- 803 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
CELLADIN TÖVBESİ
• İNSANLARA KAN KUSTURAN, ÖLÜM MAKİNASI BİR KATİL...
• KATİLİ YAKALAMAK İÇİN KURULMUŞ ÖZEL BİR EKİP...
• KATİLİN PATRONU TARAFINDAN KENDİSİNE VERİLEN BİR GÖREV...
• O GÖREV KATİLİN İNSANİ DUYGULARINI GÜN YÜZÜNE ÇIKARIRSA...
• TÖVBE ETMEK İSTEYEN KATİLİN GEÇMİŞİ YAKASINI BIRAKACAK MI?
• KATİLİN PEŞİNDEKİ ÖZEL EKİP KATİLİ YAKALAYABİLECEKLER Mİ?
• EN ÖNEMLİSİ! KATİLİN TÖVBESİ KABUL EDİLECEK Mİ?
TÜR: TASAVVUFİ - POLİSİYE
YAZAN/YÖNETEN: ETHEM ULUSU
YAPIM: T.S.O.B.
KARAKTERLER
KURŞUN ATEŞ: Katil
VARİL HAMZA: Katilin patronu
TABUT TÜMER: Varil Hamza’nın sağ kolu.
KARANFİL RECAİ:Varil Hamza’nın yeni düşmanı
ŞAMİL USTA:Kurşun Ateş’in ağabeyi. Ustası
ALİ AMİR: Kaiiin peşindeki özel ekibin lideri
FERDİ KOMİSER: Ali Amir’in sağ kolu. Karanfil Recai’nin adamı
BAŞAK:Ağır ceza Hakimi. Varil Hamza’nın belalısı.
FIRAT: Başak Hakim’in ikizlerinden oğlu.
DİCLE: Başak Hakim’in ikizlerinden kızı.
CELLADIN TÖVBESİ.
ALİ AMİR: Bu katil artık çok olmaya başladı. Kaç yıldır işlemediği cinayet, yitirmediği hayat kalmadı namussuz şerefsizin. Dün emniyet müdürümüz beni çağırdı ve katili yakalamamız için emniyet içerisinde oluşturacağımız özel bir ekip tahsis etmemizi istedi. Bu ekibin başına da beni layık gördü. Şimdi Ferdi Komiser’den katil hakkında kısa bir bilgi alalım, ardından da katili nasıl icabına bakarız onun muhasebesini yapalım. Buyrun Ferdi Komiserim.
FERDİ KOMİSER:Öncelikle hepiniz hoş geldiniz arkadaşlar. Bugün buraya toplanmamızın amacı son 2 yılda işlediği faili meçhul cinayetlerle ün yapmış katil Kurşun Ateş içindir.Kurşun Ateş 1988 Şırnak doğumlu. Baba adı Kemal, Ana adı Rabia. 6 çocuklu Kemal ile Rabia çiftinin en küçükleri.Hayvancılık ve çiftçilik yaparak geçinmeye çalışan aile, kış aylarında da Aydın’a mevsimlik işçi olarak gelirlerdi. Bundan tam 10 yıl önce de Aydın’a Lübnan’lı milyarder Efraim Muhammed Haluk’un incir bahçesinde çalışmak üzere gelmişlerdi. Genç iş adamı Efraim Muhammed Haluk o gün yalnız başına İncir bahçesinde yorgunluktan olsa gerek uyuyup kalan Kemal’in en büyük çocuğu Cennet’e zorla sahip olmuştu. Tabi bunu öğrenen Kemal namusunu temizlemek için Lübnanlı milyarder Efraim Muhammed Haluk’un kafasına sıkar. Ünlü milyarderin arkasındaki güç ise o gece incir bahçesini basarak tüm aileyi kurşuna dizer. Yalnızca iki kişi kurtulmuştur o cehennemden. Bir tanesi Kurşun’un 2 numaralı ağabeyi Memduh. Diğeri ise Kurşun Ateş.
ALİ AMİR: Peki bu Kurşun Ateş’in asıl adı ne?
