- 2526 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Basmalık Yada Bir Galak Tezek
Basmalık,
İstopun, güreşin, ip atlamanın, tek kale maçların, söbenin, saklambaçın, hotak’ın hasılı çocukluğumuzun geçtiği sonradan “belleme” ile “tezek” olup kış günlerinin vaz geçilmezi platformdan bahsedeceğim.
İşin orijini “ahır görmekle” başlardı. Hemen her evin önünde yarı bahçeyi kaplayan bir alan bu platformun vazgeçilmez merkeziydi. Hayvan barınaklarının günde en az iki kez tahliyesiyle bütün bir kışın toplama alanları.
Başka yer yokmuş gibi bazen kahvaltı sinileri bazen de köyümün beş çay dedikoduları buralarda şekillenirdi. Şimdilerin kuru bayat sanal paylaşımlarına nispet.
Çocukluğunuzun gündüzlerinin çoğunluğu burada geçerdi. Tüm oyunlar,tüm kavgalar, tüm ağıtlar burdaydı. Kale taşları buraya konurdu kalecinin sağlığı açısından. Böylece mahallenin hep sefili ya da yetimi değil de topun sahibi bile kalecilik yapmaktan kaçınmazdı. Güreşin bile doğal minderi bu platformdu sırtınızdan ve evinizden hiç pire eksik olmasa da. Tabii bi de yağmur yağmayaydı. O zaman ilk doğal haline dönüverirdi kokusuyla.
Sonbahar başlarında imece usulü mahallenin gençleri yarışırcasına “belini kapan” gelirdi basmalığın en sert ünitesinde zıplaya zıplaya kesik çizgiler çizmeye, bellemeye. İki karış ebatlarındaki kesme tezekler şekillenince mahalleyi de mayıs kokusu yeniden sarardı en kesif bir şekilde. Hele de sonunda harbiden “gezen tavuk” yumurtasının öğün yağı/sade yağ ya da bildiğimiz şekliyle tere yağı ve de olmazsa olmazı yufka ekmeğiyle buluşmasıyla yapılan ikramının muhabbeti finale de vasıl olunduğunun habercisiydi.
İlk labirent kavramını annelerimizin maharetli kurutma amacıyla tezekten duvar örme sanatından öğrenirdik yürümeye başladığımız andan itibaren.
En sevimsizi de son baharda okuldan aç ve yorgun gelipte “aman yağmur geliyor tezek çekilecek eve” anne narası var ya. Gece yarılarına kadar acelecilik ritmiyle yüzlerce kez gidip gelmelerle o tezeği eve taşımaktır zor olan.
Hele bi de kış günleri en az çanta cesametinde koltuğumuza kıstırılan okula tezek götürme seromonisi var ki biz emsallerin unutulamazlarındandır.
Kışın tek yakıtı da budur oysa. Gaz yağına emdirilen partiküllerle tutuşturulan sobanın is ve kokusu ısınmanın başlangıcıdır aynı zamanda. Sobada kapladığı hacim kadar külü de olsa başka ısınma alternatifiniz de yoktur zati.
Çoluk çocuk yaşlı genç sobanın bulunduğu odaya sıra sıra dizilen yer yataklarında uykunun dibine vurmasına rağmen hiç soba zehirlenmesiyle kaşılaşılmamasının izahı yoktur. Boğazınızı yakıp kavuran kömür dumanına inat.
YORUMLAR
Kokusu neyse sayın Hamoglu, yanınca tezegin sobayı dolduran külünü boşaltmak büyük dertti.Ama zehirlenme korkusu asla yoktu.Yazınızı okumak güzeldi.Saygılar.