- 584 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
Git Artık!
İnsanların kalbi bir sonbaharda yere düşen yaprak gibidir ya da solan bir çiçektir eğer karşındakinden beklediğini göremezsen.Bu beklenti bazen hiç olmayacak bir hayal gibidir.Bazen bir fırtınanın arkasından sürükledikleridir...Bazen biri vardır ,onun varlığı da yokluğu da canını acıtır.Onu gördüğünde her ne kadar kelebeğin kanat çırpışı gibi çarpıyorsa yüreğin ,ona kavuşamayacağın ihtimali bile seni bir kasırganın ortasına sokar ansızın...Ya onun yokluğu var ya hani bir rüya görürüz o rüyada mutlu olmaya yetecek her şey vardır ama onun rüya olduğunu anlayana kadardır.İşte onun varlığı da yokluğu da rüya artık...O, benden habersiz belki ya yüreği bensiz durmaya dayanabilir mi?Şimdi neredeysen keşke çıkıp gelebilsen,beni sevdiğini söyleyebilsen...Ya sonrası?Kör bir düğüm değil mi?İşte ben bu yüzden senden bir şey beklemiyorum artık.Ne sensizliği ne de seninle olmayı seçiyorum.Çünkü ben senin geçtiğin her yerde silinmiş bir yazıyım sadece.Silinmiş bir yazı...Bizim ne geçmişimiz ne de geleceğimiz belli .Uçsuz bucaksız bir yoldayız sadece.Dipsiz bir kuyuda ya da uçurumun kenarında...İstersen sen bul bizi ,her neredeysek bul çıkar o boşluktan bizi.Tabi çıkarabilirsen zaten o boşluğun kendisi sensin .Sen beni ancak bu boşluğa çekebilirsin.O yüzden senin adının geçtiği hiçbir yeri istemiyor kulaklarım.Senin geçtiğin satırları okuyamıyor o gözlerim ve senin ismini söyleyemiyor o dudaklarım...Artık benden de kendin den de uzak dur ve nereye gitmek istersen oraya git.Çünkü bütün benliğim reddetmiş seni,vazgeçmiş senden.O yüzden git arkana bile bakmadan elvedayı bile hak etmeyen sen...