FERDİ KOMİSER: Asıl adı kimse tarafından bilinmemektedir. Emniyet kayıtlarında çok araştırdık ama bulamadık. Sanki birileri bu katilin tüm geçmişini silmiş, bize de çocuk avutur gibi mahalle muhtarının dahi ulaşabileceği bilgileri vermişler. Ama ben boş durmadım tabi. Bu Kurşun’un işlediği tüm cinayetlerin ortak yönünü buldum. Bu Kurşun Ateş var ya Amirim, değerli meslektaşlarım öldürdüğü her maktülün alnına bıçakla x harfi kazıp çöp variline atıyor. Cinayet Şube de araştırdım bunu yapan tek adam Varil Hamza.
ALİ AMİR: Ne yani Ferdi Komiserim şimdi siz bu cinayetleri Varil Hamza’nın mı işlediğini iddia ediyorsunuz? Hayatta inanmam!
FERDİ KOMİSER: Cinayetleri Varil Hamza işlemese bile mutlaka bir parmağı olabileceği kanısındayım. Bu tip cinayetleri ondan başka kimse işlemez bu memlekette.
ALİ AMİR: Pek ya maktüllerin alnına kazınan x harfi neyin nesi?
FERDİ KOMİSER: Detaylı olarak bilmesem de tahmin yürütebiliyorum Amirim.
ALİ AMİR: Tahminin ne peki Ferdi?
FERDİ KOMİSER: Amirim katil burada bizlere bir mesaj vermek istiyor. X harfi bilinmeyen demektir litaratürde. İşte katil öldürdüğü insanların alınlarına x harfi kazarak ben bilinmezim, kimse beni bilemez, bulamaz, yakalayamaz manasında peşindekilere mesaj, daha doğrusu göz dağı veriyor. Çöp variline atması ise tesadüf değildir. Bugüne kadar işlediği 182 cinayetin tüm cesetlerini çöp varillerinden alınlarında x harfi kazılı şekilde topladık.
ALİ AMİR: 182 cinayet. Bu Kurşun Ateş’in arkasında mutlaka birileri var Ferdi. Bu Varil Hamza’da olabilir, başka birisi de. Ama mutlaka birisi var bu katilin arkasında. Yoksa bu kadar cinayeti tek başına işleyip de elini kolunu sallaya sallaya gezemez ulu orta yerde.
FERDİ KOMİSER: O vakit emredin Varil Hamza’yı alıp geliyim Amirim.
TABUT TÜMER: Patron aynasızlar geldi. Seni soruyorlar.
VARİL HAMZA: Buyursunlar Tümerciğim. Kim bilir yine neyi çözemediler de ağalarından yardım istemeye geldiler.
TABUT TÜMER: patron bu sefer sanki yardım için değil de tutuklamak için gelmiş gibiler. Dışarısı zargo kaynıyor.
VARİL HAMZA: Benim mekanımda beni öyle kelepçeleyip götürecek adamı çöp variline atar ardından da çöp kamyonun da prese sokarım. Git söyle şu kapıdaki köpeklerin sahibine. Daha fazla terbiyesizlik yapmasın.
TABUT TÜMER: Patron başlarında Ferdi Komiser var yalnız.
VARİL HAMZA: Ferdi var öyle mi? O Ferdi olacak Komiser bozmasına de ki ya gelip benimle adam gibi konuşsun ya da ona adamlığın ne demek olduğunu öğretirim ben.
FERDİ KOMİSER: Bunların geleceği filan yok Abbas. Hazırlanın Hamza’yı paketlemeye gidiyoruz. Varilini değiştirelim şunun.
POLİS ABBAS: Efendim yapalım yapmasına da bunun bedelini hepimiz ağır öderiz.
FERDİ KOMİSER: Bu ülke bunlar gibilere kalmasın da Abbas gerekirse bedel de öderiz, gerekirse can da veririz. Abbas bunlar var ya dev aynasında kendisini Aslan gören kedilerdir. Bu kedilerin icabına bakma vaktidir Abbas. Hadi Abbas
FERDİ KOMİSER: Teslim ol Hamza. At silahını.
