HOKKABAZ
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
HOKKABAZ
Kadın elindeki gözyaşlarıyla ıslanmış mendilini O gelince telaşla avucunun arasına sakladı.
Gülerek “Günaydın.” Dedi diğeri.
Hava soğuktu ama güneş sırıtıyordu bulutların arasından.
-Neredesin Hokkabaz, ben geldim. Çık ortaya hadi, saklanma. Bak sana ne getirdim. Ortaya çıkmazsan söylemem ama bilmiş ol.
Bankta oturan diğer kadının dikkatini çekmişti yeni gelen kadının gülen gözlerinin içi. Avucundaki ıslak kâğıt mendili biraz daha saklamak ister gibi sıktı, oynattı parmaklarını.
-Hokkabaaaz bak sana ne demiştim, seni bulamadığım zaman bire kadar sayar giderim. Başlıyorum bak birin be si,
““Mıırrrr.””
-Bana hokkabazlık ha, vay namuzsuz seni vay. Vermiyorum ciğerleri canıma değsin. Ha ha haa git ciğercinin kapısında yap sen o numaraları. Ha ha haa, hadi hadi kıyamadım yine al ye hadi.
Sonra gülümseyerek bankta oturan gözlerini kendisinden saklamaya çalışan kadına döndü.
-Bu kedinin adını ben koydum. Asıl adı nedir bilmem. Belki de hiç adı yoktur. Bir gün sizin gibi bu bankta tek başına otururken gördüm onu. O zaman küçüktü, şu kadar. Tıpkı avucunuzdaki mendil kadardı. Benimde avucumda o kadar mendilim vardı o gün. Karşıdan karşıya geçmeye çalışıyordu ki bir araba az daha eziyordu. Nasıl yaptım bilmiyorum koşup kurtardım onu. O hayata, bende ona bağlandım. Hokkabazlık yapıyoruz birbirimize. İşimi gücümü bırakıp her gün ona yiyecek getiriyorum. Büyüdü de, yaşlandı bile. Ömür bu ne insan dinler, ne hayvan, ne çiçek…
(Bir kahkaha attı. Yüzünde hiç hüzün yoktu.)
Hokkabaz bu sırada iştahla ciğeri götürmekteydi.
-Özeniyorum sizin gibilere. Dedi öteki kadın. Ben gülmeyi bırakın gülümsemeyi bile çoktan unuttum. Eşim felç geçirdi, yürümekte zorlanıyor. Eskiden buraya onunla gelirdik. Denizi beraber seyreder, sonra balık ekmek yerdik. Şimdi O üzülmesin diye tek başına buraya gelip saatlerce ağlıyor rahatlıyorum. Keşke bende sizin gibi gülebilsem. Sahi sizin derdiniz yok mu hiç?
Kadın öyle bir kahkaha attı ki, Hokkabaz tam ciğerin son lokmasını ağzına atacaktı ki, korkudan kaçtı gitti.
-Var bayan. İnsan olurda derdi olmaz mı?
İşte benim bütün derdim be bu. Sizler gibi ağlayamamak. Yıllar önce ailemi kaybettim. Tıpkı bende sizin gibi onlarla buraya gelirdim. Bir Hokkabaz vardı o zaman üç beş kuruş toplayıp ailesini geçindirmek şaklabanlık yapardı. İşi bitince de giderdi.
Yine bir gün işi bitti… Ha ha haa
Karşıdan karşıya geçmek istedi. Ezileeecek diye bağırdım. (Yine güldü)
Eşim ve oğullarım onu kurtarmak için koştular. Hokkabazda öldü, ailemde.
-Ama gülüyorsunuz!!!
-Evet. Çünkü yıllarca kendime gelememişim. Üzüntüleri ertelemem için mutluluk hormonu verilmiş. Bunlarda ağlamayı unutturmuş. Şimdi ağlamak istesem de ağlayamıyorum. Kısacası şimdi ben aslında bir Hokkabazım da kimseye söyleyemiyorum. Her şeye gülüp geçiyorum. O yüzden elindeki mendili saklama, kocan yaşarken kıymetini bil. Felçli bile olsa al onu gelin yine buraya. Beraber balık yemeye gidin yine. Bırak düşsün elinden çatalı, garsona söyle dört-beş yedek çatal bıçak getirsin masaya. Yarın garsonun felçli biri olmayacağını kim bilebilir ki? Yaşamana bak ağla ağlayabildiğin kadar. Kimseye Hokkabazlık yapma.
Ha ha haaa
Davi 02.01.2018
YORUMLAR
Eski ahşap, sobalı ev geleneğinin bir parçası da kediler olmalı
Annem anlatırdı rahmetli
Öyle içine işlemişti çocukluğunun o ev kedileri; televizyonda, soba başında yumulmuş bir kedi gördüğünde öyle sevecen sesler çıkarırdı, ah kurban olurum seni verene söyleyişi öyle hoş bir ezgiye, terennüme dönüşürdü, kalkıp boynuna sarılmamak mümkün olmazdı kendi açımdan
Güne gelen yüreği, emeği, kalemi, kelamı tebrik ederim
Yüce Allah'tan, aileniz ve sevdiklerinizle birlikte umut yüklü yarınlara kucak açacağınız, sağlıklı, huzurlu, bereketli bir yıl geçirmenizi dilerim
Saygı ve selamlarımla...
Davidoff
Teşekkür ederim Gülüm Kardeşim.
Size de Mutlu Yıllar dileklerim. Sağ olun.
daviyi okuyunca rahatlarsın......kıssadan hisseyi özümler.....saygılar davi yeni yıl sağlık ve mutluluklarla dolu geçsin
Davidoff
Size de küçük, büyük hatta o en minik ve şirin ailenizle çatallar + bıçaklar yere dökülene kadar uzun ömürler ama mutluluklar dilerim.
Yeni yılınız kutlu olsun Efendim.
Kim söylemiş bilmiyorum. Ne zaman karamsar olsam hatırlar rahatlarım:
"Ayakkabım yok diye üzülürdüm. Ayaksız adam gördüm."
Hoş geldin koca usta. Yeni yıla yine bir güzellikle geldin.
Selam Saygı...
Davidoff
Adeta çantasında iğnesini hazırlamış bir doktor gibiydi yorum.
Teşekkür ederim.