- 414 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Soğuklardan Nasıl Korunuyorum ?
KERİM ÖZBEKLER
Gazeteci-Yazar-Şair
Gençliğimde sık sık nezle grip olurdum, haliyle doktora gidip ilaç alırdım. 1 hafta 10 gün o ilaçları kullanır, iyileşirdim. Bazen 1 ay’da, zor atlattığım da olurdu. Bu iş, vilayet vilayet gezip iş yaptığım için çok sık olurdu. Bir ara, tanıdığım doktor-hemşire ve eczacı arkadaşlara nezle ve gribe az yakalanabilmek için çeşitli sorular sormaya başladım, faydasını da gördüm. Çok da işime yaradı,bunları sizinle paylaşmak istiyorum. Birisi bana dedi ki ’’Alnını-boynunu-avuç içlerini ve ayaklarının altını iyi korumalısın, vücudun en ince derileri buralardadır.’’ dedi, ne yapmam gerektiğini sorduğumda ’’Alnını korumak için soğuk havalarda yün bere, ellerini korumak için yün eldiven. Boğazını korumak için yün atkı, ayaklarının altını korumak içinde yün çorap giy.’’ dedi. Bir düşündüm, bu malzemelerin o ana kadar ben hiç birisini kullanmıyordum, hemen 2’şer 3’er tane bu malzemelerden aldım. Kullanmaya başladım, bundan sonra tek tük olsam da sorgulamalarım yine devam etti. Birisi de ’’Pantalonun altına soğuk havalarda yün pijama, üzerine yün gömlek giy. Yün giysiler, vücuda soğuk girmesini engeller. Vücut sıcaklığını da dışarıya aktarmaz.’’ dedi. Gömleklerimi, pantalonlarımı gözden geçirdim. Hemen hemen hepsi, naylon karışımı imiş. O zamanlar, böyle gömlekler çok imal ediliyordu. Kısa sürede onların yerine yün olan pantalon ve pijamalar aldım, biraz daha sağlıklı yaşamaya başladım. Kazak giymeyi pek sevmezdim, giydiğim kazaklarda genellikle boğazımı örtmeyen kazaklar olurdu. Bir gün İzmir’de Basmahane’ye yakın bir ana cadde de işportacı bir gencin kazak sattığını gördüm. Önünde, boyunu örtmeyen kazaklar. V yakalı kazaklar, boğazlı kazaklar vardı. 1-2 tane alacağım ama V yakalıları hiç giymem, zıddım almıyor. Boyunu örtmeyen kazaklarım var, giydiğimde istediğim randımanı alamıyorum. Çocuğa ’’En çok hangi kazaklar satılıyor ?’’ diye sordum, boğazlı kazakların çok satıldığını söyledi. ’’Niçin ?’’ diye sorduğumda ’’Boğazı koruyor ya, ondan.’’ dedi. Renklerini ve fiyatlarını beğendiğim 3-5 kazağı alıp, arkadaki pasajın içinde ki aynanın önünde giyip baktım. Hem boğazım ısındı, hem de yakıştı. O gün, bu gündür hep boğazlı kazak alır giyerim. Yalnız benim renk tercihim siyah-kahverengi-koyu yeşil ve gridir. Uçuk renkleri, asla alıp giymem. Bir gün motor biniyorum, vefat eden bir trafik polisi vardı. ’’Göğsüne karton koy, bu motor seni yaz-kış hasta eder.’’ dedi, motoru elden çıkardım. Binerken, ay da bir nezle grip oluyordum. O uyarı benim için çok faydalı oldu, en sonunda birisi ’’Ömür boyu yaz kış sıcak su iç, çok fazla soğuk su ve meşrubat içme.’’ dedi. Bu hepsinden daha çok işime yaradı, zaman zaman bu sıcak su içme işini hala yapıyorum. Sıcak su derken, çay pişirdiğimiz sıcak su. Zaten bunu, daha önce Tacikistan’dan bize misafir gelen birisinden duymuştum. Bu gün ise, Rusya-Çin-Japonya-Kore gibi ülkelerde insanların sıcak su içerek bir çok hastalıktan korunduklarını çok iyi biliyorum. Umarım bu yazı hepiniz için faydalı olur, bir de kirli havalarda (Çok fazla kömür yakılan il-ilçelerde) karbonmonoksit (Zehirli gaz) solumamak için dışarıya çok fazla çıkmayın ve dolaşmayın. Bu araçların çok olduğu ve eksozlarından çıkardığı gazlar için de geçerlidir, bu konuda İstanbul örneğini verebilirim ama bu diğer il ve ilçeler içinde geçerlidir. Bu arada, yukarıdaki tedbirleri kendiniz için alırken evde ki küçük çocukları ve gençleri de unutmayın. Onların da soğuktan korunması için yukarıda saydığım malzemelere ihtiyaçları var. Onların çoğu size muhtaç olduğu için, önce onların ihtiyaçlarını karşılamanız daha uygun olur. (27 Kasım 2017 Pazartesi-11.16)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.