- 1092 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Karalar ve Denizler
Ayaklarımın dibine kadar ulaşan dalgalar, sanki ısrarla karayı kucaklamaya çalışıyordu ama her seferinde başaramayıp, geri çekilmeleri çok üzücü… Bu ısrarın bir sebebi olmalı? Bu sırrı çözmeye yetecek kadar zamanım ve tütünüm var neyse ki!
Belki de her şey Tanrı’nın yalnızlığıyla başlamıştı. Dünyadan önce insanlar yaratılmış ve ilk yasak konulmuştu bile… Kadınla erkeğin görüşmesi yasak! Ancak içlerinden bir çift, her fırsatta bu yasağı bozmuş ve görüşmek için her fırsatı kullanmıştı. Neden yaratıldıklarının anlatıldığı o büyük toplantıda bile bu onların umurlarında olmamış, sadece derin derin bakışmışlardı. Bu durum Tanrı’da kızgınlıkla karışık bir hayranlık oluşturmuştu aslında…
Sıra dünyanın yaratılışına gelmişti. Ancak bunun bir manası olmalıydı. Ne olmalıydı? Ne? Koskoca yaratıcıyı bile düşündüren bu mana ne olmalıydı? Evet bu güzel bir sebepti aslında... Kaşları çatık ama gülümser bir şekilde birden çiftimize baktı Tanrı! Cezalarını çekerek aşklarını yaşamaya razılardı nasılsa... Çiftimizin erkeğinden denizler, kadınından ise karalar yaratıldı ve diğer insanlar bunu anlayabilmeleri için dünyaya gönderildi. Sonsuza kadar yan yana ama hiçbir zaman bütünleşemeyen çiftin hikâyesini çözebilmek için buradaydılar artık.
Belki de bu yüzden, sevgililerin en güzel buluşma yeri her zaman kıyılar oldu. İlk öpücük, ilk kucaklaşma bu hırçın çiftin hasret dalgalarından cesaret buldu belki de... Buna saygı duyarak, her fırsatta kucak dolusu toprakları dalgaların arasına atarak, gideceğim bu dünyadan... Cesaretiyle tüm insanlığa hayat veren çifti her seferinde biraz daha bütünleştirmeye çalışarak gideceğim.
Sezer TÜREMEN 18/07/2017
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.