- 1139 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beðeni
HOLLANDA’NIN YAZARLARI
HOLLANDA’NIN YAZARLARI (M.TOGA)
Muhasebeci, tekniker, öðretmen, biliþimci, siyasetçi, kokartlý hakem, sendikacý, gazeteci, fotoðrafçý, kameraman, köþe yazarý, þair ve yazar: MUSTAFA TOGA
Roportaj: Atilla ÝPEK / 2010 ODASANAT DERGÝSÝ
Onu tanýyanlar bilirler; Hollanda’da Türklerin gerçekleþtirdiði hangi etkinliðe gitseniz onunla karþýlaþýrsýnýz. Ýster siyasi bir toplantý olsun, ister kültürel, ister konser, ister baþka bir toplumsal etkinlik, Mustafa Toga oradadýr. Fotoðraflar çeker, kiþilerle sohbet eder, bilgiler toplar. Herkesi tanýyor sanýrsýnýz. O Hollanda’nýn hýzlý gazeteci aðabeyidir. Ama hep seyreden, yâda nakleden tarafýnda durmaz olaylarýn. Ayný zamanda kendide katýlýr olaylarýn, etkinliklerin içine. Üretir, düþünür, destek olur, önayak olur, yoldaþ olur. Kim midir Mustafa TOGA? Sohbetimize geçmeden önce kýsa bir özgeçmiþiyle baþlayalým:
Mustafa Toga 1 Ekim 1958 yýlýnda; Adana’nýn (Osmaniye) Kadirli ilçesi, Aþaðýçiyanlý köyünde doðmuþ, 1968 yýlýnda Faydalý Köyü Ýlkokulunu, 1971 yýlýnda Kadirli Orta Okulunu ve 1974 yýlýnda Ceyhan Endüstri Meslek Lisesini bitirmiþ. Ankara Gazi Üniversitesi, Teknik Eðitim Fakültesine (ön lisans) 2 yýl devam eden Toga 1976 yýlýnda okuldan ayrýlýr ve Yüksek eðitimine; Çukurova Üniversitesi, Ceyhan Meslek Yüksek Okulunda devam eder ve Muhasebecilik bölümünden 1978 yýlýnda mezun olur.
Okuldan sonra Adana Sümerbank Pamuklu Sanayii Müessesinde (1975-1979) 5 yýl Teknik Nezaretçi olarak çalýþan Mustafa Toga; 1981 yýlýnda askerlik hizmetini; Yedek Subay olarak Kýrkaðaç / MANÝSA da 4 aylýk kýsa devre olarak yapar.
14 Aralýk 1979 tarihinde Hollanda’ya gelen edebiyatçýmýz, yüksek eðitimine Hollanda’da devam eder ve Hogeschool Rotterdam – Eðitim Bilimleri Fakültesinden 1991 yýlýnda mezun olur. Bitirme tezi (Scriptie) : Âþýk Tarzý Þiir Geleneði ve Batý Avrupa’daki Saz Þairleridir.
Yüksek Pedagojik Eðitimine (Hogere Pedagogisch Onderwijs -Thomas More) 1 yýl devam eder, (Applicatiecursus) Anadili ve Kültürü Eðitimi Öðretmenliði diplomasýný alýr.
1991’den bu güne Rotterdam’da Türkçe Öðretmeni olarak görev yapmakta olan Toga 1988 yýlýnda Hollanda Futbol Federasyonu Futbol Hakemliði kursunu bitirir ve 1988-1996 yýllarý arasýnda yine Hollanda Futbol Federasyonunda (KNVB) kokartlý hakem olarak görev yapar.
1986 yýlýnda Hollanda’da Demokratlar 66 ( D66 ) Siyasi Partisine üye olur. Parti içerisinde Rotterdam bölgesi eðitim ve azýnlýklar komisyonu üyesi olarak görev yapar. Ayrýca 1990 / 1994 / 1998 yerel seçimlerinde, Rotterdam Anakent Belediye Meclis Üyeliðine D66 listesinden aday gösterilir ve 1998-2002 dönemi için Rotterdam Delfshaven Ýlçe belediyesine D66 partisinden meclis üyeliðine seçilir. Daha sonra kiþisel sebeplerden dolayý ayrýlacaktýr.
