EBRU AŞKTIR
Kalbim seğirdiğinde biliyorum ya bir şiirin aklına düştüm ya da bir filmin en can yakan anına...Film sahnesi gibi hayatlar muhabbet tellalı olmuş kirpiklerine konmuş sevgilinin ...gideceğini bile bile su içer gibi bir çırpıda yaşanıp tükeniveren dostlukların peşinde koşmaktan helak olmuş, dermansız kalmış dizleri...tutunacak bir dal ararken buluyorum kendisini...içine doğmuş gibi tutunduğu en son dalın onu çoktan gözden çıkaracağı...dilime pelesenk olan en teselli sözcükleri ya bir kitabın satır aralarında ya da bir şiirin mısralarında buluyorum...söze vuruyorum ama öze değiyor mu bilmiyorum...Renklerden medet umuyorum onlar etrafa yayılırken. Su dolu teknede yüzüp gidiyor her biri. Umut dokunuyor muhabbet tezgahımızda ya da ben öyle sanıyorum.
O ise düşe kalka koşmaktan bitap kollarıma yığılıveriyor..bir sonbahar sabahında sararmış ve savrulmuş kuru yaprak gibi.....
Her hali haykırıyor; hadi durmayın, basıp geçin, ezin beni ...toz edin savurun rüzgara...öcünü almaya doymadı daha...
Nedir bu telaşı rüzgarın? Say say bitmiyor düşürdüğü yapraklar...Yetmezmiş gibi düşürdüğü, bir de acımasızca ezdiriyor, toz ediyor ancak öyle kendisine yâr ediyor...Ders almalı biraz teknede duran sessiz nazlı sudan...o hiç rüzgara benzemiyor ..açmış kolunu kanadını adeta Hz Ebubekir’ ın cehennem kapisinda durduğu gibi duruyor ve haykırıyor Allah’ a:
Ey Allah’ ım! Vücudumu öyle büyüt, öyle büyüt ki dibimdeki cehenneme benden başka kimse giremesin ..
İşte bu niyazla aşka gelen sahabi gibi tüm renkler, suyun diğergamlığı ile buluşurken...onlar yayıldıkça helezon öyle büyüyor öyle büyüyor ki Hazreti Ebubekir’ ın duası kabul oluyor sonunda...tüm kapılar kapanıyor cehennem çukuruna ..Rengarenk sahnelerde renk cümbüşü ahenkle dans ediyor her biri ayrı keyif ehli....Bayram şenliği içinde her bir renk...oysa onlarda düştü...tek farkla yaprak toprağa, onlar suya...
Toprak örtücü, toprak kapatıcı lakin rüzgarla savrulduktan sonra...önce rüzgarın hışmına uğrayacak, tutunduğu dallara kar yağacak, ilk vefasızlığı onlarda tatdıracak, yetmiycek yerle bir edecek o da yetmiycek ezecek toz edecek ve sadistçe yine bana geleceksin diyecek rüzgar, ancak öyle yâr edecek toprağa . Toz duman ettikten sonra teslim edecek yaprağı sadık dostuna. Daha yeşilken sararmasını, kuruyunca da ateşte kavrulmuş gibi turunculaşmasını hesaba katmadık, oysa sudaki renk solmaz bile...Allah yapraktansa rengin kaderini versin herkese...rengin suyla buluşması aşkların en güzeli vesselam...
ülkü KARA
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.