- 969 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
VE İŞTE BİTTİ!
Bir çocuk sabahın erken saatlerinde dışarı çıktı. İşte çocukluk geçmişiniz, dedi.
Burada bakire rüyalarınızı hayal ettiniz. Devedikeni kırılmış bir gül gibi aynen.
Ruhun ortaya çıkmasıyla üzüntüler yaşandı o aşk yeşeren kalplerde. Uzaklara baktılar hep birlikte, koridorda şarkılarını söylediler ve bir zambak büyüdü. Gerçeği rüyaya dönüştüren iki kalp vardı. Bir acıyı taşımak çok zordur.Fakat yük taşımak daha kolaydır.
Zamanlama süperdi doğrusu, bütün güneş soğuk olurdu o zamanlarda fakat bu kez başkaydı.Konuşmada farklıydı bu kez, ukala,hadsiz ve kendini beğenmişlik tarzında bir konuşma olacaktı, bu baştan belliydi. Burada ki herşey gibi o da sahte idi; ve başladı: Ben başarılıyım, sen şanslısın, ben güçlüyüm, sen atılgan. Aşık olmak genellikle aldatmacadır. Ancak sevgi gerçektir. Öyle bir baktı ki gözlerine, korktu.
Bir erkeği ve kadını oldukları nitelikte kabullenerek büyüleyerek, zevk alarak ağırlamaktı asıl niyet ama düşüncelerin farklı bir boyuta gittiği bir zamana denk gelmişti herşey.
Gün ağır olduğunda ve hayat soğuk hissettiğinde içini ısıtabilir aşk ve seni iyi eden kelimeler orada olabilirdi, belki bir bakış söyleyebilir sana o anın anlamını . ‘‘Evreni sonsuz gören kendini ölümsüz zanneden küstahlardan olmak istemezdim’’.derken zaten öyle biri olduğunu göremiyor muydu?
Annesi olmayan güneşin son ışıkları onun için karanlıktı çünkü artık onun için heryer bir mezarlıktı. Aşktan birhaber biri için ne yapsan boştu. Yüzmekten korkan ve ağlayan bir çocuktu o ama öğrenmekte istiyordu çünkü yüzmeyi seviyorum,dedi.
Boğulmaktan korkuyorum ama sudan değil. Ben sadece seni sevdiğimde aşkın içinde boğulmaktan korktuğum gibi savaşıyordum bu aşkla,olmadı, dedi
Nasıl mı bitti?
Özlemeyi bıraktı.Suskun kaldı.Konuşmak belli ki bir işe yaramayacaktı. Ne derse desin, her halükarda maçı kazanmasına izin veriyordu. Bağırmak için çok geç kalınmış, kimsenin duyamayacağı ve durdurmak için çok geç kalınmış bir yerde sadece verdiği bir bağlılık yemini onları tutuyordu ve artık o da çoktan bitmişti.Umudunu kestiği anda yeni yerlere doğru yelken almanın zamanı çoktan geldiği belli oluyordu. Artık herşey boş ve artık hiçbirşey eskisi gibi değildi.Yarım aksak hayallerde kalan duygularla limanda duran üzerinde kocaman harflerle ‘‘GİTTİ GİDİYOR’’ yazan son gemiye bindi ve arkasına bile bakmadan ufukta batmakta olan öksüz güne baktı, derin bir nefes çekti, içi yandı.Gözlerinden akan yaşlara dokunmayacak kadar gururluydu ama o damlalar ile ferahladı. İşte bu yeni limanlara yelken açmanın anlamıydı. O’ da aynen öyle yaptı.Başka limanlara yelken açtı...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.