1990 yýlýnda Stg.TRT -Educatieve Omroep ( Türk Radio Televizyon Eðitim Derneði ) kurucu üyesi olur ve baþkan yardýmcýlýðýna seçilir ve 1998 yýlýna kadar bu görevi sürdürür. 1992 yýlýnda Hollanda Öðretmenler Sendikasýna ( Nederlandse Onderwijsbond ) üye olur. 2002 yýlýnda VETRA Hollanda Küçük Esnaflar Sendikasýna( Belangenvereniging voor Ambulante Handel ) üye olur. 2004-2007 yýllarý arasýnda (Bestuurlid ) Sendikanýn Yönetim Kurulu Üyeliðine seçilir.
2007 yýlýnda Time Media Group’un gazetecilik seminerini bitirip sertifikasýný alan Toga 2007 yýlýnda edebiyatçýlar derneðine üye olur. 1989 yýlýndan 1997 yýlýna kadar Marmara Dergisinde yayýn kurulu üyeliði ve köþe yazarlýðý yapar. 2002 – 2006 arasý Ýntertürk haber portalýnda köþe yazarlýðý yapan Mustafa Toga halen; Platform Dergisi ve Kadýn Dergisi muhabiri, Bizim Ece Edebiyat, Kültür ve Sanat Dergisi Yurtdýþý temsilciliði yapmakta ve Lirik türde þiirler, ‘çilekeþ insanlarýmýzý konu alan’ öyküler yazmaktadýr. Eserleri çeþitli gazete, dergiler tarafýndan þiir ve öyküleri yayýnlanmýþtýr.
ESERLERÝ:
1: GAZLI BEZ ( öykü kitabý )
Ocak 2006,1. baský,13,5×19,5 97 sayfa, Türkçe, K.Kapak ISBN 90-810500-1-X
2: EKMEK KIRINTISI ( þiir kitabý ) Gündüz Kitabevi Yayýnlarý
Aðustos 2006, 1.baský, 13,5 x 19,5 128 sayfa, Türkçe, K.Kapak ISBN 975-9176-53-X
3: BUGÜN SEVGÝNÝN GÜNÜ ( þiir kitabý ) Gündüz Kitabevi Yayýnlarý
Kasým 2010, 1.baský, 13,5 x 19,5 126 sayfa, Türkçe, K.Kapak ISBN 978-605-5770-
Not: Gündüz Kitabevi Yayýnlarý (T.C. Kültür Bakanlýðýndan ISBN numarasý bekleniyor, basýmda)
4: ÖLÜM TEÐET GEÇTÝ (Þiirler-Röportajlar )
Ocak 2010,1. baský,13,5×19,5 98 sayfa, Türkçe, K.Kapak ISBN 90-810500-1-X –
-Mustafa Bey, þöyle bir özgeçmiþinize bakýnca þu meslekleri görüyoruz:
Muhasebeci, tekniker, öðretmen, biliþimci, siyasetçi, kokartlý hakem, sendikacý, gazeteci, fotoðrafçý, kameraman, köþe yazarý, þair ve yazar. Yani hem sosyal hem fen bilimlerinde aktif olmuþ birisiniz.
Bilmediðimiz baþka ne uðraþýlar var mý?
Resim yapmayý sayabiliriz. Karakalem çalýþmalarýn yaný sýra yaðlý boya tablolarým da var. Þu an aktif misiniz derseniz zamanla yarýþtýðým için þimdilik dondurdum. Emekli olduðumda belki bir sahil kasabasýna yerleþir doða ile iç içe yaþarým, bu arada fýrça ve tuvalime tekrar kavuþurum. Böyle anlatýnca sakýn yazý yazmayý býrakacaðýmý düþünmeyin ha…! Bildiðiniz gibi Hollanda’da öðretmenlik ve basýnýn yaný sýra ticaretle de uðraþýyorum. Hollanda denince akla lậle, yel deðirmeni ve siyah beyaz benekli hostain inekleri gelir deðil mi? Bende bu yoldan çýkarak kayýnýmla birlikte Ýzmir yakýnlarýnda küçük bir süt sýðýrý çiftliði kurdum. Sanatla çiftliðin ne alakasý var derseniz çiftliðin çevre duvarlarýný 2 metre boyunda 3 metre eninde yaðlý boya inek, buzaðý, deve gibi resimler yaparak süsledim.
-Bir meslek, bir de hobi seçin desek?
