- 1416 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
TÜRKİYE'DE KADIN OLMAK
Komşu oğlanın gözleri eteğimizde
Kimler merak etmiyor memelerimizi
Siz büyüttünüz sabah vakitleri bu kadınları
Başlarını okşayacaktınız, bacaklarını ellemek yerine
İçtikleri sigarayı ömürlerine şeytan olarak görecektiniz
Siz sigarayı kaldırıp organlarınızı koydunuz
Neden çıkarmadınız o rujları çocuklardan
Çok mu sevdiniz taze hayatları emmeyi
Siz büyüttünüz bu kadınları bayat şekerlerle
Ah söylemeselerdi o eksik parçalarını
Masalarda duymasalardı gece yataklarının halini
Ah keşke babaları bu kadınları sevseydi
Koca adamlara kalmazdı küçük kolları
Dünyayı kınanız yıkasın
Biri şu gelinliklerini çıkarsın çocuklarımdan
Kanı bulaştı gençliğimin
Siz büyüttünüz bu tacavüzlerinizle
Hakim bey dedik
Biz bunu hak etmedik
Yetişin analarım
El kadar kızlarınız yastıklarını tanımıyorlar
Siz yaktınız bu kadınların sıcacık uykularını
Kemerleriniz yansın
Bu kadınlardır
Onun korkusuyla başlarını çevirecek
Bu şiir Neda Olsoy’un ‘’Türkiye’de Kadın Olmak’’ adlı şiiridir.
Evet, ne yaman bir çelişki yaşanmaktadır ülkemizde. Yoksulluk, kirli elleriyle gizlemeye çalışırken yüzünü, korkulara gebe kadınlarımızın sessiz çığlıkları yankılanır kulaklarımızda. Ne kadar güçlü görünmeye çalışsalar da hep bir korku vardır tertemiz yüreklerinin bir yerlerinde gizlenen. İnce, kırılgan bedenlerinde taşır dururlar yaşamın kahredici yükünü büyük bir onurla. Toplumun, kadına uyguladığı şiddet, aşiretin oy birliğiyle aldığı ölüm kararı, namusunu temizleme adına işlenen cinayetlerin duyuruları magazin basınında içi boşaltılarak verilir çoğu kez sekiz sütuna manşetten. Magazin basını ya da boyalı basın haberlerin içini boşaltırken toplumun da içini boşaltır.
Şiirlere konu olan; anamız, avradımız, yarimiz, bizim kadınlarımız gözükmezler ortalıkta. Onlar adına, onlara yabancı olan kadınlar boy gösterirler boyalı basında, televizyon kanallarında. Toplum, yanlış yönlendirilir çoğu kez. Eğriyi doğruyu bilmeyen topluma, yanlışlar doğru gibi anlatılır. Meta haline getirildiklerinin farkına varamayacak kadar şöhretin büyüsüne kapılan kadınlarımız kendilerinin bile inanmadıkları düşüncelerle avunur dururlar yaşamları boyunca.
Yıllarca rekabetin, çok sesliliğin erdeminden dem vuran sermaye egemen yönetimler dünyayı tek Pazar ve kadını cinsel sömürü haline getirerek, oluşturduğu gürültüyü çok seslilik olarak yutturmayı hala becerebilmektedirler. Gözlük reklamından, araba reklamına kadar cinselliği öne çıkarılarak kullanılan kadınlarımızın yazgısı değişmez. Küresel bombardıman, yeni dünya düzeni, tek sesliliği, metalaştırmayı gözümüzün içine baka baka yaşam biçimimiz haline getirmeye çalışmaktadır. Bu işi becerebilmek için de işe toplumu kör etmekle başlamaktadır. Gözleri görmeyen toplumların baktıkları yer sesin geldiği yöndür. Toplumumuzun ve kadınlarımızın gözleri açılacaktır, bundan kimsenin şüphesi olmasın. Anamız, avradımız, yarimiz; cinsellikleri ön plana çıkartılmadan, istismara uğratılmadan, sömürülmeden kadın olmanın onurunu yaşayacaklardır elbette
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.