- 783 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Kızıl ateş
Aşkı bilmeyecek kadar küçüktü Zeynep,
Küçük yaşta hayatın ne olduğunu çözmeden zorla verilen kızların gerçek hayat hikayelerinden biri.
Ben sevmeyi bilmeden ne olduğunu öğrenmeden henüz on üç yaşındayken salındım gurbet ellere.
Adını sanını bilmediğim bir yabancıya, gönlüm alınmadan verilip düğün dernek derken bindirildim bir evlilik gemisine.
Benim dünyamdan demir alırken o gemi ellerimi sallarken anne ve babama parmaklarımı kesti rüzgar kalbimi ikiye böldü.
Neydi bilmediğim bu yolun sonu gidiyor gibiyim bir meçhule babam yaşlardaydı karşımdaki adam eğdim bir zamanlar dimdik duran başımı!
Düşündüm bu adam-mı sevmeyi öğretecekti bana kibirli yüreğine sevgi sığmayan bu adam kim bundan sonraki hayatım bununla-mı sürecekti?
Evliliğin ne olduğunu bilmeyen ve öğretilmeyen hala bir çocuk ruhuyla yaşıyorken çözemedim ben bu yolun gizlerini.
Gözümde tüten annem babam kardeşlerim nerelerde şimdi kokuları burnumda tüterken ben neden buradayım benim ne olacağımı düşünmeden saldıkları bu yol çok-mu rahatlatmıştı onları.
Tencerede pişen aş-tan birkaç kaşık düşmez-miydi bana bu artı onları çok-mu zengin etmişti giysilerim olmasın gezmelerimde önemli değildi .
Oysa çok yalvarmıştım beni okulumdan almayın diye bir öğretmen büyütürken içimde kopardılar yüreğimde filiz veren o yüce duyguyu.
Ya okulum kitaplarımın kokusu beni geçmişe çağırırken beyaz sayfalarıma yazılan kara yazgılar neydi?
Neydi sevinçlerimi yarıda bırakan tanımadığım bir adama istemeye, istemeye hayat boyu kölelik etmekmiydi?
Daha düşlerimin kökleri yeni, yeni filiz verirken neden gönderdiler beni ?
Öğretmenlerle voleybol oynadığım günler aklıma her geldiğinde yüreğime inceden binlerce çizik yüreğimi kanatıyor.
Yaşım küçük olmasına rağmen en uzun boylu kız bendim onun için öğretmenlerim oyuna beni çağırırlardı
Oysa diktatör bir kader çizmişlerdi bana içinden çıkamadığım, aşka ahraz kör yüreklerin salyalarını paylaşmak-mıdır hayat
Dünyayı ben yarattım havasında bir varlık-mı yüreğime hükmeden.
Bizi yaratan böyle istemezdi.
Şimdi ben bütün acılarımın çizgilerini yüreğimde,
bütün hüzünlerin tellerini saçlarımda,
bedenim devrik bir enkaz altında ruhum bir uyur gezer atılmışım hazan artıklarının arasına.
Üstümde tüten acılarla yitirilmiş benliğimden beslenirken leş kargaları, ruhuma verilen zararın hesabını kim verecek.
Hülyanna
YORUMLAR
istesek de istemesek de çocuk gelin dramı maalesef Ülkemde yaşamaya devam ediyor.
yazımı ve anlatımı duygulu hüzünlü ve güzeldi
kaleminize sağlık