VARİL HAMZA: Böyle geleceğinizi haber verseydiniz karşılama töreni hazırlardık.
FERDİ KOMİSER: Sen her daim merasim ekibini hazır tut Hamza. Hiç beklemediğin bir anda ensende bitebiliriz.
VARİL HAMZA: Sen de her daim mezarını hazır tut Komiser. Ummadığın bir anda seni gömebiliriz. Hiç yoktan yerin belli olsun da ziyaretine gelsinler.
TABUT TÜMER: Komiserin tabutunu ben yapacağım özel olarak patron. Sonra belki Ali Amir’in de beğenir de ona da bir tabut çaktırırız.
FERDİ KOMİSER: Siz bu vakitten sonra ancak tesbih dizer,resim çizersiniz. Kodeste o kadar ömrünüz olura tabi.
VARİL HAMZA: Ulan Komiser sana söz veriyorum. Eğer kodeste ömrüm olursa sülaleni ipe dizip tesbih diye çekecek, 1.dereceden yakın bayan akrabalarının da çizgi film posterini çizeceğim.
FERDİ KOMİSER: Bu kadar havlamaları kafi. Abbas alın bunları.
TABUT TÜMER: Çek ulan elini. Sana şurdan bir tane vururum altı ay pipetle beslenirsin. Biz kendimiz gideriz Komiser. Çoluğu çocuğu gönderme.
VARİL HAMZA: Komiser, senin de ne halt olduğunu biliyoruz merak etme.
KURŞUN ATEŞ: Gören de sanır kı demir değil de insan dövüyor. Az yavaş vur be usta.
ŞAMİL USTA: Geç otur Kurşun. Hoş geldin
KURŞUN ATEŞ: Hoş bulduk usta. İşler nasıl gidiyor.
ŞAMİL USTA:Seninle yarışmaya çalışıyoruz ya mümkün mü?
KURŞUN ATEŞ: Ne yarışması usta.
ŞAMİL USTA: Kendini aşmıssın diyorum Kurşun Ateş. İşlediğin cinayetlerdeki cesetleri toplasak 2. Karaca Ahmet olurdu.
KURŞUN ATEŞ: Ne cinayeti, ne Karaca Ahmet’i usta? Kim söylüyor bunları Allah aşkına. Hem ben de hiç katil tipi var mı?
ŞAMİL USTA: Bak Kurşun Ateş. Az önce acımasızca demiri döven yine bir demirdi. Ağaç keseceksindir Balta’nın sapı da ağaçtır. Demem o ki Kurşun Ateş;
Ölümün de adın gibi bir kurşun darbesi ile olup, sonunda soyadın gibi ateşler içinde bitecek. Gel vaz geç bu sevdadan Kurşun Ateş. Vazgeç ki kurtulasın.
KURŞUN ATEŞ: Usta ne demek istediğini pek anlamış değilim lakin düşüneceğim. Yaptığım bir hata olduğunu sanmıyorum hem.
ŞAMİL USTA: Allah imhal eder ama ihmal etmez Kurşun Ateş.
FERDİ KOMİSER: Amirim Varil Hamza ile sağ kolu Tabut Tümer’i getirdik.
ALİ AMİR: İkisini de sorgu odasına alın. Çapraz sorgu yapacağız. Önce sen Varil Hamza’nın ardından Tabut Tümer’in sorgusuna katılacaksın.
FERDİ KOMİSER: Emredersiniz
VARİL HAMZA: Beni ne demeye buraya tıktınız?
FERDİ KOMİSER: Bak şimdi neden öyle söylüyorsun Hamza?
VARİL HAMZA: Dışarı da yığınla işim var benim.Ne soracaksanız sorun ardından da bırakın gidiyim.
FERDİ KOMİSER: Ne işin var Hamza? Varil mi temizleyeceksin?
VARİL HAMZA: Elbet buradan çıkacağım. Senin için özel bir varil hazırlayacağım hiç şüphen olmasın Ferdi Komiser.
FERDİ KOMİSER: Yav he he. Çıkarsın. 182 cinayetle ölünce çıkarsın.
