- 496 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ATEİST GENÇLERİN SORULARINA ETKİLEYİCİ YANITLAR
ATEİST GENÇLERİN SORULARINA ETKİLEYİCİ YANITLAR
Dr. Zakir Naik, ateist bir gencin ’Allah Kur’an’da kendini neden övüyor?’ sorusunu cevaplıyor.
Benim için bu soru çok önemli çünkü şimdiye kadar hiçbir tatmin edici cevap bulamadım. Allah’ın yüce olduğuna inansam bile, neden bize sürekli "dağlara bakın, nötronlara bakın, elektronlara bakın" diyor ve bizi ikna etmeye çalışıyor? Allah neden kendini yüceltiyor? Neden bu yarattıklarına şaşırmamızı bekliyor?
Kardeşimiz diyor ki, neden Allah yarattığı şeylerden bahsediyor ve yüceliğini gösteriyor. Neden onu övmemizi istiyor. Bunlar O’nun için çok basit şeyler değil mi?
Aslında Allah kendini yüceltmiyor. Mesela düşün ben Allahuekber diyorum, yani Allah en büyüktür. Bu durumda Allah’ın büyüklüğü değişiyor mu? Ben ne desem bunu değiştiremem ki. Bin kez de desen milyon kez de desen Allah daha da yücelmez, Allah zaten en yücedir. Bunları söylememizin amacı insanoğlunun zeka yapısı ve doğası ile alakalı.
Ünlü insanları övüyoruz mesela. Örneğin anneniz kalp krizi geçiriyor, bir insan da tedavisini biliyor diyelim. Ve bir de duyuyorsunuz ki Doktor X diye biri var, dünyanın en iyi doktoru. Tedaviyi bilen rastgele kişiyi mi tercih edersiniz yoksa Doktor X’i mi? Neden Doktor X? Çünkü o ünlü, insanlar onu tanıyor ve güveniyor, dünyanın en iyisi.
Yani bizim namazımızdaki amaç, Allahuekber dememizdeki gaye nedir burada? Bizim söylememiz Allaha bir fayda sağlamaz. Bize fayda sağlar. Onu övüyorsak onu takip ediyoruz demektir. Eğer takip edersen cennete gidersin, Allah için bir değişiklik olmaz.
Bu yüzden Allah der ki "İnanmayacak mısınız, anlamayacak mısınız?" Buradan anlıyoruz ki Kur’an biz anlayalım diye gönderildi. Bu verdiği örnekleri kendini yüceltmek için vermiyor, zaten en yüce olan O. Allah Kur’anda der ki "Allah’ın sana değil senin Allah’a ihtiyacın var" (Fatır; 15)(1)
Dr. Naik’e ‘barış’, ‘sevgi’ ve ‘kardeşlik’ mesajını yayma yolunda yaptığı değerli çalışmalar nedeniyle teşekkür eden Lamita ‘Ben sana şunu sormak istiyorum: Eğer Kur’an Allah’ın kelamı, İslam da gerçekten doğru yaşam biçimiyse neden insanların islamı anlayıp uygulaması uzun zaman alıyor?’
Dr. Naik ise şöyle cevap verdi: İyi bir soru sordun kız kardeş. Kur’an Allah’ın kelamı, İslam da haksa neden insanların bu dini kabul etmesi uzun zaman alıyor? Kız kardeş! ‘Uymak’ meselesi kolay bir mesele değildir. Örneğin bir insan İslam’ı iyi bilmiyor ya da içki içiyor. Bu kişi, ‘İslam’ı kabul edersem içki içmekten ve kadınlarla ilişki kurmaktan uzaklaşmam gerekir’ der. Bu şeyler onu İslam’ı kabul etmekten engelleyebilir. Cevabı şöyle olur: ‘Evet, İslam iyi bir şey. Ama ben içkiden, kadınlarla ilişkiden ya da domuz etinden vazgeçemem.’ Şöyle de diyebilir: ‘Efendim evet ben içkiden, domuz etinden uzaklaşıp İslam’ı kabul edebilirim. Ancak ben İslam’ın kurallarını 40 yaşından itibaren uygulamaya başlayacağım.’ Başkası da şöyle diyebilir: Eğer ben İslam’ı kabul edersem arkadaşlarıma, anneme, babama ne diyeceğim?’
Tüm bunlar ‘engel’ sayılmaktadır. Bunları aşabilirse işte ondan sonra hakkı kabul edebilir. Bu nedenle İslam mesajı açık ve mantıklı bir mesajdır. Ama ortada engel sayılan başka sebepler de var. Bunun için de insanın güçlü olması gerekir. Eğer hak bu ise, benden Müslüman olmayan arkadaşlarımdan uzaklaşmamı istese de kabul etmem gerekir. Bana sadece bu konuda inan kız kardeşim bu basirettir. İslam’a giren gayrimüslimler var. Bunlar İslam’a girdiklerinde gayrimüslim arkadaşlarını terk ettiler. Allah, Bakara Suresi’nde şöyle buyuruyor: ‘Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk, sapıklıktan ayrılmıştır.’
Benim görevim kız kardeşim, hakkı bildirmektir. İnsan bunu kabul eder ya da etmez. Bu onu ilgilendiren bir mesele. Eğer Allah Azze ve Celle isteseydi tüm insanları imana zorlardı. Bu, Allah için bir kelimelik kolay bir şey. ‘Ol’ der ve olur. Ancak imtihan söz konusu. Allahu Teala Mülk Suresi’nde şöyle buyuruyor: "O, hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır" Yani sizi denemek ve imtihan etmek için. Bu dünya hayatı ahiret için bir deneme (imtihan)dir. Hakkı idrak edenin onu izlemesi gerekir. Bazı insanlar var hakka yüzde elli ya da yüzde seksen oranında tabi oluyor. Yüzde yüz uyan ise çok azdır. Yani burada kızkardeşim Allah’ın birliğine, son peygambere, ahiret gününe inanman gerekir. Bunlar en önemli üç meseledir.
Burada ben de aynı şeyi yapıyorum kız kardeşimiz… Sen bana bir soru sordun ve ben de sana aynı soruyu soruyorum neden hakkı kabul etmen çok uzun vakit alsın?’(2)
KAYNAK
(1) www.eylem.com.tr/ateist-gencin-sorusuna-muhtesem-yanit-46.html
(2) www.timeturk.com/tr/2013/05/23/konferansta-sordugu-soruyla-musluman-oldu.html
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.