Eskiden hep orman mühendisi olmak isterdim (öyle bir meslek var mý yok mu onu da bilmiyorum ya…) Sarp kayalar, yeþil doða, çam aðaçlarýnýn gökyüzüne doðru yükselen görüntüsü, iðneli yapraklarý, topraðýn kokusu hep ilgimi çekmiþtir. Hobi deyince keþke ekonomik imkânlar müsait olsa da bir yelkenliyle dünyayý dolaþabilsem.
-Hakemlik nereden çýktý? Nasýl oldu?
80 li yýllarda Hollanda’daki imkânlar bu güne göre çok fazlaydý. Baktým birinci kuþak insanlarýmýzýn dolduramadýðý faaliyetlerden biride futbol hakemliðiydi. Bende herkesle birlikte amatör olarak futbol oynuyor, maçlara gidiyor, tuttuðum takým maðlup olduðu zamanda günah keçisi olarak hakemi suçluyordum. Bir gün arkadaþlarla maçtan sonra Spijkenisse’de ki Hollanda Türk Spor Kulüpleri Federasyonuna gitmiþtik. Orada KNVB ile ortak hakemlik kursu düzenleneceðini öðrendim. Ben de diðer yedi kursiyer ile birlikte katýldým ve altý ay sonra diplomamý aldým. Ondan sonra Hollanda Futbol Federasyonu’nu Rijnmond bölgesinde kokartlý hakem olarak 8 yýl görev yaptým. Hakemlerin tarafsýz olduðunu da bu þekilde öðrenmiþ oldum.
-Bir gazeteci hem de yazar olarak Hollanda’daki Türk toplumunun güncesini çok yakýndan takip ediyorsunuz. Son yýllarda Hollanda toplumunda yabancýlara karþý bazen keskin ve aþýrý çýkýþlar oluyor. Bu Türk toplumuna nasýl yansýyor? Türk toplumunda da bir içe dönme, kutuplaþma var mý? Yoksa güzel þeyler de oluyor mu?
Türklerin Hollanda politikasýnda çok aktif, hem de her yelpazesinde. Hatta Hýristiyan partilerden tutunda Türkiye’yi dýþlayan aþýrý sað partilere kadar Türkler siyasette çok aktif. Bu Türkiye’den getirdiðimiz bir özellik mi acaba?
Hollanda’da Pim Fortuin önderliðinde baþlayan popülist akým hâlâ devam ediyor diyebilirim. Bu furyadan da baþta Türkler (Müslümanlar) olmak üzere yabancý kökenliler etkileniyor. Birde son yýllarda global ekonomik kriz diðer Avrupa Birliði ülkeleri gibi Hollanda’yý da vurdu. Tüm çabalara raðmen kriz bugüne kadar tam olarak atlatýlamadý. Bankalar battý, özellikle küçük esnaf olmak üzere inþaat sektörünü derinden etkiledi ve toplu çýkýþlara sebep oldu. Bu durum aþýrý saðcý partilerin ekmeðine yað sürdü. Diðer partilerde oy kaybetme korkusuyla yabancýlar üzerinde politika yapmaya baþladýlar. Hollanda demokratik bir ülke bunun uzun süre devam edeceðini sanmýyorum.
Biz Türkler siyaseti seviyoruz. Hollanda’da ikamet eden Türk kökenli vatandaþlar Avrupa’nýn diðer ülkelerindekilere göre siyasette daha fazla aktifler diyebilirim. Bu bana göre büyük bir baþarý ve iyi yönde gidiþ, çünkü kendileri hakkýnda karar alacak mekanizmalarda söz hakkýna sahipler. Bugüne kadar yönetiliyorlardý bu gün ise yönetime ortaklar. Artýk yabancý kökenlilerden Belediye Baþkanlarý, Daimi Encümen Üyeleri, Meclis Üyeleri, Milletvekilleri hatta Bakan Yardýmcýlarý çýkýyor. “Bir çiçekle bahar olmaz” demiþler. Madem demokrasi var o zaman herkes kendi görüþüne uygun parti seçmede özgür. Benim ekleyeceðim tek þey üye olduklarý siyasi partilerde kafa sallayan, parmak kaldýranlardan deðil, konuþan, fikir üreten, yönetim kadrosunda söz sahibi olanlardan olup, siyaset yapmalarýdýr.