VARİL HAMZA: Sen böyle havlayıp duruyorsun da sahibinden izin aldın mı?
FERDİ KOMİSER: Bana bak lan asabımı bozma benim. Seni öyle bir döverim ki
‘’ Yakasından tutar sol elini yumruk yapıp çenesine sertçe indirir Hamza’nın’’
TABUT TÜMER: Amirim biz işinde gücünde namuslu insanlarız neden bize bu şekilde muamele eder, niçin böyle davranırsınız?
ALİ AMİR: Kendi halinde namuslu insanlarsınız (!) Siz masumsanız o kadar cinayeti kim işledi lan?
TABUT TÜMER: Ben nereden biliyim kim işledi Amirim.
ALİ AMİR: 1 haftada 25 cinayet işlendi. Tek tek sayıyım ister misin?
TABUT TÜMER: Yani kendiniz bilirsiniz de biz geçen hafta şehir dışındaydık.
ALİ AMİR: Ben sana cinayetlerin geçen hafta işlendiğini söylemedim ki. 1 hafta da dedim. Hangi 1 hafta?
TABUT TÜMER: Bizim cinayetle filan alakamız yok.
ALİ AMİR: Peki öldürülenlerin çöp varillerine atılmalarına ne diyeceksin?
TABUT TÜMER: Tesadüf.
ALİ AMİR: 182 tesadüf biraz fazla değil mi?
TABUT TÜMER: Hayat tesadüflerle doludur Amirim.En yakınım dediğiniz düşmanınız, can düşmanım dediğiniz dostunuzdur da haberiniz yoktur.
‘’ Ferdi Komiser sorgu odasında Varil Hamza’nın sorgusuna devam ederken cep telefonu çalar. Görüntüdeki kişiyi gören Ferdi’nin rengi atar bir anda’’
VARİL HAMZA: Ne o Ferdi Komiser rengin attı. Karanfil deste mi gidiyor yoksa?
FERDİ KOMİSER: Kes lan saçmalamayı. Uslu uslu otur ben birazdan geliyorum.
VARİL HAMZA: Karanfil deste gider hah hahha nanay, kokusu dosta gider hah hahha nanay. Komiser birazdan yiyeceğin azar emekli ikramiyenden fazla...
FERDİ KOMİSER: Sizi dinliyorum.
KARANFİL RECAİ: Sen ne hakla Hamza’yı tutuklayıp sorgulatırsın?
FERDİ KOMİSER: Emir böyle efendim. Benim yapabileceğim bir şey yok.
KARANFİL RECAİ: Kim veriyor lan böyle boyundan büyük emirleri?
FERDİ KOMİSER: Emri Ali Amir verdi efendim.
KARANFİL RECAİ: Ali Amir ha. Komiser ne yap et Hamza ile Tümer’i oradan çıkar. Anladın mı? Nasıl çıkarıyorsan çıkar.
FERDİ KOMİSER: Efendim bunu benden istemeyin. Hem Hamza sizin için neden bu kadar önemli anlamıyorum? Yakın dostunuz mu?
KARANFİL RECAİ: Hayır Komiser yakın düşmanım. Ne demişler Komiser? Dostunu yakın tutacaksın, düşmanını daha da yakın.
FERDİ KOMİSER: Efendim emrettiğiniz üzere Hamza ile adamı Tümer’in serbest kalması için elimden geleni yapacağım. Ama beceremezsem...
KARANFİL RECAİ: Beceremezsem diye bir bahane yok Ferdi. Eğer beceremezsen de Hamza ile Tümer cezaevine girerlerse: Önce onları hapse atan Hakimi, ardından dosyasını mahkemeye sunan Savcıyı, onu yakalayan Ali Amir’i, sonra onu kaçıramayan seni, hatta o tutanak kağıdını yazan kalemi satan kırtasiyecisinden, üreticisine kadar bulur. Tek tek öldürürüm sizi.
FERDİ KOMİSER: Merak etmeyin efendim. Ne yapıp edip Hamza ile Tümer’i buradan çıkaracağım.
