- 780 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
GÜNCEMDEN!
Dün, Batı Sitesi Pazarı’ na tezgâhımı kurarken farklı bir kavga izledim. Kadınlar, saçsaça baş başa girmişler kıyasıya kavga ediyorlar, erkekler de ayırmaya çalışıyorlardı. Olay, ufuk çizgisindeki ayyaşların mekânında olduğundan olup bitenler bana uzak düşüyordu ama bağırtıları duyabiliyor, hareketleri izleyebiliyordum. Kavga birazcık karşılıklı şiddete dönüştükten sonra uzun süre sözlü sataşmalar devam etti.
Her hafta aynı gün bu tip olaylara aşina olduğumuz için pek umursamıyorduk ama yine de acaba neler oluyor, diye merak etmiyor da değiliz. Yani, insan merak etmese çatlar ölür boşuna dememişler.
Bu ayyaşların mekânından kısa bilgiler vereyim efendim. Burası; meskun mahalle uzak olduğu için parası bol aklı kıt erkeklerin güya çapkınlık yapıyormuş duygularıyla hareket edip ne kadar ayağa düşmüş hastalık virüsü taşıyan hayat kadınları varsa sabaha dek davullu zurnalı eşliğinde vur patlasın çal oynasın yaptıkları eğlence mekanı olan bir yer. Kalenin dibindeki kerhane belediye tarafından yerle yeksan olunca orospular, aç kalmamak için her tarafa yayıldılar. Önlerine çıkan kaz kafalı erkekleri yiyip bitirmek için kollarını sıvamış durumdalar. Sanırım biraz önceki kavganın nedeni de erkekler yüzünden olsa gerek. Yok benimdi yok senindi davası olabilir. Güneş batıp hava kararınca eğlence mekânının nabız atışları ayyuka çıkıyor. Kahkahalar, çığlıklar, oynamalar, parmaklarda şakırdayan zil sesleri.
Biz pazarcılar ise zorla kazandığımız ekmek parasını, pazar bitiminde sıkıca cebimize yerleştirip yorgun argın evlerimizin yolunu tutarken eğlence mekanının müdavimleri ise; dünyayı bir pula satmışım oyun havaları eşliğinde sabahlara dek kendilerinden geçmeye devam ediyorlar.
Bu hayatı anladıysam Arap olayım. Kim ne yapar, kim ne eder, nasıl geçinirler hâlâ çözmüş değilim. Hem bana ne ya. Dert mi bana…Ben, basit bir pazarcıyım. Hergün çay mafyasından korkuma üç beş fazladan çay içen, müşteri veli nimettir anlayışıyla kimselere gıkımı bile çıkaramadığım sefil, zavallı, düşkün, pısırık biriyim. Herşey para için imiş! Ey para! Ulan sen başımıza belâ mısın?
GÜNCEMDEN!
30.07.2017 saat: 22:34
YORUMLAR
Seni okumanın zevki bir başka oluyor.
Eğip bükmeden, laf cambazlığına kaçmadan. dobra dobra...
Aslında gerçek yazarlık bu.
En son yazıma sen ve bir kaç dostumdan başka uğrayan olmadı.(Aynur bacı bile.)
Sağlık olsun. Bende ricat kararı aldım.
Yazmasını bilmiyorsam, okumasını da mı bilmiyorum?
Hele seni... Senin yazıların her zaman kaymaklı kadayıf benim için.
Öptüm gözlerinden.Yiğit dostum benim.
Ayhan Sarıkaya
Diyorum ya ricat kararından vazgeç. Yazar insan, alıngan olmamalı bence. Benim kafamda yer ettiğim kalemler var defterde; muhakkak okurum.
Selam ve saygılar Bedriski abim. Bol şekerli kaymaklı günler diliyom.
Günlüğünü okumak keyifli. Bilmediğim, bilemeyeceğm diyarlara gidiyorum sayende abi. Bilmem yaşaması nasıl bir duygu.
Her hayatın bir zorluğu var.
Çok sevgiler, selamlar Ayhan Abi.
Ayhan Sarıkaya
Aysu, şansını bir kez daha seneye deneyecek.( Hedefine yaklaşmıştı ama...)
Selam ve saygılar.
Zor aslında zormuş hayat sanırım geç anladım bunu hele ki geçim derdi de eşlik etti mi.
Nereden başlasam söze bilemedim aslında başlık beni aldı götürdü.
Hayatımda hiç günlük tutmadım ama yazmaya başladıktan sonra hayıflandım öncesi için.
Öncesi belki de sonrası olmayan bir önce ya da sonranın geleceğini bilmeden günümü boş yere harcayıp bir hayatı israf ettiğim tabii ki bu öznel bir bakış açısı.
Hayatın bir sınav olduğu gerçeği oysaki bundan bile bihabermişim. Çok karışık farkındayım ama öylesine boyutlar arası bir yolculuk yaptım ki bir ömür değerli yazarım sanırım ayran gönüllü olup kendime yetmediğim ve mesleki anlamda sayısız kopuklukla haşır neşir olup gereksiz yere kendimi tükettiğim.
Çok çok şey yitip gitti hem maddi anlamda hem de manevi boyutta sanırım telafi etmek yarım hikayelerimi ve daha çok insana ulaşmak yine sevgiyi nakşetmek.
Çok içtendi yazınız ve çok şey saklıydı satır aralarında.
Tüm samimiyetimle tebrik ve selamlarımı bırakıyorum.
Var olun değerli dost.
Selam ve saygılarımla...
Sizlerden o kadar çok şey yansıyor ki bu yakaya bu anlamda müteşekkirim.
Allah'a emanet olun.
Ayhan Sarıkaya
Yine tutunmak gerek kıyısından köşesinden hayatın. Orospu da olsak, gavat pezevenk de olsak hayatın iyi kötü aktörleriyiz. Yani!..
Teşekkür ederim kalem arkadaşım.
Gülüm Çamlısoy
Sağ olun var olun kalem dostum.
Her şey gönlünüzce olsun.