatına (dagwaarde) baktık 6.680 Euro.
İki gün sonra, akşam üstü galericinin yanına gittik. Galeride birinci el ikinci el 100’ün üzerinde satılık araba var. Adam milyonluk...
Büroda galeri sahibi iki oğluyla birlikte oturuyordu. Kapıdan içeri giren Osman’ı görünce ayağa kalktılar.
“Tertibim hoş geldin, çok zamandır görüşemiyorduk. Hayırdır inşallah? Hangi rüzgar attı böyle seni?
“Komşum arabasını satmak istiyordu sana getirdim.”
“Dışarıda ki Mecedes mi? Dizel değil mi?”
“Evet”
Hep beraber dışarı çıktık. Arabayı baştan aşağı kontrol ettiler. Mercedes’e binip şöyle bir dolaşıp geldiler.
“Motorundan acayip sesler geliyor.”dedi.
“Doğru motorda sorun var. Silindir fincanları değişecek. İnjeksinin biri de mazot kaçırıyor.Biz yaptırsak çok pahalıya mal olur sizin kendi garajınız var daha ucuza çıkar .”
AVRUPA’DA MORTGAGE KRİZİ PATLAK VERİYOR
“Biliyorsunuz piyasada dizeller artık eskisi kadar tutulmuyor. Avrupa’da ekonomik kriz var. Herkes küçük arabaya, benzinliye biniyor. Benim elimde de bir sürü Mercedes, BMW gibi arabalar var, satılmıyor. Kusura bakmayın alamam.”
“Galerideki benzinli, küçük bir araba ile değişsek olmaz mı?
“Evet,o olur ama 4.000 Euro’dan daha fazla veremem, zaten Mercede’sin motoru bozuk galeriye de koyamam, ancak bunu export olarak yurtdışına ihraç ederim. Anlaştık mı?”
Osman’la göz göze geldik. “Komşu” dedi. Temiz bir araba seçelim ilerde satarsan kafanda ağrımaz.”
İyi de zaten kafadan 2.680 Euro zarara girdim. Düşündüm taşındım “Tamam” dedim. İnceldiği yerden kopsun.
Galerinin içinde dolaşmaya başladık. Etiketinde, 3.995 Euro yazan 2008 model Peugeot 206 GTI ile değişmeye karar verdik.
Galerici“Tamam, olur” dedi.
Mercedes’in Deel II’ini getirin hemen satış işlemlerini yapalım. Arabanın kağıtları yanımdaydı ama Deel II denen satış kağıdı yoktu. Saatte 17.00 ye geliyordu.
“Geç oldu yarın gelsek olmaz mı?”
“Olur. Saat 11.00 den önce burada olun, çünkü öğleden sonra başka randevum var.”
Tamam deyip evlerimize gittik.
Sabah kahvaltısını yaptım, daha saat 10.00 olmadan kapının zili çaldı. Gelen Osman dı...
“Haydi komşu kalk, gidip şu işi bitirelim.”
Acele ile giyindim. Arabaya binip çıktık. Daha 500 metre gitmeden motor teklemeye başladı. Bir kaç gündür böyle yapıyordu ama satacağım diye önemsemiyordum.
“Ne oldu?”
“Bilmem. Her halde benzin filtresinde pislik var, ondan olacak”dedim.
Biraz daha gittik araba sürattan düşmeye başladı. Gaz yemiyor, bana mısın demiyor, ancak bağırıyor. Şimdi durup dururken bu da nereden çıktı. Araba dün sapa sağlamdı, bugün nedense bir acayiplik var...
“Bu araba uğursuz geldi uğursuz...”
Osman:“Yolda kalmadan sağ salim galeriye bir varsaydık gerisi kolay, hallederiz” dedi.
Yavaş yavaş da olsa vardık. Tam galerinin önüne park ettik. Bizi görünce işçiler galeriden Peugeot 206’yı dışarı çıkardılar. Bende yeni arabanın evraklarını üzerime geçirmek üzere büroya girdim. Büyük oğlu benden Mercedes’in anahtarını aldı.
“İçeri alayım da işçiler bir güzel temizlesin.”
GALERİCİ; MERCEDES YERİNDEN KIPIRDAMIYOR
Küçük oğlu evrakları hazırlıyordu. Beş dakika geçmeden galerici hışımla büroya girdi.
“Durdurun işlemleri” dedi. Mercedes yerinden kıpırdamıyor, motor tamamen bozulmuş. Büyük bir şaşkınlıkla; “Nasıl olur?” dedim. Biz evden ne ile geldik o zaman.
“Ben bilmem orasını buyurun gelin bakın..!”
Hakikatten, araba çalışıyor ama ne ileri gidiyor ne de geri.
Ne işti bu başımıza gelen. Personel arabayı iterek garaja soktu. Köprüye aldılar.
Montörleri;“Otomatik şanzıman dağılmış” dedi. Yenisi takılacak o da nereden baksanız 1.500 Euro.
“Eeee şimdi ne olacak?”
“Hem motoru bozuk hem şanzıman dağılmış bu araba yürümez, hurdalık olmuş”dedi Galerici.
Bizdeki şansa bak arabayı dün teslim etseydik hiç bir sorun yoktu.
Galerici,“Ben bunu hurda niyetine alırım ama isterseniz götürüp her hangi bir hurdacıya satın ” dedi.
GİTTİ MERCEDES GELDİ CİTROEN
“Olur mu beyefendi?” dedim. Dün sizinle ne anlaşmıştık.
“Dün dündür, bu gün bugündür işinize gelirse.”
“İyi de bana araba lazım. Rotterdam tramvaylarında kondüktör memuru olarak çalışıyorum. Araba olmazsa her sabah 05.00 de işe nasıl gidip geleceğim.”
“Tamam,Peugeot’yu alabilirsiniz ama üste 2.750 Euro vermek şartıyla.”
Fakat size bir iyilik yapayım. Elimde sağ tamponda küçük bir çarpığı olan mini Citroen Saxo var, isterseniz onunla başa baş değişirim.
“Kaç yaşında?”
“2000 model yani 12 yaşında. Benzinli, 780 kg ağırlığında, çok da ekonomik, vergisi ayda 20 Euro, üstelik daha altı ay APK’ sı da var...
“Peki, kaça sayacaksın?”
“Fiyatı üzerinde 1.200 Euro.”
Osman daha fazla kendini tutamadı, “Ayıp yahu..!” dedi. Arkadaşımız diye yanına geldik, üstelik 6.680 Euroluk Mercedes veriyoruz..Senin söylediğin şeye bak. Düşene de böyle vurulmaz ki canım. Bari ver şuradan 250 Euro da benzin parası yapalım. Galerici kızardı bozardı. Osman’ın sözünü ikiletmeden, çıkartıp verdi parayı.
Hepsi güzel de eve varınca hanıma ne diyeceğim... Lüks Mercedes’i çöpe attığıma mı yanayım yoksa içine zor sığacağımız mini Citroen’ı satın aldığıma mı?
Anlayacağınız “Attan inip eşeğe bindik.”
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.