- 643 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
YAŞAMAYI SEVMEK
Eskiden severdim hayatı. Sıcak yaz günü esen ılık rüzgar bile ısıtırdı yüreğimi. Kuşların şakımalarını sevinçle dinler, coşkuyla eşlik ederdim onlara. Duyduğum her şarkıyı sever, her söze inanırdım. Karşımdakine güvenmemem işten bile değildi benim için. Öyle ki; ormandaki aç tilkiye, masum görüntüsüyle kanardım...
Şimdilerde yaşamak o denli gereksiz ki gözüme; ne okuduğum kitaptan zevk alıyorum, ne yazdığım şiire saygı duyuyorum. Doğrusu, artık güzel şiirler de yazamıyorum. Sütlü çikolata pek bir tatlı geliyor, katlanamıyorum: Birkaç parça bitterle karartıyorum içimi...
Kuşların ötüşü bile başımı ağrıtıyor artık, çocuk ağlamasına dayanamıyorum. Eskiden kapım kapalı olsa bunalırdım, şimdiyse dört duvar arasında hapsoluyorum: Sanki bedenimi odalara kapatınca, aklım rahat duracakmış gibi...
Yüksek dozda boşvermişliğe ihtiyacım var benim. Aksilik ki, onu da beceremiyorum. Belki gülüp geçiyorum ama, acıların hücrelerime işlediğini hissediyorum. Sonra olur olmadık sıçrıyorlar dışarı, zapt edemiyorum...
Tüm bunları anlamlandıramasam da başta, şu aralar idrak ediyorum. Sanırım ben aşka boyun eğiyorum. O benden gidene kadar sevmez miydim hayatı? Geceleri terliyor, gündüzleri üşüyorum. E hal vaziyet böyleyken...
YAŞAMAYI İSTEMİYORUM...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.