- 636 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
Denizden Yeni Çıktı
Bugünkü tecrübemi paylaşmak istiyorum çünkü bunu paylaşmazsam hiç bir anım yok paylaşılcak.
Bugün sabah Elizabeth’le buluşacaktık fakat canım daha çok evde ders çalışmaktan yanaydı. Elizabeth’e peki akşam musait misin sorumla başladı her şey. Yabancılar için noche varmış, beni de davet etti İspanyol Restorantına, pek meraklıyım tabi böyle şeylere.
Akşam bir heyecan bir endişe bastı tabi beni, sabahki durumum yerini endişeye aldı bile çoktan. Buluştuk gittik. Menü konusunda onlara bırakıyorum, şartlarımı söyledim en başta zaten onlara. Ardından 2 kız geldi restoranta, biri restorantın sahibinin kızı, diğeri de kızın arkadaşı, Aura. O ismi ilk duyduğumda gerrçekten çok heyecanlandım çünkü o sevdiğim aura ışıklarını taşıyordu demekki kız, ondan adı Aura’ydı. Başta diğer masada oturuyordu, Amerikan kültürüyle İspanyol kültürü de benzediği için -Arizona’yı hiç sormayın bile zaten, Grand Kanyon deyince aklıma hep İspanya gelirdi de oranın orası olduğunu bilmiyormuşum çok eskileri :) - onlar konuşmaya daldılar. Artık kulak kabartmaya çalışmaktan yorulup sandalyemi taraflarına çektiğimde Aura’nın da masamızda oturması bir oldu -nihayet-. Elizabeth’le zaten neşeliyim ben, çok güzel anlaşıyoruz ama Aura’nın da yanımıza gelmesiyle ağzımı kapatamadım sanırım gülmekten :) İngizlicem’in çok iyi olduğu söyledi. -3 faktör var. En büyük neden hala İTÜ’nün sınavını veremedim, 2.si Tömer’de de yabancı arkadaşlarım var ve Türkçe kullanıldığında kızıyorum bizimkilere genelde, 3. faktör de Elizabeth.-
Numaraları aldık verdik Aura’yla, beni üzen asıl şeyse Elizabeth’in 6 aylığına burdan gitmesi. Vize alamamış, mecbur Amerika’ya geri dönüyor ama ben orayı çok sevdim. Aura’ya İspanyolca konuşturdum, İngilizceden sonra sırada o var, sırf keyfine. Bu kadar ayrıntıya da inmeyeceğim tabiki diğer dilleri ama birbirleri üzerinden öğrenmek istiyorum.
Bize gelince, sistemimiz çok yanlış, hepimiz biliyoruz. İmkanları zorlamak da bizim elimizde, esiri olmak da. Eğlenerek öğrenmek en güzeli. Her zaman eğlencesinden bakmak gerek, hayat zaten sıkıcı normalde, biz de sıkıcı olmak zorunda değiliz.
Eğer bir şeylerin farkındaysak sadece yapalım, bir de imkan varsa üşengeçlikten kaçalım. Ufku açmka şart ayrıca, böylece aslında hiç bir şeyin zor ya da imkansız olmadığını anlicaz. Kimsenin üstünde de Bill Gates ya da Da Vinci etiketi de olmadığına göre hazırlanıp derse oturabilirim yavaştan. -1 saatini aldı
--Dikkat Kamu spotu, kaygan zemin.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.