-Siz de eski bir siyasetçisiniz. Yakýnda yerel seçimler var, tahmininiz nedir? (Bu soruyu yönelttiðimizde 3 Mart 2010 seçimleri gerçekleþmemiþti)
Yerel seçimler olduðu için genel deðil bölgesel olarak düþünmek lazým. Kamuoyu araþtýrmalarýna göre bu seçimlerde aþýrý saðcý partilerin oylarýný büyük oranda artýracaðý sosyal demokratlarýn ise oy kaybýna uðrayacaðý tahmin ediliyor. Hollanda’da ki yabancý kökenliler ve düþük gelirlilerin sosyal haklarý konusunda büyük çýkýþ yapan D66 partisi ise bu seçimlerin en kazançlý partisi olarak görülüyor. Dediðim gibi küçük yerleþim alanlarýnda CDA sandalye sayýsýný korur, yabancýlarýnda oturduðu büyük þehirlerde ise PvdA oy kaybetmesine raðmen denge saðlar diyorum.
-Yazý ne zaman baþladý?
On üç yaþýmda þiir yazmaya baþladým tabii onlara þiir denirse. Lise yýllarýnda bu çalýþmalarýmý daha da geliþtirdim. Birde yöresel olarak sanatçýlarý örnek alýyor insan. Þiirde Adanalý Ahmet Selçuk Ýlkan, düz yazýda ise Yaþar Kemal. Bunlarýn kitaplarýný okuyordum bol bol bu da bana ilham veriyordu. Küçük yaþlardan bugüne yazmýþ olduðum þiirlerimi “Daðarcýðým” ismini verdiðim bir defterde toplamýþtým. Daha sonra bunlarý kitap haline getirdim.
-Öykü de var, þiir de. Hangisi daha yoðunlukta? Çalýþmalarýnýzý biraz açar mýsýnýz?
Öykü yazmaya Hollanda’da baþladým. Öðretmen okulunu bitirip göreve baþlayýnca velilerin anlattýðý hayat hikâyelerini dinliyordum. Bu dini ayrý dili ayrý gurbet ellerde yaþadýklarý olaylar benim ilgimi çekiyordu. Bunlar kâðýt üzerine dökülmeli gelecek kuþaklara aktarýlmalý dedim. Yazarken de anlayýþ seviyesi en düþük kiþinin dahi anlayabileceði kadar açýk ve anlaþýlýr þekilde yazmaya çalýþtým. Seçtiðim öykülerden herkes bir ders çýkarsýn istedim. Herkese okutabilmek için duru ve herkesin anlayabileceði bir dille darb-ý meseller, atasözleri ve dramatize ederek, imgelere önem vererek yazdým.
Evet, þiire gelince. Türk müzik dünyasýnda ilk melodi þiir akýmýnýn baþlamasý þiirde akýcýlýðý getirdi. Þiir klipleri çekildi, CD ler hazýrlandý. Böylece yepyeni bir akým baþladý. Yazýlý basýnýn yaný sýra görsel basýn þiirin daha çok sevilmesini saðladý. Bu da diðer genç þairler gibi beni de kamçýladý. Daha çok þiir yazmaya baþladým.
-Yeni çýkan kitabýnýzdan bahsedelim, nasýl bir kitap? Neler var? Kimler var? Kaç zamanlýk bir emek? Bu süreçten biraz bahseder misiniz?
Bizim Ece Edebiyat, Kültür ve Sanat Dergisi Yayýnlarý arsýndan çýkan “Ölüm Teðet Geçti” kitabýmda nostaljik þiirlerin yaný sýra deðiþik mesleklerle yaptýðým röportajlar yer almakta. Þiirlerimin iskeletini; insan sevgisi, zayýfýn, güçsüzün yanýnda olma, doða ve vatan sevgisi oluþturuyor. Röportajlarýmda ise topluma mesaj aðýr basýyor. 45 yýl önce anne babalarý iþçi olarak gelmiþ olan ve bugün ise baþarýyý yakalamýþ onlarýn çocuklarýnýn çalýþmalarýna yer verdim. Kanada’da ikamet eden Sufi Müziðinin duayeni Mercan Dede, Almanya’dan Türk Halk Müziði Sanatçýsý Güler Duman, Hollanda Çevre ve Doða Ödülünü kazanan Sevim Zor, Rotterdam Belediye Baþkan Yardýmcýsý ve Daimi Encümen Üyesi Hamit Karakuþ, Hollanda Türk Ýslam Kültür Dernekleri Federasyonu Genel Baþkaný Arif Yakýþýr, Ressam, Heykeltýraþ ve Cam objesi Sanatçýsý Saniye Býldýrcýn, Müzisyen Semih Arýkan, Ýl Meclis Üyesi Zeki Baran ve Uluslararasý sertifikalý kaynakçý Ýsmet Deringöl ile yaptýðým röportajlarý bir solukta okuyacaðýnýzý umut ediyorum. Bu kitap dört yýllýk bir emeðin ürünü. Umarým kitap okurlarýn beðenisini kazanýr.
