- 1790 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
CUMHURİYET NE DEMEK?
CUMHURİYET NE DEMEK?
Kız kardeşim Irmak beş yaşında. Akıllı olduğu kadar oldukça da meraklı. Her gördüğünü sorar öğrenmek ister.
Babam, Irmak ve ben öğleden sonra çarşıya çıktık. Çevredeki değişiklikleri gören Irmak hemen babama sordu:
-Baba caddeleri neden süslemişler?
-Yarın bayram kutlanacak da ondan kızım.
-Peki bayram ne demek?
-Sevinçle kutlanan önemli günlere denir.
- Bu bayramın adı ne?
-Cumhuriyet Bayramı.
-Çok mu önemli?
-Evet kızım. En büyük bayram bu bayram.
-Sevincimizin sebebi bu mu?
-Bu kızım.
-Cumhuriyet ne demek baba?
-Onu da sana ablan açıklasın. Artık ikinci sınıfa gidiyor. Okulda öğrenmiştir.
Ben hemen söze atladım:
-Evet baba. Hem de çok güzel öğrendim.
Irmak meraklandı:
-Haydi söyle o zaman.
-Cumhuriyet en iyi yönetim şeklidir. Halkın kendi kendini yönetmesidir.
Irmak:
-Nasıl yani?
-Cumhuriyet yönetiminde halk kendi yöneticisini kendi seçer. Bundan daha güzel ne olabilir?
Irmak:
-Cumhuriyetten önce halk kendi kendini yönetmiyor muydu?
-Hayır. Devletimizin adı Osmanlı Devleti idi ve devleti padişahlar yönetiyordu.
Irmak:
-Padişahları kim seçiyordu?
-Padişahları kimse seçmiyordu. Yani padişah ölünce yerine oğlu padişah oluyordu.
Irmak:
-Padişahlar ülkemizi iyi yönetmiyorlar mıydı?
-Bazı padişahlar yurdumuzu iyi yönetemediler. Ülkemiz hep geriledi. Düşmanlar tarafından işgal edildi.
Babam söze girdi:
-Bak Irmak; meraklı olman çok güzel bir şey. Öğrenme isteğiyle dolusun. Bu beni çok mutlu ediyor. Ama acele etme, okula gidince öğretmeninden her şeyi öğrenirsin.
Irmak:
-Ağabeyim tüm bunları okulda mı öğrendi?
-Evet yavrum. Okullar eğitim ve öğretim yuvasıdır.
İSMAİL MALATYA
YORUMLAR
Irmak bütün eğitsel öykülerde olduğu gibi çok zeki bir çocukmuş. Ben beş yaşındayken karşı köyün camisini cadı şatosu, muezzini de rapunzel sanıyordum. Yani bütün bildiğim masallardı. Ülke kelimesini duyduğumu bile sanmıyorum.
İsmail MALATYA
Çocuklar, hele de yeterince küçüklerse, bizi ofsaytta bırakabilirler.
"-Cumhuriyetten önce halk kendi kendini yönetmiyor muydu?
-Hayır. Devletimizin adı Osmanlı Devleti idi ve devleti padişahlar yönetiyordu.
Irmak:
-Padişahları kim seçiyordu?
-Padişahları kimse seçmiyordu. Yani padişah ölünce yerine oğlu padişah oluyordu."
Bu diyalog şöyle de devam edebilirdi:
- Aynı babalar gibi o zaman.
- Nasıl?
- Babaları da biz seçmiyoruz. Onlar da kendi babalarının yerine baba oluyorlar. Babaları biz seçsek daha iyi olmaz mı abi?
-Baba??
Saygılarımla.
İsmail MALATYA
Zaman ayırıp okuduğunuz için ve zahmet edip böyle güzel bir yorum yaptığınız için çok çok teşekkür ediyorum. Selam ve sevgiler sunuyorum.