KARANFİL RECAİ: Hele bir çıkarma! Senin kefenine çift karanfil koyarım Ferdi.
‘’ DEMİR ATOLYESİ’’
ŞAMİL USTA: Dinimiz bize ne buyurur bilir misin Kurşun Ateş?
KURŞUN ATEŞ: Çok şey buyurur da...
ŞAMİL USTA: Senin ile ilgili olanını söyle.
KURŞUN ATEŞ: Benimle ilgili olanı mı?
ŞAMİL USTA: Haksız yere masum bir insanı öldüren bütün insanlığı öldürmüş
gibidir der bizim dinimiz.
KURŞUN ATEŞ: Bu sözün benimle ne alakası var Şamil Usta?
ŞAMİL USTA: Bana martaval okuma Kurşun. O 182 cinayeti senin işlediğini
biliyorum. Bak evlat sen iyi kalpli birisin buna şüphem yok. Lakin görüyorum ki
fitne beyleri rahat durmuyorlar. Hem Dünya’nı, hem de ahiretlerini senden
almaya, soyadın gibi ateşler içerisinde bırakmaya çalışıyorlar seni.
Kendine gel! Tövbe et! Allah tövbe edenleri sever Kurşun Ateş.
KURŞUN ATEŞ: Madem bu kadar çok şey biliyorsun. Birazdan kafana
sıkacağımıda bilmen gerekir Şamil Usta. Öyle değil mi?
ŞAMİL USTA: Eğer öyle bir şüpheye kapılsaydım polise giderdim evlat. Ben seni
ateşin içinden çıkarıp özüne döndürmek isteyenim. Özüne! Tamam mı Göktürk?
KURŞUN ATEŞ: Göktürk mü dedin? Sen benim gerçek adımı nereden biliyorsun?
ŞAMİL USTA: Ben senin bütün hayat hikayeni biliyorum Göktürk. Ağabeyin
Memduh’u da. Aileyin başına neler geldiğini de.
KURŞUN ATEŞ: Sen kimsin Demirci? Polis mi? Asker mi? Kimsin sen?
‘’ Varil Hamza ile Tabut Tümer savcılığa sevk edilirler. Ferdi başaramamıştır.’’
KARANFİL RECAİ: Komiser sana son bir şans veriyorum. Git o konvoydan
Hamza ile Tümer’i sağ salim al ve bana getir. Yoksa kafana sıkarım.
FERDİ KOMİSER: Ama efendim bu imkansız. Konvoy çok sıkı korunuyor.
KARANFİL RECAİ: Ben lamı cimi bilmem Komiser bu işi çözeceksin.
FERDİ KOMİSER: Emredersiniz. ‘’ Telefonu kapatır’’ Alo Abbas oğlum baskın
İhbarı aldık çabuk Hamza ile Tümer’in içinde bulunduğu aracı konvoydan ayırıp
vereceğim adrese getirin. Tamam çabuk olun. ‘’ Telefonu kapatır’’
VARİL HAMZA: Gördün mü Tümer? Recai’de harcadı bizi.
TABUT TÜMER: Patron, Recai bizim düşmanımız değil miydi? Neden ondan
yardım bekliyoruz?
VARİL HAMZA: Ah Tümer ah. Yıllardır tabut çakmaktan zekanı bir türlü
geliştiremedin.
TABUT TÜMER: Sen bırak zekayı, tabutu da patron biz neden konvoydan
ayrıldık?
VARİL HAMZA: Niye olacak kurtulmak için. Recai bizi gözden çıkarmamış belli.
Aferin ulan Komiser. İyi iş çıkardın.
FERDİ KOMİSER: Sizin yüzünüzden meslek hayatım bitti. Beni hemen yurt dışına kaçırın. Söz verdiğiniz meblağı da ya şimdi ödeyin, ya da yut dışına kaçırdıktan sonra banka hesabıma geçirin.
VARİL HAMZA: Bak bak bak. Neler de söylüyor sidikli Komiser. Recai arkadaşa hakkını vereceksin öyle değil mi?
