- 443 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
HASTA HOROZ
HASTA HOROZ
Kasabanın yanında küçük bir çiftlik vardı. Bütün hayvanlar iş bölümü yapmışlardı. Tavuk yumurta, koyun süt, arı bal veriyordu. Eşek yük taşıyor, köpek çiftliği koruyordu.
Horoz ise erkenden uyanıyor, “üürü üüü, üürü üü” diye ötüyordu. Onun sesini duyan uyanıyordu. Böylece çiftlikteki hayvanlar güne başlıyorlardı.
Bir sabah horozun sesi duyulmadı. Böylece hiçbir hayvan uyanamadı. Çiftlikte derin bir sessizlik meydana geldi.
Öğleye doğru uyanmaya başlayan hayvanlar merakla birbirlerine bakmaya başladılar. “Horoz öttü de biz mi uyanamadık?” diye şaşkınlıklarını gizleyemediler.
Koyun, arı, köpek, inek işin aslını öğrenmek için horozun kümesinin önüne gittiler.
Koyun:
-Horoz kardeş… Horoz kardeş… Beni duyuyor musun?
Köpek:
-Horoz kümesinde değil galiba. Olsaydı sesimizi duyardı.
İnek:
-Başına bir iş gelmiş olmasın?
Arı:
-Ben kümese girip bir bakayım.
Eşek de uyanıp koşarak geldi:
-Gir de bak! Horoz kardeşe bir şey mi oldu? Yoksa o öter bizi uyandırırdı.
Arı kümesin penceresinden içeri girdi. Horozun uyuduğunu gördü. “Herkesten önce uyanıp, tüm hayvanları uyandıran horoz hala uyuyor.” diye düşündü ve dışarı çıktı.
Arı:
-Arkadaşlar, horoz uyuyor.
Koyun:
-Uyuyor mu?
Arı:
-Evet, uyuyor.
Köpek:
-Ne uyuması bu?
İnek:
-Öğlene kadar horoz uyur mu? Hasta mı yoksa?
Eşek:
-Birbirimize soru sorup duracağımıza uyandıralım. Eğer hastaysa tedavi ettirelim.
Koyun:
-Arı kardeş sen tekrar kümese gir de horozu uyandır.
Köpek:
-Uyandır da çaresine baktıralım.
Arı tekrar kümese girerek:
-Horoz kardeş uyan! Horoz kardeş uyan! Ne uyuyorsun bu saate kadar. Herkes merak içinde dışarıda seni bekliyor.
Horoz ağrılar içinde uyandı. Kısık bir sesle:
-Hastayım galiba arı kardeş.
Arı:
-Galiba değil, hastasın. Sesin bile kısılmış. Haydi dışarı çıkalım, veterinere gidelim.
Hasta Horoz:
-Dışarı çıkacak halım yok ki. Bırak beni uyuyayım.
Arı:
-Uyuyarak iyileşilmez ki. Muayene olmak, ilaç kullanmak gerekir.
Hasta Horoz kanatlarıyla duvara tutuna tutuna güçlükle dışarı çıktı. Hasta Horozu bu durumda gören arkadaşları çok üzüldüler.
Hasta Horoz kümesten çıkana kadar veterineri çağırmışlardı bile.
Veteriner:
-Seni çok bitkin görüyorum horoz. Neden kendine dikkat etmedin?
Hasta Horoz
-Sorma veteriner, her tarafım ağrıyor. Yutkunmakta güçlük çekiyorum.
Veteriner:
-Merak etme şimdi seni muayene eder, gerekli ilaçları veririm. Birkaç güne iyileşirsin.
Koyun:
-Geçmiş olsun horoz kardeş. Çok geçmiş olsun.
Hasta Horoz kısık bir sesle:
-Kusura bakmayın arkadaşlar sizi bu sabah uyandıramadım.
Köpek:
-Olur öyle şeyler arkadaşım. Üzülme. Yeter ki sen iyileş. Daha çok uyandırırsın bizi. Geçmiş olsun, meraklar içinde bıraktın bizi. Seni gördüğümüze bile çok sevindik.
Veteriner:
-Daha fazla konuşturmayın hata horozu. İlaçlarını içip dinlenmeye ihtiyacı var.
Arı:
-Horoz neden hastalanmış olabilir veteriner bey?
Veteriner:
-İçtiği su ya da besin yoluyla hastalanmış olabilir.
Eşek:
-İyi temizlenmemiş besinlerden mi yemiş yoksa?
Veteriner:
-Bilemiyorum ama hastalığı ciddi. Vereceğim ilaçları düzenli olarak içmesi gerekir.
İnek:
-Hastalıklardan korunmak için vücut ve çevre temizliğimize özen göstermeliyiz.
Koyun:
-Hastalıklara karşı vücudumuzun direncini artırmak için aşı olmalıyız.
Arı:
-Temiz havalı yerlerde dolaşmalıyız.
Köpek:
-Yiyecek ayrımı yapmamalıyız.
Eşek:
-Evet, sağlıklı olmanın en önemli koşulu dengeli beslenmektir.
Hasta Horoz:
-Doğru söylüyorsunuz arkadaşlar. Bundan sonra daha dikkatli olacağım.
Veteriner:
-Arkadaşlarının önerilerini dikkate alman beni çok mutlu etti. İlaçlarını da düzenli kullanırsan çiftlikteki bütün hayvanları mutlu edersin. Şimdi ilaçlarını iç kümesine gir dinlen. (Hayvanlara dönerek) Şimdi buradan gidelim. Hasta Horozu konuşturarak daha fazla yormayalım. İyi dinlenirse daha çabuk iyileşir.
Hasta Horoz veterinerin verdiği ilaçları içti, dinlendi ve iyileşti. Sabah erkenden öterek herkesi uyandırmaya devam etti. Arkadaşlarının önerilerine dikkat etti ve bir daha da hastalanmadı.
İSMAİL MALATYA