- 1065 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
MİSYONU TAMAMLADIK
MİSYONU TAMAMLADIK
Mart 1986’da ürkek adımlarla D66 siyasi partisinin Rotterdam belediye binasındaki parti meclis odasının kapısına yaklaştım. Bir taraftan kapıyı tıklatıyorum, diğer taraftan da tereddüt içerisindeyim. Acaba beni nasıl karşılayacaklar diye. Kapı açılıyor, içeri giriyorum.
Makale: Mustafa Toga / 2006
Íçeride ikisi bayan olmak üzere uzun boylu, sarı saçlı, mavi gözlü 3 kişi var.
- Hallo, diyorum.
Onlarda;
- Hallo, diyorlar.
- Ben Toga, diyorum. Partinize üye olmak istiyorum.
Gülümsüyorlar “ Elbette ” diyorlar.
Yüreğime serin sular serpiliyor. Oh..! diyorum içimden, Öylede pek zor değilmiş bir yabancı kökenli olarak Hollanda siyasi partisine üye olmak.
Böylece siyasetteki serüvenim başlıyor.
Hemen parti içerisinde aktif olarak çalışmaya başlıyorum. Benden başka Demokratlar 66 partisi içerisinde yabancı kökenli kimse yok. Ama ben bu bayrağı taşımaya, günü geldiğinde de haleflerime devretmeye hazırım. Diğer siyasi partilerde de bir kaç Türk kökenli üye var. O zamanlar Avrupa’da daha Türk TV kanalları yok, haftada bir gün yarım saatliğine Hollanda televizyonunda Türkçe “ Pasaport ” isimli program yayınlanıyor. Şimdi siyasi partilerde ön saflarda dört nala koşan gençlerimiz ise o günlerde daha 5-6 yaşında dünkü çocuk. “ Olsun...! Birilerinin bir yerden başlaması gerek “ diyorum.
TÜRKLER HOLLANDA POLİTİKASINDA
Öğretmen olmamın avantajıyla çevremdeki insanlara, lütfen sizde fikirlerinize uygun istediğiniz herhangi bir partiye üye olun çünkü sizler için sizler adına karar alanlar bu insanlar diyorum. Bizlerde aralarında olursak özellikle yabancı kökenli insanlar, Müslümanlar hakkında alınacak kararlarda ön yargılı davranmalarını engelleyebiliriz. Avrupalılara kendimizi daha iyi tanıtabilir az da olsa onların bizler hakkındaki fikir ve görüşlerine objektif olarak ışık tutarız, diyorum. Fakat insanlarımız çekingen, kararsız ama olsun diyorum. Okuyan gençlerimiz yetişiyor. Onlar elbette bu işin bilincine varacaklar, bizden bayrağı alıp daha ileriye götürecekler diyorum.
1986 YEREL SEÇİMLERİ DAĞ FARE DOĞURUYOR
Hollanda Anayasasında yapılan bir değişiklikle 1986 yılında 5 yılını doldurmuş yabancı uyruklulara yerel yönetimlerde seçme ve seçilme hakkı veriliyor. Hollanda da ikamet eden Türkler olarak bizler de Hollanda politikasına aktif olarak katılıyoruz ama maalesef dağ fare doğuruyor. Topu topu 14 kişi meclis üyesi seçiliyor. En acı tarafı ise Amsterdam, Rotterdam, Den Haag ve Utrecht gibi Türklerin yoğun olarak yaşadığı bu büyük şehirlerde tek bir üye dahi çıkartamıyoruz.
Derken 1990 seçimleri yaklaşıyor. D66’dan Rotterdam Büyükşehir Belediye Meclis üyeliği (Gemeenteraadsverkiezingen) için aday oluyorum. Diğer büyük partilerden de Türk kökenli adaylar var. PvdA’ dan Niyazi Terzi (Rotterdam), PvdA’dan Mahir Engin (Schiedam), G.Links’den Maviye Karaman (Amsterdam), PvdA’dan Tamer Demir (Deventer), CDA’da Ali Íhsan Ünal, VVD’ de Suzan Korbee-Yıldız gibi.
D66 MİLLETVEKİLİ DİCK TOMMEL “BAŞIMIZIN ÜZERİNDE TAŞIRIZ”
Bu arada boş durmuyorum, partinin ülke çapındaki her toplantısına katılmaya çalışıyorum. Yabancı kökenli birisi olarak parti içerisinde kendimi göstermeli, belli bir yerlere gelmeliyim, bunun bilincindeyim. Parti içerisinde eğitim, azınlıklar, sosyal hizmetler gibi komisyon çalışmalarına katılıyorum. Zaman zaman da tatsız olaylara şahit oluyorum.
O tarihte yine, D66 iktidarın küçük ortağı. Rotterdam’da ki bir parti toplantısına D66 milletvekili ve Bayındırlık, Ískan ve Çevre Bakan yardımcısı Dick Tommel ( Staatsscretaris van Volkshuisvesting, Milieu ) geliyor. Kürsüde konuşurken ben kalkıp bir şeyler soruyorum. Herkes dönüp bana bakıyor, çünkü şivemden yabancı kökenli olduğum anlaşılıyor. Birazda şaşkınlar görmedikleri, duymadıkları, beklemedikleri bir ortam “Nereden girdi bu yabancı aramıza ” der gibiler. Bu arada partililerden birisi “Bay Tommel ” diyor. Ülkemizdeki göçmen işçilerin çocukları okuyorlar, yavaş yavaş iş piyasasında üst kademelere geliyorlar, onların ilerdeki pozisyonları ne olacak ? diye soruyor. Sayın bakan yardımcısı hoş görülü. En temiz duygularla yanıtlıyor “ Biz sakson ırkı olarak yabancıları başımızın üzerinde taşırız ama baş yapmayız ” diyor. Bugün bu sözlerden çıkaracağımız kıssadan hisse “Anlayana sivri sinek saz, anlamayana davul zurna az.“ Herkes kendine göre bir yorum yapabilir.