KARANFİL RECAİ: Sen hiç merak etme hak ettiğinden daha fazlasını alacaksın Ferdi. İyilerin de, kötülerin de hazmedemediği tek şey ihanettir bilir misin?
‘’ Recai beylik tabancasını çıkarır ve Ferdi Komiser’in göğsüne 2 el sıkar.’’
KARANFİL RECAİ: Bu da benim zoruma gidiyor işte Hamza. Bunun gibi adam olmadıkların adam muamelesi görmesi. Çıkın gidin Hamza. İşinize bakın hadi.
VARİL HAMZA: Tabut bizim Kurşun ne yönde haberin var mı?
TABUT TÜMER: En son şu malum Doktor ile ailesinin fişini çekmeye gitmişti.
VARİL HAMZA: Tamam. Söyle o katile yeni görevi Karanfil Recai. Öldürüp çöp variline atsın yine. Ama tek farkı çöp varilini karanfillerle süslesin.
KURŞUN ATEŞ: Usta Cuma namazını kaçırdık diyelim ya da o gün ki okunan dua hoşumuza gitti. Bir daha kılmak istiyoruz. Ne yapmalıyız?
ŞAMİL USTA: Kaçıranlar ve yeniden kılmak isteyenler Hoca yazıp 3340’a mesaj göndersinler. Salı günleri tekrarımız vardır. Yürü git lan işine.
VARİL HAMZA: Bitirdin mi Karanfil’in işini?
KURŞUN ATEŞ: Bitirdim patron. Şimdiki görevim nedir?
VARİL HAMZA: Şimdiki görevin bir hakim. Hem de ağır ceza hakimi.
KURŞUN ATEŞ: Tamam patron. Adresini ver temizleyim.
VARİL HAMZA: Bu işi hallet evlat. Sana o çok istediğin ekibi kurturtacağım. Bu kadın var ya tam bir baş belası. Peşimizi bırakmıyor hain. İsmi Başak A.
KURŞUN ATEŞ: Tamam siz hiç merak etmeyin.’’ Katil çıkar’’
VARİL HAMZA: Bu Ateş bu işi de başarırsa o hakimle birlikte bu salağı da gömelim Tümer. Faili meçhuller dosyasına bu da girsin.
‘’ Ali Amir halen yaşananların şokundadır. Nasıl olur da kardeşi bildiği Ferdi Komiser can düşmanının adamı çıkmıştı. Dahası onu öldürenler de kimdi?
Ali Amir derin düşünceler içerisindeyken kapı açılır, içeri giren ya kendisinden üst rütbeli bir amir, ya da saygı duyduğu bir büyüğü olsa gerek toparlanıp ayağa kalktı. Ağır adımlarlarla içerideki adamın yanına gitti. Adam tüm heybetiyle Ali Amir’i süzüyordu. Yüzünde öyle bir öfke vardı ki cehennem şahit olsa kendiliğinden sönerdi.
ALİ AMİR: Efendim maalesef katili yakalayamadık. Ferdi komiserin...
ŞAMİL USTA: Bahaneler türetme bana Ali. Bahane ölümü engellemez.
‘’ İşte şimdi taşlar yerine oturuyor. Hatırlarsanız Kurşun Ateş olarak tanıdığımız Göktürk’ün ağabeyi Memduh haricinde tüm ailesi Lübnan’lı iş adamı Efraim Muhammed Haluk tarafından katledilmişti.
Peki Efraim Muhammed Haluk’a ne oldu?
Göktürk’ün emniyetteki dosyasını kim sümenaltı etti?
Ferdi Amir Tabut Tümer’e çalıştığı halde neden öldürüldü?
Şamil Usta Kurşun Ateş’in katil olduğunu bildiği halde neden emniyete teslim etmedi? Kurşun Ateş’in asıl adını nereden biliyordu?
Ali Amir ile Şamil usta arasındaki muhabbet nereden geliyordu?
Karanfil Recai öldüğü sıralarda Kurşun Ateş usta bildiği Şamil Usta ile muhabbet etmekteydi. Öyleyse Karanfil Recai’yi kim öldürdü?
