HOŞGÖRÜ

İki kafadar parkta oturmuş, ağaçların hafif rüzgardan dans eden yapraklarını, çimlerin üstündeki rengarenk çiçekleri seyrediyordu. Salıncaklara binen, kaydıraklardan kayan, tahterevallide eğlenen çocuklara baktıkça özlemle çocukluk yıllarına gidiyorlardı. "Ne kadar güzel ve rahatlatıcı bir gün. İçime huzur doluyor adeta." dedi sarı saçlı olan. "Evet, bence de." diye karşılık verdi siyah, kıvırcık saçlı olan.
Tam o sırada iki çocuğun birbirlerine kum attıklarını gördüler. Bir yandan kum atıyor, diğer taraftan peş peşe hakaretler yağdırıyorlardı. Biraz sonra üçüncü bir çocuk da kavgaya dahil oldu. Baktılar olay daha da büyüyecek hemen oturdukları yerden kalkıp çocuklara müdahale ettiler. Çocuklardan kavga etme sebeplerini öğrendiler. Neymiş de biri kaydıraktan kayarken diğeri arka taraftan gelip ona çarpmış. Bunu nasıl yaparmış. Salıncakta daha fazla sallanan bir türlü inmek bilmemiş." İnmesem ne olacak?", "İnme de göreyim seni. Sonuna katlanırsın." tehditleri falan.
Kavganın sebeplerini dinledikten sonra sarı saçlı olan adam, saçlarını şefkatle sevdikten sonra çocuklara döndü: "Bakın çocuklar, bu park hepinize yetecek kadar büyük. Arkadaşça, dostça oynayabilirsiniz. Sadece hoşgörülü olmanız gerekiyor." dedi. Yanındaki arkadaşı da aynı yönde, güzel tavsiyelerde bulundu.
Kavgayı başlatan çocuk, merakla: "Peki amca, bunu nasıl başaracağız?" diye sordu, sevgi dolu adama.
Sarı saçlı adam kendisini ilgiyle ve merakla dinleyen çocuklara döndü, başladı anlatmaya: "İlk önce karşınızdakini dinlemeyi bileceksiniz. Hoşgörülü olmanın birinci yolu bu. Sonra tarafsız bir görüşle inceleyeceksiniz ve ondan sonra ona cevap vereceksiniz. Konuştuğunuz kişinin sözlerini hoş görü ile karşılamayı öğrendiğiniz zaman herkes sizi hayran hayran dinleyecektir." dedi.
Yanındaki kıvırcık, siyah saçlı adam ona destek verdi ve ekledi: " Bu, oyunda da aynıdır, oyunun kurallarına uyup, arkadaşlarınızın küçük hatalarını hoş karşılarsanız, didişmeler, kavgalar son bulur."
Sarı saçlı adam: "Evet, arkadaşımın da söylediği gibi hoşgörü çok önemli, hoş görülü olursanız başkalarının söyledikleri sözlerde doğru olan tarafı kabul etmek konusunda güçlük yaşamazsınız. Karşınızdaki karşınızdakiler de size aynı şekilde davranacaktır, düşüncelerinizin gerçek olanlarını seve seve benimseyeceklerdir. Bu da sizi mutlu edecektir. Haydi şimdi doğru oyuna." dedi.
Çocuklar anlatılanları anladıklarını ima ederek amcalara teşekkür ettiler ve oyunlarına kaldıkları yerden devam ettiler.
İSMAİL MALATYA