BELEDİYE MECLİS ÜYELİĞİNDEN MİLLETVEKİLLİĞİNE
1990 da olduğu gibi 1994 ve 1998’de de Rotterdam Büyükşehir Belediye Meclis üyeliği için aday oluyor, parti listesinde 10. Sıraya kadar yükseliyor ama meclise giremiyorum. Aradan geçen zaman dilimi içerisinde Anakent değilde ilçe belediyesine yani ‘Deelgemeente Delfshaven/ Rotterdam’a, D66 listesi yedekten meclis üyeliğine giriyorum fakat başka semte taşınınca da bu görevden ayrılmak zorunda kalıyorum.
Toplam 12 eyalete sahip Hollanda’da, Güney Hollanda Eyalet Milletvekilliği için (Provinciale Statenverkiezingen Zuid-Holland) 2003 de, D66 dan aday adayı oluyorum. Parti iç tüzüğü gereği ön elemelerde 97 aday arasından 53. oldum maalesef 50 kişilik esas aday listesine girmedim.
Derken, yıllar yılları kovalıyor, Türk kökenli Hollanda vatandaşı yurttaşlarımızdan Milletvekili adayları çıkıyor. Bunlardan ilk önce PvdA’dan Nebahat Albayrak ve VVD’den Fadime Örgü Hollanda parlamentosuna giriyor. Daha sonra CDA’dan Coşkun Çörüz ve Nihat Eski, D66’dan Fatma Koşar-Kaya ve GroenLinks’den Nevin Özütok milletvekili oluyorlar.
Hollanda Parlamentosunda 6 Türk kökenli milletvekilini bir arada görünce, öyle bir seviniyorum ki, “Allah’ıma çok şükür rüyalarım gerçek oldu ” diyorum. Nihayet yıllar önce ektiğimiz tohumlar yeşerdi, meyve veriyor.
403 TÜRK ADAYDAN 180’İ MECLİSTE
7 Mart 2006 tarihinde yeniden yerel seçimler yapılıyor. Gazetelerde boy boy aşağıdaki haber yayınlanıyor.
Türk adayların yüzde 44’ü belediye meclislerine girmeyi başardı. Yeni yerel politikacıların üçte biri tercih oylarıyla seçilirken, yönetimlere listeden girenlerin büyük çoğunluğu da adlarına kullanılan ‘tercihli’ oylarla üst sıralara yükseldi.
İktidar ortakları CDA, VVD ve D66’nın büyük bir yenilgiye uğradıkları seçimlerde, ilk belirlemelere göre 180 Türk de belediye meclislerine girmeyi başardı. Araştırmalara göre, yabancıların yüzde 80’i oyunu PvdA’ya verdi. Tercihini sosyal demokratlardan yana kullanan yabancılarda Türkler yüzde 84 ile başı çektiler. Surinamlılar ve Antilliler yüzde 81 ile ikinci, Faslılar da yüzde 78 ile üçüncü sırada yer aldılar.
Hollanda’da 7 Mart tarihinde yapılan yerel seçimlere katılan toplam 403 Türk adaydan 180’i belediye meclislerine girmeyi başardı. Ínterajans tarafından yapılan araştırmada, önümüzdeki 4 yıl görev yapmak üzere seçilen 180 kişinin yüzde 33’ünün aday listelerinin alt sıralarında bulunmalarına rağmen, belediye meclislerine adlarına kullanılan tercih oylarıyla girdiği belirlendi. Yerel yönetimlere listedeki sıralamaya göre seçilen Türklerin büyük çoğunluğu da, aldığı tercih oylarıyla üst sıralara yükseldi.
Belediye meclislerine 134, Rotterdam ve Amsterdam ilçe meclislerine de 22’şer Türk girdi.
Ülke genelinde oyların yüzde 23,4’ünü alarak sandıktan birinci parti olarak çıkan PvdA (İşçi Partisi), Türk adaylarda da başı çekti. PvdA listelerinde yer alan Türk adaylardan 111’i yerel yönetimlere seçilirken, 22 kişi ile GroenLinks (Yeşil Sol) ikinci, 19 kişi ile de CDA (Hıristiyan Demokratlar Birliği) üçüncü sırada yer aldı. Yerel partilerden 10, SP’den (Sosyalist Parti) 8, VVD’den (Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi) 7 Türk seçildi. Tercih oyu sınırını aşan Türklerin 9’u CDA listelerinde yer alırken, GroenLinks de 7 kişi ile üçüncü oldu.
EKİLEN TOHUMLAR MEYVE VERİYOR
Bu haberi gazetelerden okuyunca nasıl duygulanıyor, nasıl mutlu oluyorum, anlatamam. Nereden nereye ? Baksanıza 14 üye idik şimdi olduk 180. Hani anavatanımızda sıkça söylenen bir slogan var “Türkiye seninle gurur duyuyor ” diye. Değerli belediye meclis üyesi arkadaşlar, sizin bu başarınızla gurur duyuyorum. Eski bir politikacı olarak bu yeni görevinizde hepinize üstün başarılar diliyorum.
SİYASİ MİSYONU TAMAMLADIK
Ben şimdi ne mi yapıyorum ? Sade vatandaş Mustafa Toga olarak, gençlerin önününü açmak amacıyla D66’da ki 17 yıllık aktif siyasi hayatıma 2003 yılında son noktayı koyuyorum. Artık “ Eleğimi eledim duvara astım. ” Bu arada yaşım da 50 oldu. Siyasi misyonumu tamamladım, zannedersem ...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.