GÜNEŞİ BEKLERKEN..
[
GÜNEŞİ BEKLERKEN..
.. Fırtınaları unutmak için güneşi bekliyorum. Güneşi beklerken de hayaller kuruyorum eski günlerde olduğu gibi.
.En sık yaptığım şeyi yapıyor, yine derenin kıyısına iniyor en güzellerinden üç tane taş seçip elime alıyorum.
Sonra taşlardan birini dereye fırlatıp atıyorum, bu taşla birlikte gençliğimi de fırlatıp attığımı hissedebiliyorum.
..Sıra, bir diğerine geliyor biraz düşünüyorum ikinci taşı fırlatıp atmak için..
Sonra ikinci taşı da fırlatıp atıyorum derenin en uzak yerine… O taş derenin uçlarında bi yer de kaybolurken, hiçbir şey düşünmeden bakıyorum boşluğa doğru bu kez neyimi götürdü diye, sadece seyrediyorum dereye attığım taşın yarattı halkaları
Yok, öteki taşı elimde sımsıkı tutuyorum.. Üçüncü taşı atar mıyım?-bilmiyorum,dere ve de havanın durumuna bağlı.Rüzgar, dur durak bilmeden sağlı sollu esiyor, dere şimdilik çok sakin hırçınlaşmış halini de gördüm- biliyorum.Oysa istediğim sadece huzur, sadece huzur, yaşamak ve bir dolu yaşamak..
..Ninemin o korku dolu masallarına ve Dayımın uçsuz bucaksız esprilerine teşekkür ediyorum.
Onlara göre ‘’İnsanoğlu’’ üç cins olarak dünyaya gelmiştir.
1:Kedi cinsi,
2:Köpek cinsi,
3: Hakiki insan cinsi.
Kedi cinsinden olanlar sürekli kavga çıkarıp, huysuzluk yaratan İnsan cinci.
Köpek cinsinden olanlar, sürekli havlayıp kafa şişirmekten başka işe yaramayan insan cinsi..
Bu iki cins arasında denge kurmayı başaran, ortak bir yaşamı inşa edebilen cins,tam bir’’ İnsan’’ Cinsidir...
Tartışmaya hazır bir konu.. Gündüz Yavuz..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.