- 781 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
DOĞUŞTAN ASİ
Doğduğumda hiçbir şey bilmiyordum. Dilim yoktu, sözüm yoktu, edecek küfrüm dinletecek ezgim, söyleyecek sözüm yoktu. Daha kötüsü hepsinin elimden alındığını doğduğum anda anlamış olmamdı. İdrakım bir hayli erken olmuştu. Onların bana öğretmek istedikleriyle benim öğrenmek istediklerim arasında hep bir uçurum vardı. Bu benim günahım değildi. Doğdum ve ağladım. Susmam için vurdular kıçıma ve sertçe. Sonradan öğrendim yarısı doktordu yarısı da hemşire. Hemşirelerin hepsi birden işaret parmaklarıyla susmamı söylüyorlardı. Oysa ben susmak istemiyordum. Ben susmadıkça onlar daha sert vuruyordu. Onlar vurdukça ben ağlıyordum. Ve işte böyle vura vura yorgun düştüler sonunda. Ben kıçımda çakan şaplakların etkisiyle hala ağlıyordum. Ama artık vurmuyor oluşlarına da seviniyordum. Sevincimin kursağımda kalması uzun sürmedi. Yorgun doktor ve hemşirelerin yerini yenileri aldı. Gelenin gideni arattığına işte ilk kez orada tanık oldum. Hem artık bir süre vurmuyorlardı. Hem de ben hala ağlamaya devam ediyordum. Ne kadar garip ve inatçı biriydim. İşte bu inadımın bedeli yine kıçıma vurulan taze şaplaklar oldu. Neticede susmamıştım işte. Ne yapsalar susturamadılar beni. Ben ağladıkça onların kulaklarının zarı yırtıldı. Yırtılan kulak zarlarının suçlusu benmişim gibi iyice gıcık oldular bana. Benim için tuttukları raporda şunu yazdılar, ’Doğuştan asi’.
YORUMLAR
çetin altungüneş
glenay
çok ağlamış bir kadın olarak, insan olarak yazdım.
Bilmiyorum nasıl oldu.
yazının verdiği ilhamla yazdım.
İyi günler, selâmlar..