- 803 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
DERSİNİZ ŞİMDİ NE ALAKA!
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Dün evde ekmek bitmişti, gün oldukça yoğun geçince sonra almayı da unuttum. Sabah uyandığımda birden aklıma geldi.
Eyvah! dedim çünkü bir tek sabah kahvaltıda bana eşlik ederdi.
Ne trabzon tereyağım, ne müptelası olduğum ezine peynirim, nede kara gözlü zeytinim onsuz beni kesmezdi.
Market yürüme mesafesinde olsa da, içimden üzerimi değiştirmek, sokağa çıkmak gelmedi. Bir miskinlik gelip üzerime yerleşmişti. Ama kahvaltısız da gün geçmezdi ki!
Çaydanlık fokur fokur kaynamakta, çoktan gelmiş hadi tamam iç beni kıvamına da şifa niyetine bir dilim ekmek yok işte ortada.
Ee! ne olacaktı şimdi?
Birden aklıma penkek (pan cake) yapmak geldi. Bir zamanlar ekmek yerine sabahları masamıza o teşrif ederdi. Tabi bu alternatif aklıma düşününce yüzüme de kocaman bir gülümseme geldi.
Hemen derin bir kase alıp elime bir yemek kaşığı un döktüm içine, biraz kabartma tozu, biraz vanilya üzerine de bir çimdik tuz sütle de karıştırdık mı tamamdı.
Buz dolabını açtım sütü almak için ne göreyim o da bitmemiş mi! Bu ne ya dedim amma ihmal etmişsen sen alışveriş işini.
Böyle düşünürken gözüm yoğurda ilişti. Neden olmasın dedim, yoğurt neticede sütten yapılma değil mi? Fırın keklerine, poğaça böreği, katıyoruz da niye pen kek kabul etmesin ki!
Gerilen yüz hatlarım rahatladı yeniden. Zira ben bir çocuk gibi mahzunlaşırdım hevese geldiğim bir şey gerçekleşmediğinde bazen.
Hazırda bekleyen karışımın üzerine iki üç yemek kaşığı(suyu ile birlikte) yoğurt katıp bir güzel çırptırdım hemen. Koydum teflon tavayı ateşin üzerine, azıcık zeytinyağı eşliğinde arkalı önlü pişirdim penkeki güzelce.
Aslında pen kek, kendisine çay değil kahvenin eşlik etmesini sever, bunu bilsem de hazırdaki çayımı ziyan edecek değildim herhalde. En azından ona eşlik eden üzeri az yağlı tavada pişmiş yumurtayı ihmal etmedim elbette. Kahvaltı da halledilmiş ol du böylelikle.
Oh mis!!!! - :)
Ha! Şu ne alaka kısmına gelince, diyorum ki yoğurt ne da güzel bir çare herşeye . Yemeklere eşlik eder, tek başına yersin şifa, keke böreğe katarsın fayda.
Üstelik çocukken denize gittiğimizde anacıklarımızı dinlemez, güneşte fazla kalırdık ve çatır çatır yanardı omuzlarımız da yoğur sürerlerdi yanıklarımıza. Ne güzel alırdı acıyı ve buz gibi soğurdu bedenimizi mesela.
Hatırlatmak istedim, bakarsınız sizin imdadınıza da yetişir bir gün zorda kaldığınızda.
İyi haftalar diliyorum hepinize, huzurla dolsun hanesi cümenizin her şeyden önce. <3
* * *
YORUMLAR
Billur T. Phelps
Yoğurt her şeye şifa oluyor biliriz biz de
Ama yanıklara sürülmez miş mesela kesinlikle.
O zamanlar öyleydi işte.
:)
Yazınız bana üç gündür çektiğim ekmeksizliğimi hatırlattı.
Benimki de ayrı bir öykü.
Rahatsızdım ve bakkala gidi ekmek alacak durumda değildim.
Özellikle ayın on üçünde.
