- 503 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BİR ANI
BİR ANI
-Ne güzel gömleğin var yakışmış.
-Kızım doğum günümde aldı.
-Tebrikler.
- Raci abi seni de her gün bir başka gömlekle görüyorum.
-Gömlek dedin de anlatayım sana bak:
Yıl 1965 bir gömleğim vardı. Beyaz, naylon, yakası kirlenince her gün yıkar yıkar akşamdan sabaha kurutur giyerdim. Orta okulu bitirdim, liseye Trabzon’ a gideceğim. Yatağımı yorganımı zula yaptım, omzuma aldım, elimde de pompalı gaz ocağı hafif belim bükük bir vaziyette Molozdan Meydana doğru giderken tam karşımdan da iyi giyimli yanında eşiyle biri geliyor. Beni fark etmesin diye hafif yanladım. Utandığımı anlamış olacak ki yanıma yaklaştı.
-Ne o delikanlı nereden böyle?
-Okumaya geldim ev tuttuk da.
-Bak ta oralardan okumaya geliyorsun. Bunca zahmete katlanıyorsun. Şeref duymalısın, bunda utanılacak bir şey yok oğlum .Hadi kolay gelsin.
O babacan adamın sözleri bana doping oldu.
Ertesi gün okula başladığında derse girdim. Hiç unutmuyorum sınıfın kapısı açılınca o dünkü karşılaştığımız adam karşımdaydı. Edebiyat dersimize giriyordu. Beni görünce “seni bir yerden gözüm ısırıyor” dedi.
“Dün yolda rastlamıştın ya” deyince içten bir gülümsemeyle ”tamam” dedi.
Şimdi gel de okuma, gel de o öğretmenin gözüne girmek için çalışma!
Gel de bu vata için ölme!
Bütün öğretmenlerimiz ama bütün öğretmenlerimiz bize Allah, Vatan, Bayrak, doğa sevgisini, anne, baba sevgisini nakış nakış ruhumuza işlediler. Tıpkı o Edebiyat Öğretmenim Mehmet Aydın gibi…
Allah onlardan razı olsun.
Hala hayattadır, zaman zaman giderim ellerinden öperim.
Yusuf Yılmaz
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.