-Her meslek ve ilgi alanýndan þahýslarla röportajýnýz var, ayrýca konuklarýn bir kýsmý Hollanda toplumundan þahýslar, bir kýsmý da Türkiye’den gelenler. Röportajlar sýrasýnda bir farklýlýk oluyor mu? Sizin yaklaþýmýnýz veya konuklarýnýzýn tepkileri, ektileþimlerde farklýlýklar oluyor mu?
Konuklarýmdan olumsuz tepkiler aldým diyemem. Sadece randevu yapmak bir araya gelmek uzun zaman alýyor. Nede olsa hepsi Türk insaný Hollandalýlar gibi saniye saniye randevularýna sadýk deðiller. Bu arada kýsa bir anýmý anlatayým. Meslekten Hollandalý bir arkadaþýmla bir görüþmeye gidiyoruz. Randevu yerine 10 dakika önce varmýþýz arkadaþým arabadan inmedi “Neden?” dedim. “Saatine baksana daha 10 dakika var” dedi. Bizde ise 10 dakika önceyi býrak yarým saat geç kalmalar bile normal sayýlýyor. Diðer bir konu ise Türkiye’den gelenlerle yapýlan röportajlarda, yazý taslak halindeyken görmek istiyorlar. O zamanda güvensizlik gibi bir ortam oluþuyor. Hâlbuki biz tarafsýz ve objektif olarak gözlemliyoruz. Onlar ne anlatýyorsa yalýn ve duru olarak onlarý yazýyoruz.
-Kitabý Hollanda’daki (ve Türkiye’deki) okurlarýnýz nasýl edinebilirler?
Türkiye’de Bizim Ece Edebiyat, Kültür ve Sanat Dergisi’nden, Hollanda’da ise: [email protected]’a müracaat ederek temin edebilirler.
-Yeni çalýþmalar, bekleyen projeler var mý?
Öyküler ve röportajlardan oluþan yeni bir kitap üzerinde çalýþmalarým devam ediyor. Öykülerimin ana temasýný gurbetteki ikinci kuþak insanlarýmýzýn yaný sýra Türkiye’ye kesin dönüþ yapmýþ olanlar oluþturuyor. Röportajlarda ise yurtdýþýnda baþarýyý yakalamýþ genç nesil in çalýþmalarýn yer verdim.
-Merakla bekliyoruz, söyleþi için teþekkür ederiz.
YORUMLAR
Merhaba Mustafa bey,
yolumuz kesismis ama tanismamisiz :-) Platform'da 2006 - 2011 arasi galiba 4 veya 5 yil yazdim ama bir iki aya bir yazim yayinlandi. Ilk oykum, yanilmiyorsam, Oda Sanat' ta yayinlandi. 20 yil once Annifer/Cosmiscus binasinda Yusuf beyin duzenledigi yazarlik kursuna katildim.
Gerci Mavi Posta, Haber Hollanda, Ekin, Ufuk gibi mahalli gazete veya dergilerde yillarca yazdim.
Selamlar,
abdullah konuksever
mustafatoga
OdaSanat'ýn HOLLANDA'NIN YAZARLI bölümünde ki yazýlarýnýzý zevkle okuyordum. Dediðiniz gibi bir türlü karþýlaþmak nasip olmadý.
Þimdi ne yapýyorum ... 9 ay Manisa Salihli de yaklaþýk 3 ay Rotterdam'da kýzýmýn yanýnda kalýyorum.
Türkiye'de, Salihli Sanat Dostlarý grubu olarak sosyal-Kültürel etkinlikler organize ediyoruz. Manisa'da ki yerel basýna haberler geçiyorum.
Selamlar,
hotamisli
Selamlar
Abdullah