İncir...

• 2 Ekim 2017 Pazartesi 21:03:06

...
İlkbaharda yaprağı kozalağı çıkar,
Düşen yağmurlar tertemiz yıkar,
Her gelen güne güler yüzle bakar,
Yaprağı kozalağı kopunca süt akar...

Yaz mevsimi sıcaklar yüzüne vurur,
Temmuz sonunda meyveye durur,
Meyveleri sarksa da yoktur gurur,
Çok sıcak olunca güneş kavurur...

Güz mevsimi tadı daha başka olur,
İki üç incirle doyuran enerjiyi bulur,
Kopar ye... Söylediğin işte tat budur,
Yarabbi her meyvede bu tadı buldur...
...
Zaman durmaz geçer ne seni dinler ne zengini ne de fakiri... Geçen gün, geçen aylar, geçen mevsimler, geçen yıllar ömürden geçer.Yaz mevsimi sona erdi sonbahar mevsimine gireli ise bir ay oldu hatta ikinci aya da yeni girdik.Her yerde güz mevsiminin serinliği her yerde güz mevsiminin tatlılığı var...

Bu tatlılığı, bu güzelliği görmek doyasıya yaşamak gerek...Kim bilir belki de gelecek güz mevsiminde kimler göç etmiş olacak bu dünyadan.Daha geçen güz mevsiminde babamın ve annemin yanına uğrar selam verir hal hatırlarını sorar dualarını alırdım.Allah razı olsun kendileri de bizleri dört gözle bekler üç dört gün uğramadığım zaman niye gelmedi diye düşünmeye başlarlar kendileri arardı...Ama şimdi gittiğimde babam yok artık annem ise gelinleri ve torunları ile...
...

Yaz meyvelerinin en güzeli en tatlısı olsa da güz mevsimi gelip havaların serinleyip üzerine nemin düşmesi ve kabuklarının yarılması ile başka bir tatlılık gelir incire.Hele de elinizin altında hemen koparılacak yerde ise bir başka güzel olur. Kabukları yarılan incir güz mevsiminde bu günlerde sabahın ilk saatlerinde buz gibi olur...
...
Ailemin oturduğu yerde bu gördüğünüz incir ağacından bahçenin tam köşesinde bir tane vardı. Yaz mevsimi girip Temmuz ayının sonuna doğru bu güzelim ağaç meyveye durur bundan sonra da bu ağaçtan incir koparırdık. ilkokul,ortaokul ve liseye gittiğim yıllarda cennet meyvesi olan bu meyveden koparıp doyasıya yerdik.Bu mevsim geldiğinde ise tadı bir başka olur sanki ballanırdı.Üniversiteyi memleketimde Hatay Eğitim fakültesinde okuduğumdan her hafta sonu ailemin yanına gelir annemin yaptığı sıcak yemeklerden ve bahçenin köşesindeki incir ağacından incir koparır afiyetle yerdim.

Rahmetli babam da bu incir ağacından taa şeker hastası olduğunu öğrenene kadar bol bol yedi.Şeker hastası olduğunu öğrendikten sonra nefsine hakim olamadığından bu güzelim incir ağacını kesmeye karar verdi.
Yapma baba kocaman meyveye durmuş incir ağacı kesilir mi? Biraz nefsine hakim ol,karnını doyasıya tıka basa yiyeceğine bir tane nefsini öldürecek kadar ye... Bizler, torunların, gelen misafirler bu ağaçtan incir koparıp yiyorlar dediysek de nafile...
...
Öfkeyle tahrayı eline almış kimsenin evde olmadığı bir gün incir ağacını kökünden kesmiş.Meslek hayatına başlayalı üç yıl olmuştu. Yaz tatillerinde ailemin yanına geldiğimde evimizin bahçesinde bu güzelim incir ağacı yoktu artık.Yaz mevsimi incir yetim zamanı gözümüz devamlı bu incir ağacını arardı.Köye gider ninemlerin bahçesinden topladığımız incirlerden yerdik.Güz mevsiminde ise bu incirleri yiyemezdik.Çünkü diğer incirlerde Eylül ayının ortasında incirden eser kalmazdı.Ama bu dediğimiz incir ağacı Ekim ayının sonuna kadar meyve verirdi.
...
Aileme tayinim buraya çıkmadan ilk işim ev yapmak için arsa almak olduğunu söyledim.2002 yılında da Girne Mahallesinde şimdiki evimizin yeri olan yeri aldım.Arsanın köşesine de bu güzelim incir ağacından dikmek için ant içmiştim...
...
Zamanı kim durdurabilir ki...Doğu görevini Şanlıurfa’da yaptıktan sonra tayinim Gaziantep İslahiye’ye çıktı.İlk işim ev yapmak için aldığımız arsaya müstakil ev yapmak ve bahçenin köşesine de bu incir ağacından dikmek oldu.İlk yıllar birkaç meyve veren ağaç zamanla şimdiki halini aldı bu yıl da şimdiye kadar bu ağaçtan doyasıya incir yedik.

Müstakil evin bu yanı güzel işte...Bahçende nefsini öldürecek şekilde elini hemen uzattığında koparabileceğin meyve ağaçlarından olması...Erik,şeftali,nar,limon,asma,incir...
Hepsi birbirinden güzel hepsi birbirinden hoş ama incirin yeri gerçekten başka...
Hele bu mevsimde başındaki birkaç incirin görüntüsü de tadı da bir başka...

Kutsal kitapta adı geçen altı meyveden biridir incir. Cenab-ı Hak (c.c), sekiz ayetli Tin sûresinin 1. ayetinde meâlen şöyle buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim 1-Yemîn olsun tîn’e (incire) ve zeytine!(*)
...
Her sabah aşağıya evimizin bahçesine indiğimde ilk işim dalında duran meyvelere bakmak şöyle bir merhaba demek olgunlaşmış olanları koparmak bismillah diyerek de yemek olur.Her yıl Ekim ayının sonuna kalan incir ağacının meyveleri bu yıl bitmek üzere...Her dalda birkaç tane kalmış havaların iyice serinlemeye başlaması ile bunlar da olgunlaşır ağaç kozalaksız incirsiz kalır.İlkbaharın gelmesini yaprağa ve meyveye durmayı dört gözle beklerler.

02.10.2017
Hasan Kaya
Eğitimci-şair-Yazar