İLK ÖĞÜT

• 11 Aralık 2017 Pazartesi 13:46:02

ikra. ikra ya Muhammed!
-ben okuma bilmem!
İkra ya Muhammed ! Yaratan Rabbinin adı ile oku. O ki seni bir kan pıhtısından yarattı
İşte böyle gelmişti ilk öğüt.İlk mesaj ve ilk emir.Peki neydi ikra ? Kitap okumak mıydı sadece...
Okumak, kainatı okumak, kendini ve yaratılan her varlıktaki hikmeti anlamak...
Okumak ilk önce kendini okumak.Mamafih kainatı anlamak. Hasılı hikmetleri görmek. Böylelikle
kusursuz düzeni bilmek ayrıca kuşların, dağların bütünüyle bütün yaratılanların zikirde olduğunu duymaktır.
Bütün mesele ikra kelimesinin bizlere kattığı okumak terimini, zaman ve mekan aralığında fiiliyata dökmektir.Hak Teala
kerim kitabında "akıl etmez misiniz?" derken, okumak ve anlamak bunların sonucunda da hayran kalmayı tabiri caizse gözümüzün
içine sokmuştur. Şeyh Hamid-i Veli ulema içerisinde bilinen ismi ile Somuncu Baba, ikra yani okumak kelimesini en güzel şekilde
açıklamıştır.Somuncu Baba, okumak kelimesini şöyle açıklar;
İnsan, küçülmüş dünyadır; dünya ise açılmış insandır.Ortaya koyulan bu cümle anlamamız, kavramamız yahut bilmemiz gereken
herşeyi özetleyecek niteliktedir.Fakat bu cümle bizlere neyi anlatmakta, bizlere neyi özetlemektedir? Önemli olanda budur zaten.Biz, bu
mükemmel ve şahane satırları şu şekilde açıklamaktayız;
Allah,insandaki bütün güzellikleri dünyaya vermiş, dünya ise insandaki bütün güzellikleri yeryüzüne sermiştir.İnsanın saçları, dünyanın bitkileri vardır.
İnsanın bedeninin yarıdan fazlası su, dünyanın da yarıdan fazlası sudur.İnsan doğar ve ölür, dünya ise yaratıldı ve son bulacak.İnsan, Rahman’ın ayetlerini
bilir,duyar ve zikir eder, dünya da Rahman’ı duyar ve zikir ederek dönmeye devam eder. Tabi ki kıyamet kopunca dünya duracak, bunu biliyoruz.
Elbette"Dünya, Allah’ı zikir etmeyecek midir?" diye bir soru aklımıza gelir.Siz bir ölünün Allah’ı zikir ettiğini duydunuz mu? Bizler biliyoruz ki
her ne kadar yazılmak istense de, Rahman’ın hikmetleri anlatılamayacak ve yazılamayacak kadar fazladır bunun ötesinde her geçen saniye artmaktadır.
Sizler,kainatı ve kendinizi okuyacak ve geleceğe dikilen birer gül olan kardeşlerim, sizler dikene karşı gül, küfre karşı selam diyecek böylelikle bizler
yıllarca çabasını içerisinde olduğumuz gençliği belki göremeyecek yahut gördükten sonra huzur içerisinde öleceğiz. Sözlerimi Üstad’ul Şuara Necip Fazıl’ın
şu sözleri ile sonlandırmak, dualar etmekte ayrıca dualar beklemekteyim.
"Ölüm güzel şey, budur perde arkasından haber
Ölüm güzel olamsaydı, ölürmüydü Peygamber? "