Hakim Başak ve ikiz çocuklarının korunma kararını kimler kaldırdı?
Kurşun Ateş fırsatı varken neden Başak Hakim’e sıkamadı?
Varil Hamza en iyi adamının kalemini neden kırdı?
Başak Hakim katil hakkında hangi önemli sırlara vakıf?
‘’ Katil’in insani duyguları gün yüzüne çıkmıştı. Başak Hakim’i tam arabasında öldürecekken arka koltukta oturmakata olan dünyalar tatlısı iki tane bebek görmüştü. Başak Hakim’in direnmesine rağmen arka kapıyı açtı.
Kızı Dicle’ye baktı derin derin. Sonra oğlu Fırat’a. Fırat olanlardan habersiz katilin serçe parmağını tutmuştu. Katil kurtulmak istedi fakat nafile!
Olacak şey değildi. Ufacık bebek koca katili durdurmuştu. Dicle o derin mavi
gözleriyle katile gülümsüyor, arada elleriyle alkış yapıyordu.
BAŞAK HAKİM: Ne olur çocuklarıma dokunma. Bana ne istersen yap.
KURŞUN ATEŞ: Merak etmeyin size zarar vermeyeceğim. Şamil Usta sizi bekliyor
‘’ Kafalarınızın allak bullak olduğunu hisseder gibiyim. Cellat bu sefer nasıl
olur da görevini yerine getirmedi diyorsunuz. O zaman gelin biraz geçmişe
yolculuk edelim. Çok değil 3 saat öncesine gidelim. Hani Varil Hamza’nın
Kurşun Ateş’e verdiği Başak Hakim’i öldürme görevine. Kurşun Ateş görevini
yerine getirmek amacı ile yola çıktığı esnada arabasının önü kesilir.
İçinden kim olduklarını bilmediği maskeli 4 adam çıktı. İri yarıydılar,
geleneksel Osmanlı kıyafetine benzer kıyafetler vardı. Sanki Osmanlı
Akıncıları gibi giyinmişlerdi. Katil silahınına davranacak oldu, karşısındakiler
şimşek hızı ile silahlarını çektiler. Katil ne yapacağını şaşırmıştı. Silahına
davransa daha çıkaramadan mermi yağmuruna tutarlardı, kavga etmeye
kalkışsa hem adamlar sayıca kendisinden üstündü. Hem de izbantut gibiydiler.
Ellerini kaldırıp başının üstünün koydu. Hareket etmeden gözleriyle etrafı
keşifliyordu. Dört adam silahlarını bellerine taktılar, önce parmaklarını
ardından boyunlarını çıtlattıktan sonra etrafını sardılar Kurşun Ateş’in.
Sessiz ve teyakkuzlu bir şekilde Kurşun Ateş’in etrafında ağır adımlarla
dönüyorlardı. Araba’nın kapısı açıldı, içinden çıkan isim...
ŞAMİL USTA: Ben sana bu işlerden vazgeç demedim mi evlat?
KURŞUN ATEŞ: Sen ha! Ben seni usta bilip sırrımı paylaştım, sen nasıl beni
satarsın?
ŞAMİL USTA: Seni sattım öyle mi? Al o zaman şunları oku da seni kim satmış
öğren. Gerizekalı mahluk. Yıllardır kandırdılar seni, şimdide kalemini kırdılar.
KURŞUN ATEŞ: Bu Varil Hamza yok yok, yalan söylüyorsun sen. Yalan yalan.
ŞAMİL USTA: Keşke yalan olsaydı Göktürk. Senin senelerdir patronum diye
çalıştığın Varil Hamza zamanında estetik ameliyatı ile yüzünü değiştirmiş birisi.
KURŞUN ATEŞ: Ne yani? Yok, yok sen yalan söylüyorsun. Sahte bunlar.
ŞAMİL USTA: Hepsi gerçek Göktürk. Köpekliğini yaptığın Varil Hamza aslında kız
Kardeşin Cennet’e tecavüz edip, aileni katleden Lübnan’lı iş adamı Efraim
Muhammed Haluk. Şimdi de Başak Hakimi sana temizletip, ardından seni
öldürüp bütün cinayetleri senin üstüne yıkarak kendini aklayacak.