Evde yoğurt, süt ve yumurta da yoktu.
Yumurtayı havalar sıcak. Bozuktur yumurtalar diye almamıştım.
Üç gün bugün dördüncü gün ekmek yerine ekmek almaya gidemezsem diye dolapta bulundurduğum kraker türü üstü susamlı bir tür tuzlu bisküvilerle idare ettim. Ekmeğin yerini
tutmadı tabii. Hiç olmazsa evde yoğurt veya süt olsaydı. Yumuşak bir hamur yapar, tavaya salardım.
Dün bu durumu kardeşime söylemiştim. Keşke benden alsaydın dedi. Onunla aynı apartmandayız. Bugün sabah evin zili çaldı. Uykulu uykulu gidip sadece dışarı kapısını
açan düğmeye bastım. Keşke kapıyı açsaymışım. Kardeşim ekmek alıp benim evin ka-
ısına asmış. Ben sabah yine krakerli bir kahvaltı yapmıştım.
Öykümü buraya yazmış oldum. Sizi anladığımı ifade etmek istedim.
tebrikler,
sevgilerimle..
Billur T. Phelps
E yani...
Kardeşimle aynı binada oturuyordunuz madem insan
bir telefon etmez mi ya hastayım hiç halim yok diye!
Bakın söylediğinizin ertesi ekmek gelmiş kapıya :)
oh! mis. Güzel bir kahvaltı güzel bir yazı doğurmuş. Tebrikler Billur, sevgiler.
Billur T. Phelps
Ah nerede o eski ekmekler..Önce ekmekler bozuldu sonra her şey...Tam yazınızı okuyorken ekmek ekmek krizine girdim yeniden. Saydığınız malzemeler vardı evde ama kek benim damak keyfime pek uymuyordu. Yoğurt süt hele ki ÇAY..Şu sıralar bağırsak sorunu salgını
yaşanıyor toplumda kolonoskopi işlemlerine 9 ay sonrasına gün veriyor hastaneler. Ben de çok hafif yaşadım bu durumu aklımız ve gönlümüzün isyanına bağırsaklar da katıldı sanırım. Şimdi siz "ne alaka" derseniz işte bu nedenle ekmeği bütünüyle kesmiştim epeydir...
Taze ekmek gibi sıcaktı yazınız.
Esenlikler
Billur T. Phelps
E tabi her gördüğümüzden etkilenim yememek lazım.
A cak tapze fırından çıkmış ekmekle kimse boy ölçüşemez.
Sevgiler
imdat_59
Sevgili Billur;
Öncelikle iyi olup yazılarınla aramızda olabilmen beni çok mutlu ediyor bunu belirtmek isterim.
Sonra şu yoğurt meselesinde kısmen sana katıldığımı bilmelisin. Yemek şartı ile yoğurdun pek çok faydası vardır. Yazmaya kalksam ayrı bir yazı konusu olur. Ama...! Asla güneş yanışı nedeniyle cilde sürülmesi uygun değildir. Güneşten hafif derecede yanan cilde sadece soğuk duş gibi ,buz gibi uygulamalar yapılabilir. Ayrıca bol sıvı almak gerekir. Bunların dışında salça,yoğurt,diş macunu,bilmem bişey bişey yağlarını asla cildinize sürmeyin. Bir kaç gün içinde geçebilecek olan cilt tahrişlerini artırıp üstelik cilt enfeksiyonuna neden olabilirsiniz.
Yine yaz ,hep yaz.... :)))
Sevgilerimle...
Billur T. Phelps
Sevgili Deniz,
Sağlıkçı olduğunu söylediğin için verdiğin bilgiler kesinlikle doğrudur.
Ama yoğurt sürme hikayesi çocukken uygulanan bir şeydi. Belki şifa olsun diye değil de cildi rahatlattığı için herhalde sürülürdü.
Şimdi kimse tabi ki bunu yapmasın.
Benden de çok sevgiler,