Dünyada herkes haklı olarak özgürlük istiyor.

Mayası, karekteri nasıl yoğrulmuş ise Özgürlüğü de öyle anlar, öyle yaşamak ister insan..

Özgürlük ; Özünü/gürlemek demektir.

Yani; önce özünü bilmeli insan, kimliğini tanımalı, soyağacını araştırmalı, tarih bilincine varmalı, nerden geliyor, nasıl yaşıyor empati yapmalı, bunların sağlamasını, doğruluğunu başarıyla tamamlayan insanın hakkıdır yanlışlıklar, eksiklikler, baskılar, yasaklar, yokluklar, yolsuzluklar karşısında gürlemesi ve haklarını elde edene kadar mücadelesi hakdır ve olmalıdır.

Gürlemek, yerinde, zamanında olmalıdır, kimliğine, tarihine, seceresine uygunluğunu farkedebilmelidir, özünden koparacak, tarihine, kültürüne ve ecdadına ters düşecek mücadeleleri iradesi kabul etmemeli, kuru sıkı gürlemelere tevessül etmemelidir..
Tarih ve kimlik bilincinde olan insanlar elbette başkalarının piyonu, kuklası ve oyuncağı olmayacaktır. Kendi özgürlüğü uğruna başkalarının özgürlüğünü yok edici bencil davranışlardan kaçınacak ve adeletli bir duruş sergileyecektir.

Kendini Tarih, kültür, mukaddesat bilinciğle donatan insanın gelecek endişesi hem ekonomik, hem de sosyal alanda buharlaşacak en güzel yaşam standartına kavuşacaktır.

Özgürlük sevdalısı insanlar edepsizlikte, anarşide, kaos ve rant elde etme zihniyetinde olmamalıdır, yanlış insanların, yanlış örgütlerin, vakıf ve derneklerin peşinden sürüklenmemelidirler.

Korktuğum ve gördüğüm şu ki, vatansızlıktan, tarihsizlikten, kutsalların yok olmasından, ecdadı inkardan ve kabul etmemekten özgürlük elde edeceğini sanan geri zekalı, haylaz kafalı insanlar var, afaki, beyhude çırpınışların adı gürlemek değildir, mücadele hiç değildir..

Geleceğini güçlü temellerle inşa etmek isteyenler, tarihini bilmeli, kültürünü yaşatmalı, ilmini artırmalı, yaşadığı vatanı korumalı, bakışını güzelleştirmeli, haklıyı-haksızı tanımalı, haklıya sarılmalı, haksıza gürlemeli...