- 470 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
MUSUL
Daha önceki yazımın birinde medeniyetin doğudan başladığını, fakat bunun batının kendi üzerine aldığını, yani medeniyetin batıdan başlamış algısı hissettirdiğini açıklamıştım.Tarihi kendi istekleri doğrultusunda şekillendirmeye çalışan garp, oluşturduğu emperyalizm ile şarkın elindeki değerlere göz dikmiştir.
Bunların en çarpıcı örneklerinden birisi de Musul sorunudur.1923’ lerde çoğunluğunu Türk ve Kürtlerin oluşturduğu Musul aynı zamanda ortadoğunun önemli petrol yataklarından birisidir.İngiltere’ nin Musul için elinden geleni yaptığı aşikardır, batı emperyalizmini de arkasına alarak menfaatleri doğrultusunda işi oldu bittiye getirmeye çalışmışlardır.Çıkarlar söz konusu olunca milletler arasında( özellikle batı) hak hukukun yerini gücün aldığı gerçekdir.Aynı şekilde İngiltere’ nin Filistin topraklarını Siyonizm aracılığı ile İsrail’ e verdirdiğini biliyoruz.Lozan’ da Türk heyetinin isteklerinden birisi Musul için plesibit yapılması idi.Yani orada oturan halkın oy ile hangi ülkeye bağlanacağı.Tabiki bu İngiltere için sakıncalı bir durumdu çünkü halkın çok yüksek bir çoğunluğu Türkiye’ ye bağlanmak isteyecekti.Her zaman cin fikirli olan batı bunu kabul edemezdi.Halbuki plesibit her zaman böyle durumlarda kullanılan bir uygulamaydı.Fakat orası batı için önemliydi, ve her zaman önemini yitirmeyen ortadoğunun kalelerinden biriydi.Lozan’ da 2/3. Madde devreye girdi.Bu maddenin özeti iki devlet anlaşamaz ise konu Milletler Cemiyeti’ ne götürülecek.Tabiki anlaşamamak için,(enteresandır) Musul’ dan taviz vermeden Hakkari’ yi isteme cüretinde bulundu İngiltere.Ve yine enteresandır Milletler Cemiyeti’ ne başvurulduktan bir gün sonra Hakkari valisi pusuya düşürüldü. İngiltere Musul’ u vermemek için, ölümü gösterip sıtmaya razı etti anlayacağınız.Bizde Hakkari’ yi istemelerini kabul etmedik doğal olarak.
Konu Milletler Cemiyeti’ ne getirildi. Zaten kendi bünyelerinde olan bir cemiyetin nasıl bir karar vermesi beklenebilirdi ki?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.