- 461 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
Yüreğimizi de Yakmayın
Malum yaz aylarındayız ve yurdumuz orman, ağaç cinsi bakımından çok da zengin bir ülke değil diğer Avrupa ülkelerine nazaran, hatta fakir bile sayılabiliriz bu konuda. Yurdumuzun Karadeniz Bölgesi hariç diğer orman olan bölgelerinde sık sık orman yangınları çıkmaktadır. Bunların bir çoğu biz insanların düşüncesizliği ve aymazlığı yüzünden meydana gelmekte, güzelim ormanlarımız içinde ki canlılarla beraber yok olmaktadır. Ormanlar ve ağaçlar bir ülkenin akciğerleridir, zenginliğidir, güzelliğidir. Büyüklerimizin dediği gibi ’’Ormansız bir yurt vatan değildir.’’
Bugün bir çok Avrupa ülkesinde orman ve ağaç zenginliği bizim ülkemiz ile kıyaslanmayacak kadar fazladır, tabi ki onlar da bundan fazlası ile istifade etmektedirler hem sağlık açısından hem ülkelerinin güzellikleri açısından. Biz niye onlardan geri kalalım, çok şükür topraklarımız verimlidir.
Yurdumuzda meydana gelen orman yangınlarının büyük bölümü ihmalkârlıktan ve gafletten kaynaklanmaktadır. Pikniğe gidip ateşi söndürmeden oradan ayrılan insanlar, hareket halinde ki arabadan sigarasını söndürmeden atanlar, boş içki şişelerini piknik alanında bırakıp güneş ışığı altında bırakanlar, tarla açmaya uğraşanlar ve buna benzer olaylar sonucunda güzelim ormanlarımız cayır cayır yanmaktadır...
Orman yangınları sonucunda sadece ağaçlar değil o ortamda yaşayan başka bitkiler, diğer canlılar; karıncalar, kirpiler, tavşanlar, sincaplar, kemirgenler, kelebekler, daha adı aklımıza gelmeyen bir sürü canlı cinsi ya ölmekte ya da kendilerini kurtarabilirler ise zar zor başka yerlere göç etmektedirler. Ayrıca yangın bittikten sonra o coğrafi bölgede bir müddet hiç bir bitki yetişmemektedir. Gerçekten bir ülke için çok vahim ve acı bir durum...
Son yıllarda bu konuda epey mesafe kat edilmiş olsa bile bu yine de yeterli değildir. Gerek yangın söndürme uçakları gerek gözetleme kuleleri, erken uyarı sistemleri ve bu konuda yetişen elemanlar cansiperane bir şekilde ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışmaktadırlar...
Şu sıcak günlerde yüreğimizin ve ülkemizin ciğerlerinin yanmasını, çocuklarımıza ormansız bir yurt bırakmanın da vebaline düşmek istemiyorsanız azami ölçüde dikkat dikkat dikkat... Yananlar sadece orman değil aynı zamanda ülkemizin geleceğidir...
Sevgi ve Saygılarımla...
YORUMLAR
"Şimşir kaşık ve benzeri ahşap ürünleri satın almayınız!... Şimşir ormanlarımızdaki ağaçlar kesile- kesile tükendi".
Trabzon Alacahan'da kadın iş istihtamı adına çalışan tek erkek, kaşıkçıdır dediler...
ilginç geldi bana; bunca yıldır kaşık kesen bu ustayı yerinde ziyaret ettim ve fotoğraflayıp, bir sonraki ziyaretimde hediye ettim.
Bir daha ziyaret etmek için bir bahane ile ziyâretine tekrar gitmek istedim; elim boş, ne hediye götüreyim diye düşünürken,
aklıma bir tencere kaşığı almak geldi; dolaylı olarak bir desteğim olsun istemiştim... düşündüğümü yaptım.
Elinde her gidişimde kaşık yaptığı yarı hazır kaşıkların daha çok yığın olduğunu görünce sevinmiştim.
İşini yoluna koydu, bundan sonra uğramasam da olur diye düşündüm.
Kendimi, kaşık almaya gelmiş gibi, bir yemek karıştırma kaşığı istedim;
bana: Hemen veremem, birkaç gün sonra özel yapacağım şimşir kaşığı alabilirsin, dedi...
hayır, dedim; şimşir kaşık istemem; elindeki kaşığı bitirebilirsen o'nu almak istiyorum deyince,
usta biraz hayrete düşer gibi oldu, belli ettirmeden işini bitirdi ve kaşığımı satın alırken teşekkür ederek,
ustanın taş yapı üçüncü kattaki 3-4 metrekarelik atölyesinden ahşap merdivenleri inerken içimde bir sözü yerine
getirmenin ve bir el işçiliği ile geçinen insanı memnun etmenin mutluluğu vardı;
bu mutluluğu, şu an yazarken bile olayı tâze imiş gibi yaşıyorum...
En başta yazdığım söze itaat ettiğimi belgelemiştim: “Şimşir olan hiçbir maddeyi satınalma!.”
Ağaçlarımızın korunmasına, her Türk Vatandaşı ormanlarımızı bir yerinden koruması mümkündür.
Ormanlarımız, önce canlıdır... "yaş kesenin başını keserim" sözünü, kişi kendine ölçü almalıdır.
Sayfayı yazdıkça, sayfa aşağı doğru uzuyor... en iyisi, sözü kesip Selâm yollamak.
Sağlıkla kal, Ahmet Zeytinci... bir de her yazdığın sayfanın sonuna adını yazmayı unutma yoruluyorum!.
(kopyala- yapıştır ne kolaylık değil mi?... şaka)
kadiryeter Kadir Yeter.
16.6.2017 CUMÂ. TRABZON.
w.edebiyatdefteri.com/165391-yuregimizi-de-yakmayin/
Ahmet Zeytinci'ye
kadiryeter tarafından 6/16/2017 6:28:22 PM zamanında düzenlenmiştir.
En önemli konulardan birine değinmişsiniz yazınızda, bu yüzden teşekkürler
Ormanlar bir yerin akciğerleri, onlar olmazsa olmazlarımız.Hem hayvanlar, hem de insanlar için dediğiniz gibi.
Bir çok ormanımız yandı bu güne kadar ve o ağaçlar yanarken hiç bir şey yapamamak...bu üzücü gerçekten.
Halkın daha da çok bilinçlendirilmesi gerek bu konuda bence henüz yeterli bilince sahip değiliz çünkü
Saygılarımla