KURŞUN ATEŞ: Sen nereden biliyorsun bütün bunları?
ŞAMİL USTA: Çıkarın maskelerinizi.
‘’ 1.adam maskesini çıkarır. Tanımadığı bir sima vardır. 2. adam maskesini
çıkarır. Ali Amir ile katil karşı karşıyalardır. Katil hafif bir yutkunur. Sonra 3.
adam çıkarır maskesini. Tabut Tümer’i karşısında gören Katil ağzı açık ayran
budalası gibi bakıyordu mal mal. Varil Hamza ya da söylenenler doğruysa
Efraim Muhammed Haluk’un sağ kolu Şamil Usta’nın mı adamı idi?
Peki bu işelenen cinayetlerin sorumlusu kimdi? Katil Lalık Abdullah gibi
Etrafına bakarken, bir de ne görsün öldüğü zannettiği Karanfil Recai karşısında
sırıtıyor. Bu kadarı da fazla diyen Kurşun Ateş yere yığılır. Bayılmıştır.’’
ALİ AMİR: Usta bu salak kalkana kadar bizim Varil yuvarlanıp yurt dışına
kaçacak. Ne yapalım?
KARANFİL RECAİ: Başak Hakim ve çocukları iyiler mi?
TABUT TÜMER: İyiler Ağabey.
KURŞUN ATEŞ: 1. Maskeli kimdi?
TABUT TÜMER: Kim kimdi?
KURŞUN ATEŞ: 1. Maskeli diyorum. Onu tanımıyorum. O kimdi?
ŞAMİL USTA: İnsan hiç kardeşini tanımaz mı? Ne ayıp!
KURŞUN ATEŞ: Kardeşim mi?
ŞAMİL USTA: Kardeşin Memduh. Hadi hasret giderin. Biz çıkalım çocuklar.
ALİ AMİR: Onca ocağa ateş düşüren eli kanlı bir canavar. Baksanıza nasıl da
hüngür hüngür ağlıyor. İnsanın inanası gelmiyor hakikaten.
ŞAMİL USTA: Celladın da kalbi vardır Ali Amir. Canavarlar da ağlar.
Şimdi tövbe sırası onda. Allah her kötüye böyle hidayet versin.
BAŞAK HAKİM: Bu hikaye de anlamadığım bir şey var. Siz kimsiniz?
ŞAMİL USTA: Celladın vicdanıyım diyelim.
BAŞAK HAKİM: Peki neden bu zamana kadar açığa çıkmadınız?
ŞAMİL USTA: Vicdanını açığa çıkaran insanın kendisidir Başak Hanım.
Nefs de, vicdan da birer araçtır sadece. Sen hangi yolu tercih etmişsen ona
binersin ve istikamet üzere olacağın yola gidersin.
BAŞAK HAKİM: Ne yani insanın vicdanı benzetme yapacak olacak bir
vasıta mıdır?
ŞAMİL USTA: Yalnızca vicdanı değil. Nefsi de vasıtadır. Vicdan vasıtasına
binersin istikametin cennet olur. Nefs vasıtası da binersin istikametin cehennem
olur. Allah kullarına haksızlık etmez. Kullar kendisine haksızlık eder.
BAŞAK HAKİM: Siz de biliyorsunuz ki Kurşun Ateş ya da Göktürk cezasını çekecektir. Benim merakım celladın tövbesi kabul olmuş mudur?
ŞAMİL USTA: İnşallah Hakime Hanım. Biz bilemeyiz ama inşallah olmuştur.
Hem ne diyor Hz. Allah Tevbe Süresi 15. Ayet-i Kerimesinde:
‘’Bunun ardından Allah dilediği kimseden tövbesini kabul eder.Allah bağışlayandır, esirgeyendir’’ ‘’ İçeriden 1 el silah sesi gelir. Kurşun Ateş intihar ederek ölmüştür. Peki ya intihar edenin tövbesi kabul olur mu?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.